Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Zafer Cengiz / Turizm Uzmanı

http://blog.milliyet.com.tr/turizmin.nabzi

28 Aralık '11

 
Kategori
Siyaset
 

Ermeni-siyaseti krizinde son durumlar; “net-yorum”

Ermeni-siyaseti krizinde son durumlar; “net-yorum”
 

Çağımızda dünya küçülüyor ama yükler ağırlaşıyor; uzlaşma ise daha önem kazanıyor...


Evet, son kesitte ‘umulan-taş’ atıldı ve başlar da karışmış durumda. Bugün bir göz ucuyla bakınca, siyasi olarak ‘birilerine-kızmak’ gerektiğinin ruhsal yararlarından tutun da, çaresiz kalarak yurda kapak atmış olan 70 bin kaçak Ermeni’nin ‘vatandaş-yapılması’ v.b. her-derde-deva yorumlar medya’da boy gösteriyor. Ama, (önceki yazımızda kısaca-değindiğimiz gibi) ‘ana-sorun-çözüm’ konularına giren (nedense?) pek yok!

   * *

Zaten, bunların ekranımızda buluşup net-bir-tablo sergilemesi üzerine, halkımızın durumunu algıladık. Kamuoyunun düştüğü karmaşık düşünce ve hislere-derman katkısı için de, turizm ihtisaslı blog’umuzda siyaset başlığı da açarak, birkaç yazıyla ‘korsan-katalizör-görevi’ yapma gayretindeyiz. Zira, asıl-işimiz olan ve siyaset girdaplarında heba edilen turizm-endüstrisi, diğer ekranda bizden ‘acil-hizmetler’ beklemekte.

   * * *

Fransa parlamentosunca apar-topar çıkarılan karar, Türkiye’yi hayal-kırıklığına uğratarak, kızdırmıştır. Bu tablonun ‘neden-sonuç’ ilişkilerini kısaca deşerek, ortaya çıkan ana başlıkları ayıklayalım;  

   * *

-Fransız yasaması, onaylanan belgede, ne düzeyde tartışma-sindirme demokratik-kararlılık yaşamıştır?

-Dar-görüşlü ve iç-politika kaygılarının (doğal) global-yansımaları ve sonuçları hesaplanmış mıdır?

-Oluşan fiili durumda, Türkiye (rötuşlanan) bir kriz-yönetimi ile, sonraki gelişmeleri dizginleyebilir mi?

   * *

Sonra da, bunları güncel-gelişmeler ışığında ‘sağduyu’ süzgeciyle, teker-teker yorumlayalım;

   * *

Evet, şu anda oluşan fiili durumda, Ermeni atakları (arkaya dolanarak) ‘başarılı’ bir puan almıştır. Ama daha bu raund bile bitmemiş ve sonraki meclis oylaması safhasına girilmiştir. Şimdiki husus, Fransız’ların sağduyu-terazisiyle, içine girilen süreci nasıl tartacağıdır? Politikada ise ‘garanti’ söz konusu değildir.

-Parlamento aşamasında ‘oldu-bitti’ ile kotarılan yasa taslağının meclisteki sonucu, ne-olacaktır?

-Kulislerde adam-adama markajlara bile girilse, kalkacak ellerin rengi önceden belirlenemez!  

-Bu nedenle de en-etkili yöntem, ‘medya-yoluyla’ Fransız Kamuoyunun nabzının yoklanması değil mi? .

..demokrasi oyununun gereği ise, ‘halkın-tercihlerinin’ yaşatılması ve yürütülmesini gerektirmez mi?

   * * *

Fransa (dolduruşa-gelerek) içine düştüğü ‘yasal-süreçlerin’ sonuçlarına katlanmaya hazır mıdır?

   *

Çok güçlü ve çalışkan olan Ermeni diasporası etkinliği ile, başarılı bir şekilde yaratılan “yeni-moda-kostüm” dünya siyasetinde mutlaka tarihi izler bırakacaktır. Ama bu moda’ yansıması (doğası gereği) denetimsizdir.

-Bu örnekten hareketle, tüm dünya gündemine tarihsel ‘kan-davası-güdülmesi’ kavramı yerleşecektir,

-Uygun zeminleri ve kozları olan örnekler de, mağdurlarca ‘global-yargıç önüne’ taşınmaya çalışılacaktır,

-Fakat (kazara?) bu Paris-modasına uymaya sevda’lanan, Cezayir (filan) gibi ülkeler de olabilecektir,

..yani; atılan-taşların, ne-kadar ürkütülen-kurbağalar yarattığına ‘değebileceği’, iyi-kurgu’lanmalıdır.

   * * *

Geçerli kuralın adı ‘demokrasi’ ise, buna uygun bir odak’lanma ile “yargı”nokta’laması gerekmez mi?

   *

Türk kamuoyu, bu günlerde olayın doğal şokunu yaşıyor. Keskin ve tepkici görüşler hemen ‘boykotçuluk’ havasına giriveriyor. Ağırbaşlı basınımız ise eski dosyaları sakız edercesine çiğneme sürecinde. Fakat 3-5 haftalık bu dönemin hızla geçileceği, yeni yılda kararlı bir ulusal politikaya girileceği de kuşkusuz.

-Yeni uygulamada temel strateji, (herhalde?) eski yöntemlerde tamam/devam tercihini getirecektir,

-Her yönden, çok-cepheli ve lobicilik-ağırlıklı çabaların getirdiği sonuçlar ise,‘şekilde’ görülmüştür,

-Kendine-güvenen ve haklılığına-inanan Türkiye’nin, süreci ‘yargıya-sürüklemesi’ en-etkilisi değil mi?

   * * *

Tabii ki, bu satırları (işgüzarca) ekrana dökerken politika ve/veya diplomasi uzmanı olmadığımızın ve yetkili kişilerce bu yüce-devlet kararlarının ‘gereğince’ alınacağının bilincindeyiz. Ancak, ulusal-medya ve dağınık kişisel tepkilere bir çerçeve oluşturmak ve toparlamak üzere, bir teşhis-tedavi süreci tablosu sergiledik.

   * *

SONUÇ’ta: Elbette taşlar yuvarlanacak ve yerine oturacak. Devlet kademesi de olsa, çağdaş insanlar her türlü sorunlarını konuşarak-tartışarak-uzlaşarak çözecek. Burada verebileceğimiz son mesaj ise; tescilli moda-ustası Paris’in, bir-durup-bin-düşünmesi ve Ankara’nın, yakın geçmişten dersler çıkarmasıdır.

    * *

 
Toplam blog
: 13
: 273
Kayıt tarihi
: 16.12.11
 
 

* TED AnkaraKoleji (1968) ve ODTÜ - İdariİlimler - İşletme (1973) sonrasında- Meslek olarak "turi..