Eşimi sevmiyorum ya da eşim beni sevmiyor demeniz başkalarını eşiniz konusunda cesaretlendirir mi?

Elbette… Ama sanırım söyleme şekli önemli olmalı. Yani ahlakından emin olmadığınız kimselere böyle dertlendiğiniz zaman aklında da varsa bunu fırsat bilecektir.

Bu tür kişiler için sizin sevmemenizden çok eşinizin sizi sevmemesi daha önemlidir; öyle ki aklında da varsa bazıları hemen harekete geçer.

“Aklında da varsa…” mevzuuna gelince, evli insanlara karşı ilgi daha fazladır ve hani o kişiyle/kişilerle yakın ilişki içindeyseniz aklında olur zaten.

E bir de samimi bulup derdinizi dökerseniz bu zayıflığınızdan yararlanmak isteyecektir. Ancak elbette sevmeseniz bile eşinize sahip çıktığınızı gösterirseniz durum değişir.

İnsan dostlarına arkadaşlarına eşinden çocuğundan bahseder. Ama eşinizi değişik şekilde anlatırsanız dostunuzun da ilgisini çeker. Bazıları hiç evinden eşinden söz etmez. Uzun yıllar arkadaşlık ettiğim birini bekâr sanıyordum, meğer evliymiş. Evliyseniz karşınızdakine bunu bildirin ki bekâr sanıp size asılmasın. Eşinizin size sevgisinden eminseniz ondan iki ayrı insanmışsınız gibi dostlarınıza bahsedebilirsiniz.

İnsanlar kişinin kendisiyle dost ve arkadaş olur, duygularıyla değil. Evli kimseler de birbirlerini beğenirler ve yasak ve mahremiyet nedeniyle evliler daha çekicidir ki zaten yetişkinlerin %90’ı evlidir.

Evlilere pek âşık olunmaz ama beraber olunmak istenilir. Onca yanlışına, riskine rağmen insanlar bir türlü uslanmazlar. E bir de koca ya da kadın eşini sevmediğini söylerse “Kâğıt üzerinde evliyiz” falan derse avcılar harekete geçer.

Arı bal alacağı yeri bilir; böyle sallantılı, kavga dövüş anlaşamayan çiftler etrafında dolaşanlara cesaret verir. Ama eşinin her şeyini anlattığı halde yine de aklınıza kötü bir şey getirmediğiniz kimseler de vardır. Eşini ona buna anlatanlar ya bu konuda rahattırlar ya da eşlerine güveniyorlardır.