Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Aralık '07

 
Kategori
Güncel
 

Esas tehlike türban değil, açlık

Esas tehlike türban değil, açlık
 

Vatandaşları arasındaki gelir dağılımı dengesizliğini kaldıramamış, vatandaşlarının cebi, karnı boş, kafası geçim kaygısı ile dolu, kalbi ve gözleri acı ve kederle dopdolu bir Cumhuriyet.

Yaşam kalitesi dünya sıralamasının 28 kat altında olan Cumhuriyet.

Sayın Reis-i Cumhurum, Başbakanım, Genelkurmay Başkanım ve Cumhuriyetimizin önde gidenleri, Cumhuriyet ve Laiklik konusundaki hassasiyetinizi yürekten destekliyorum ve samimiyetinizden asla şüphe etmiyorum.

Keşke Cumhuriyet ve laiklik konusundaki hassasiyetlerinizi benim yaşam kalitemi arttırmak için gösterseydiniz.

Halkı, cinnet getirmeye başlayan ve dört saatte bir cinayetin işlendiği cumhuriyetin sosyal sorunlarını çözmek, hukuk devleti olmak için sinerji oluştursaydınız.

Mutlu bir azınlığın değil, tüm yurttaşları mutlu olan bir Cumhuriyet için reflekslerinizi eğitseydiniz. Cebi boş, yaşam kalitesi sıfır olan Cumhuriyetin vatandaşlarını, medeni olmaya, Cumhuriyete sahip çıkmak için çağırmaya kimsenin hakkı yoktur.

Çünkü Cumhuriyete ve Laikliğe iman eden liderler, halkına bunları reva görmez. Esas olan halkın mutluluğu ve refahıdır.

Gerçek cumhuriyetçi ve Atatürkçüler tüm enerjisini hukuk devleti, sosyal devlet ilkesi, gelir dağılımı eşitliği için harcar. Sokakların mafyaya teslimine müsaade etmez.Otoritesini hissettirir. Sokakta gezen insanların hukuka olan inançlarını yitirmelerine hukuk ve demokrasi dışı yollar aramalarına seyirci kalmaz.

Cumhuriyet ve demokrasinin mükemmel rejim olduğunu halka anlatmaya çalışmayın, halkı anlamaya çalışın, halkın arasına karışın ve halk gibi yaşayın ki, samimiyetinize inanalım.

Siz Cumhuriyetin asli kurucusu olan halka sahip çıkın ki, halk da Cumhuriyete sahip çıksın.

İşsizlik, yoksulluk, yolsuzluğa kayıtsız kalmak devletin resmi politikasından sapma olarak görülmedikçe, Cumhuriyetin sağlam zeminde olduğunu düşünmek beyaz bir yalandan öte bir şey değildir

Atatürk’ten daha çok Cumhuriyetçi, halkçı kesilen ve laikliğin –devrimlerinin bekçiliğini tekeline alanlar lütfen Atatürk’ün şu aziz hatırasını okusunlar

Kahvede gazete kağıdına sarılmış sigarayı içen bir Cumhuriyet yurttaşı, Atatürk’e ve devlet büyüklerine küfreder.Adam, hemen tevkif edilir ve soruşturma için Atatürk’ten izin istenir. Adamın suçunu soran Atatürk’e durum anlatılır.

“Efendiler” der Atatürk “Siz hiç gazeteye sarılı sigaradan içtiniz mi?

Cevabını yine kendisi verir

“Ben Trablusgarpta iken içmiştim, çok kötü bir şeydir.Vatandaşa kızıp tevkif edeceğinize ona insanca yaşayabileceği hayat şartları hazırlayın . Az bile küfretmiş” der.

Türkiye laiktir, laik kalacak sloganlarını atanlar halkın özü değil, bu ülkenin mutlu azınlığıdır. Halk, şehirlerin etrafındaki varoşlarda. Şehirler aç ve mutsuz insanların kuşatması altında. Şehirlerin yamaçlarında yaşayan bu sosyal tehlike, telafisi mümkün olmayan bir heyelan veya sel gibi şehrin mutlu insanları üzerine devrilirse şayet, şehir enkazının altından ne Cumhuriyet sağ çıkar ne de Laiklik.

Bence cumhuriyet için en büyük ve farkında olunmayan tehlike budur. İrtica solda sıfır kalır. Fransız ihtilali şartları da bu şekilde oluşmuştu. Halktan kopuk ve halkın sorunlarından uzak lüks bir yaşam sergileyen kral ve kraliçe ekmek isteyen halka “Ekmek bulamıyorsanız pasta yiyin.” demişti ve esas kıyamet o zaman kopmuştu. Şehrin merkezindeki parıltılı yaşam gecekonduların sönük ışıkları altında yaşayan halka iyi gözükmüyor, yamaçlardan öfke ve kızgınlıkla bakıyorlar.

 
Toplam blog
: 49
: 1026
Kayıt tarihi
: 04.11.07
 
 

On beş yıllık eğitimciyim. Halen bir devlet kurumunda öğretmenlik yapıyorum. Dünyanın en zor ama en ..