Eromofobi

Tıp dilinde yalnız kalma korkusunun adıdır Eromofobi... Tıpkı Fenerbahçe’nin bu sezonki şampiyonluk macerasında gördüğümüz gibi. Turkcell Süper Lig’de geçmiş 28 haftaya baktığımızda şampiyonluk mücadelesinin kırılma noktası olabilecek pek çok haftada sarı-lacivertlilerin zirve partnerlerine sadık bir grafik çizdiklerini görüyoruz. 100.yılda şampiyonluk hedefiyle yola çıkan Fenerbahçe, ne hikmetse illa ki kendisini arkadan ittirecek bir rakip istiyor yakınlarında. Bugünkü Vestel Manisaspor karşılaşması da yakın rakip Beşiktaş’ın harmonisini bozacak moral motivasyon darbesinin indiril(e)mediği bir karşılaşma oldu.

Maç başlarken ilk göze çarpan, Fenerbahçe Teknik Direktörü Zico’nun Fenerbahçe medyası tarafından 28 haftadır dillendirilen takım yapısını sahaya sürmesiydi. Üç büyüklerin gözde taktiği 4–2–3–1 ile sahaya çıkan Fenerbahçe nihayet Aurelio-Appiah ikilisini ön libero mevkiine çekmiş, Mehmet Yozgatlı da sağ kulvarda görev almıştı. Skor yazarlığı yapmaktan imtina eden her otoritenin katılacağı gibi bu diziliş ve bu onbirin büyük kısmı Fenerbahçe için ideal bir yapılanma. Fenerbahçe sezon başından bu yana bu diziliş ve bu isimlerin genelinde ısrar etse belki de 100.yıl hedefine çok daha rahat erişebilirdi. Sarı-lacivertlilerin kötü şansı bitime 6 hafta kala ideal taktik ve tertibini bulması. Tabii bu kaybedilen 2 puandan sonra Zico tarafından yeni bir macera aranmaya başlanmazsa...

Peki, madem bu taktik Fenerbahçe için ideal, Vestel Manisaspor karşısında neden 2 puan kaybedildi? Aslında bu sorunun cevabı zincirin en zayıf halkasında yatıyor. O halkayı da Kezman oluşturuyor. Ne yazık ki, yapılan yanlış transfer hamleleri sonucunda Fenerbahçe kadrosunda tek santrafor oynayabilecek yegane oyuncu Semih kaldı. Semih de camianın toplu güvenoyunu alamayan bir futbolcu olarak yedek kulübesinde bekleyince, Fenerbahçe’nin gol bulması da epey zorlaşıyor. Tek santrafor ile oynanan formasyonlarda, ileri ucun gerisindeki üçlünün oyunun hem ofans hem de defans yönünü oynayabilmesi de önemli. Bu duruma ülkemizdeki futbolculardan örnek vermeye kalkarsak eğer, en can alıcı örnek şüphesiz Tuncay Şanlı olur. Ancak Mehmet Yozgatlı için aynı şeyleri söyleyebilmemiz zor. Özellikle bugünkü karşılaşmada kanatları ikişer oyuncu ile tıkayan, Alex’i de adam markajıyla durduran Manisaspor, Fenerbahçe’den puan almayı başarırken sağ kanat savunmasında Serkan’ın yalnızlığını iyi kullandı. Denizlispor’un başında iken, aynı taktikle Fenerbahçe’den bolca puan alan Giray Bulak, Vestel Manisaspor’a ısınma turları gerçekleştirdiği bir dönemde Fenerbahçe’yi rakip olarak görmekten mutluluk duymuş mudur acaba? Nede olsa kendisi Fenerbahçe’den puan almanın inceliklerini biliyor!

Oyun genelinde istekli ve hırslı bir görüntü çizen Fenerbahçeli futbolcular, Manisaspor’un oyunu kilitleme yönündeki hamlelerini çözecek bir gol bulamayınca her geçen dakika stres altına girmeye başladılar. Kendi sahasına kapanıp kontra fırsatı arayan Denizlispor ise içine düştüğü ateş çemberinde kavrulmamak için Fenerbahçe’yi yaktı.
Futbol böyle enteresan bir oyun. Beşiktaş ve Galatasaray’ın Manisaspor ile oynadığı dönemde karşılaşsalar muhtemelen Fenerbahçe farklı kazanacaktı. Ama 28.haftaya gelindiğinde Vestel Manisaspor rakip kim olursa olsun puan almak zorundaydı, öyle de oldu. Maçın son bölümünde Fenerbahçe tribünlerinden yükselen homurtular, camianın Beşiktaş’ın klasmandaki ve basındaki baskısından bunalmakta olduğuna işaret ediyor. Bu açıdan bakıldığında, Fenerbahçelilerin dikkat etmesi gereken şey, geçen yıl yine böyle bir baskı sonucunda Galatasaray’a şampiyonluğun kaybedildiği gerçeği. Fenerbahçe takımının gerilim dozu yüksek haftalarda kaybettiği puanlar, stresten olumsuz etkilendiğini anlatan semptomlar sanki... Fenerbahçe yönetiminin ne yapıp edip takımı psikolojik bir rehabilitasyona alması gerekiyor. Çünkü Fenerbahçe’nin kalan altı maçı hiç de öyle yenilir yutulur cinsten maçlar değil!

En başında dediğimiz gibi, Fenerbahçe’de apaçık bir eromofobi (yalnızlık korkusu) hâkim. Zirvede yalnız kalmaktan korkan bir takım nasıl şampiyon olacak? Alın size 18 puanlık (6x3) uzman sorusu...