Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Aralık '08

 
Kategori
Edebiyat
 

Eşek

Eşek
 

eşek


Eşek ile başlayıp, hiciv ile devam eden bu şiir, Cem Karaca, Ruhi Su, Kıraç gibi sanatçılar tarafından yorumlanmıştır. Eşek deyince, Türk edebiyatında çok önemli bir yere sahip olan Eşek, şiirlerden, öykülere şarkılardan fıkralara kadar bir çok yerde kullanılmıştır. Kırsal kesimde Öküz’den sonra önemli bir yere sahip olan eşek, doğal olarak her yerde karşımıza çıkmaktadır. Bir zamanlar çocukların dilinden düşmeyen, Rahmetli Barış Mançonun Arkadaşım Eşek şarkısı, Bremen Mızıkacıları masalındaki dörtlünün en alttaki kahramanı, Nasreddin Hocanın bineği, uzun eşek oyunun ilham kaynağı, rahmetli Kemal Sunalın canlandırdığı Şaban karakterinin unutulmaz repliği (eşşoğlu eşek), bir çok atasözünün ilham kaynağı, ve en son yapılan Amerikan seçimlerinde, demokratların sembolü olan eşek. Eskiden Uluslar arası nakliyede çok önemli bir yere sahip olan Kervanlarda develerin önüne kılavuz olarak koşulurdu.

Eşeği saldım çayıra,
Otlaya karnın doyura
Gördüğü düşü hayıra.
Yoranın da anasını


Münkir münafıkın huyu,
Yıktı harap etti köyü
Mezarına bir tas suyu,
Dökenin de anasını


Dağdan tahta indirenin,
Iskatına oturanın
Mezarına götürenin,
İmamın da anasını


Derince kazın kuyusun,
İnim inim inlesin
Kefenin diken iğnesin,
Dikenin de anasını


Müfsidin bir de gammazın,
Malı vardır da yemezin
İkisin meyit namazın,
Kılanın da anasını


Kazak Abdal nutkeyledi,
Cümle halkı ta'neyledi
Sorarlarsa kim söyledi,
Soranın da anasını

Kazak Abdal

Romanya Türklerindendir. Onyedinci yüzyılda yaşadığı sanılan bir ozandır. Şiirlerinin bir kısmı hiciv örnekleriyle doludur. Dili yalın ve sadedir. Rahat okunur. Şiirleri güncelliğini halen korumaktadır. Kazak Abdal'ın toplumsal kurumları, yerleşik inançları, gelenekleri yeren iki şiiri gü-nümüzde de değerini korumaktadır. Belli bir toplumsal düzenin oluşturduğu insanın alabildiğine yerildiği bu şiirler, yerginin ötesinde mizahi öğeler de taşır. Yerici -alaycı tutumu, güldürücü diliyle yobazlara, sofulara kulaktan dolma tutarsız bilgilerle bilgin görünmeye çalışan cahillere ses kalabalığı ile başkalarını susturmaya çalışanlara şiirlerinde sataşır, onların olumsuz yanlarını sergiler. Aslında şiirleri açıktır, yoruma gerek duymaz. Yerginin içinde gerçeği sunar. Kimlere çattığını açıkça söyler.

Kazak Abdal, kendine özgü söyleyişi, buluşu olan, olaylara çok alaycı yerici gözle bakmasını bilen, yazınımıza değişik bir ses getirmiş ozanımızdır.

 
Toplam blog
: 61
: 2135
Kayıt tarihi
: 24.09.08
 
 

İstanbulda yaşıyorum, bir kamu kurumunda memur olarak çalışıyorum. Kitap okumayı, satranç oynamayı, ..