Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mart '09

 
Kategori
İnançlar
 

Eşimin elli yıl önce ölen dedesini andık

Eşimin elli yıl önce ölen dedesini andık
 

kayınpederim ve eşim


Geçen cumartesi günü tüm işlerimi iptal ettim. Kızım Kobe'den döndü. Eşimin ailesinin evindeki Budist altarına aldığım tatlı kutusunu yerleştirdik. Altar temizlendi, tabi oda da. Ailenin yakın akrabaları da kendi hediyelerini getirdiler. Kayınpederim her zamanki gibi çiçek düzenlemesini yaptı.

Bir gün önce ne tür giysi giyme konusunda danıştım kayınvalideme. Çünkü dini törenlerde genellikle baştan aşağı siyah giymek zorundayız. O bu törenin diğerlerinden farklı olduğunu fazla gösterişli olmama koşulu ile her türlü giyeceğin uygun olduğunu söyledi.

Eşimin kardeşleri ve aileleri ve kayınvalidemin ve kayınpederimin birinci derece yakın ailelerden birer temsilci davet edildi.

Tüm bunlar kayınpederimin elli yıl önce yitirdiği babası ve babaannesi için yapılan bir tören içindi. Yakın zamanda yitirilen yakınlar için yapılan törenler gözyaşları içinde olurken bu tören adeta kutlama havasında idi. Çünkü ölen birini elli yıl sonra anmak herkese nasip olan bir şey değil. Kayınpederim kendi babasını ve babaannesini ellinci ölüm yıllarında andığı için mutlu idi. Biraz cimri olan babamız kesenin ağzını açmıştı.

Budist rahibi gelip gerekli duaları yatıktan sonra bizlere kısa öğütlerde bulundu. Her birimizin hatırını sordu. Şimdi orada oturmamızı geçmişteki yakınlarımıza bağlı olduğunu, insanların tek başına yaşamını sürdürmelerinin olanaksızlığını, dayanışma ve sevgi ile yaklaşarak birbirimizi desteklememizle yaşamım daha kolay hale geleceğini söyledi.

Sonra bir tipik Japon lokantasında onunda katıldığı bir yemeğe katıldık. Araba kullanacak olanlar çay ve benzeri içeceklerle, ben de dahil, diğerleri içkilerini yudumladılar. Yemekler yendi ve herkes evine dönerken hediye paketleri verildi.

Şöyle bir düşündüm. Annemi yitireli otuz yılı geçti babamı da onun yarısı kadar. Koşullar elvermediği için onlar için şöyle akrabaların katıldığı bir mevlüt bile okutamadık. Çünkü akrabalarımız onlardan bir sey isteriz diye birden elini eteğini çekivermişlerdi. Ama şimdilerde revaçtayız. Hepsi şimdi " Neden gidip gelemiyoruz. Türkiye'ye gelince mutlaka uğra! " diye haber salıyorlar.

Eşim annen baban için ne yapabiliriz diye sorar onların ölüm yıldönümleri geldiğinde. "Ben bildiğim duaları okurum. Sen de kendi duanı et. İyi niyetli olman bile yeter." derim.

 
Toplam blog
: 397
: 1111
Kayıt tarihi
: 16.05.07
 
 

1955 Niğde doğumluyum. Ancak Japonya'ya gelene kadar yaşantımın büyük bir bölümü Ankara'da geçti. Ka..