Erkek Olmak Zor Zanaat Birader

Geçim derdi…

Bu zamanda zor iş birader… İşte enflasyon, işte rakamlar… Dört kişilik bir aile kaç paralık gelirle geçinir? Vaziyete bakıyorum akıl alır cinsten değil. Kişi başı günlük yedi liraya geçinme çabasında yurdum insanı.

Geçen gün bizim Kuyucak yazmıştı, “Bu memlekette kadın sorunundan daha bet beteri erkek sorunudur” diye. Bencileyin de öyle…

Bu memleketin erkeklerinin yüzde seksenden daha fazlası bin lira maaşa çalışmakta. İki de çocuk varsa, al sana dört kişilik aile… Varın siz düşünün o erkeğin halini.

Buna şiddetin babası derler.

Yani, öyle bildik terör merör hikâyesinden değildir ha… Basbayağı ekonomik şiddettir.

Bu memleketin erkeklerinin yüzde sekseninden fazlası ekonomik şiddet cenderesinin içerisindedir. Kişiliklerinin yıpranması, geçim derdini düşünmek, yarın kaygısının yükünü üzerinde taşımak… Hepsi erkeğin omuzlarında…

Valla Hasan Bey çok doğru bir noktaya temas etti bu hususta.

Birkaç yıl önceydi… Neşe Evrim ve Nihal Öğretmenle Adrasan’a gitmiştik. Orada da böyle bir mevzuu konuşulmuştu.

İyi hatırlıyorum. Neşe Hanım ve Nihal Öğretmen erkeklerin içler acısı halini dile getirmişlerdi de ilk orada dikkatime nail olmuştu mevzuu…

Zor iş erkek olmak… Kadın olmakta zor iş ama kabul edin, erkek olmak daha zor.

Hele bir de kafayı sokacak yuva kiraysa… Varın siz düşünün o erkeğin durumunu. Mutfağa mı yetişecek, temizliğe mi yetişecek, çocukların harçlığına mı yetişecek? Yoksa kiraya mı?

Sonra…

“Bu memlekette neden şiddet tavan yapıyor?” diye kimi uzman kılıklılar televizyon ekranlarında ahkâm kesiyor.

Birader, uzman kılıklı bu tipler, komik olduklarınında mı farkında değiller acep?

*****

Sokağın ortasında göbeği şiş, ensesi kalın, kafası kel bir tip, sesi gür vaziyette esip gürlüyor yanındakine… Yanındaki zayıf, cılız bir adam… Ezik bir vaziyette… Tek laf etmiyor.

Yanlarından geçiyorum… Kulağıma takılan birkaç cümleyi ister istemez zihnimin müstesna bir yerlerine kazımak zorunda kalıyorum.

-Gardaşım kiranı ödeyemiyorsan ahan sana gapı… Çığ get gardaşım.

Bu manzaraya tanık olacaksın, geçim derdi üzerine kelam etmeyeceksin... Olacak şey değil tabi. İlle de yazmak farz oluyor.

Sonra…

“E canım memlekette şiddet var.”

“Nasıl şiddet, bu şiddet?”

“Şiddet” deyince aklımıza tekme, tokat, yumruk, silah, mermi, kafaya sıkılan kurşunlar, diğer bilcümle işkence mevzuuları gelir ya… Yok, öyle değil… Şiddetin babası ekonomik olanıdır. Adamı bir ezdi mi, bir daha doğrultmuyor.

*****

Yıllar önceydi… Evli değilim, kirada oturuyorum… Yalnızım… İki odası, bir salonu olan, Amerikan mutfak, giriş kat bir daire… Ev sahibim bayan. Sabah değil de, öğleden sonra kirayı yatırdığım için ev sahibi bayanın çıkardığı çıngarı hiç unutmam.

O dakika Tanrıya ellerimi açan ben, Tanrıya öyle bir sitem ettim ki?

Bu zaman da Tanrıya sitem etmeyen bir erkek var mıdır? Bilemiyorum…