- Kategori
- İlişkiler
- Okunma Sayısı
- 650
Eski güzellikler!

Şimdilerde geçmiş daha çok canlanıyor gözlerimiz de,nedense..
Çocukken yorganımızı başımızın üzerine çeker, kendimizi böyle güvende hissederdik.
Muhtemelen dededen kalma pirinç karyola da yatar ve hayaller kurardık.
Hep gelecekte ki mutlu günleri düşlerdik,çocuk olmak sınırsız hayaller kurmak demekti çünkü!
Yıllar sonra hayal kırıklığına uğradık bir çok düşüncelerimizde.
Yeniden hayaller kurmaya çalışmak, fazla hayalcilik gibi geldi bize.
Yaşama bir takım kurallar koysak da farketmiyordu,hayat zaten sürüklüyordu bizi bir şekilde.
Çoğu zaman hiçbir şeyin farkında olmadan yaşamaya devam ediyorsun!
Ama asla inanamıyorsun değişimlere,bir bakıyorsun ki büyümüşsün, orta yaşlardasın.
Ve herkes gibi “vay anasına o kadar zaman oldu mu, daha dün gibi” derken kandırıyorsun kendini.
Boşver,maval anlatma bana diyorsun sana boş nasihatler edenlere.
Benim yerimde olamazsın, benim baktığım yerden bakamazsın.
Ben hazıra konmadım sen gibi,ben geleceğimi tırnaklarımla kazıdım!
O devrin, taş toprak ve tahta dan yapılma oyuncakları ile oyalananlardanım ben!
Ben gibisi benden başka kime benzeyebilir ki?
-Taşın üzerinde oturup, elindeki çubukla toprağa şekiller çizdiğin günleri hatırlıyorsun yeniden.
Ne kadar derin çizsende ,yağmur başladığında, şekillerin kaybolduğu.
Sapanıyla minicik kuşları vuran yaramaz çocuklardan nefret ettiğin günleri.
Annelerin terli terli soğuk su içme dediği sevgi dolu günler.
Şimdi yine pencereyi açsan yağmur girsin diye içeri, farklı olabilirse bu defa ki sonbahar yağmuru diye!
Ama boşuna,neye yarar yıllar öncesinin toprak kokusu olmazsa.
Kimbilir belki bugün de herşey aynıdır, değişmemiştir bir şey.
Kuruntu derler kimileri,kimilerinin yaşam savaşına!
Eskiye bağlı kalmak, illede eski kafalı olmak değildir ama!
Terbiye alışkanlıkları ve teknolojilerin getirdiği tembellikler uyuşmuyor maalesef!
Yine de pencereleri açık bırakıp, yüzüstü yatmak, yorganı kafanın üzerine çekmek var.
Sevginin,saygının,dostluğun hayallerini yeni baştan kurmak!
Ama kurulacak hayal kaldı mı ki?
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.

Yalnızlık kaderidir hayalperestlerin çünkü her hayal bir yalana adanır ( A.Uluğ ) ellerinize sağlık
Ysm 24.05.2008 23:59- Cevap :
- Hayallerimizde yalan olursa kendimizi aldatmış oluruz sadece ve sonuçta üzülürüz,sınırları olmalı mutlaka değil mi?Teşekürler yorumunuz için. Saygılar selamlar.. 25.05.2008 12:19
Akıl oyunlarının sınırı yoktur karamsar olmayın gayret edin biraz çocukluğuma gittim güzel yazıydı tebrikler.selamlar.
Zaman sonra 24.05.2008 23:32- Cevap :
- Karamsarlıklar olmasın tabii ki,yaşamdan kopmamak adına! Ancak günümüzde hayallerin sınırları çok daraldı ve çocukluk yıllarımızla karşılaştıracak olursak saygı sevgi kavramlarını pek içermiyor!Teşekkürler yorumunuz için. Saygı ve selamlar 25.05.2008 12:16
kurulacak hayaller kalmadı.. artık tek istediğimiz huzur.. hiç birşey eskisi gibi değil çünkü.. herşey hep bir eksik.. elinize sağlık Arif bey, kaleminizden duygularımı okudum. selamlar.
sema öztürk 24.05.2008 12:51- Cevap :
- Huzur, biz ebeveynlerin özveri ve gayretleriyle kurulur ancak!Yaşadıklarımızı ,öğrendiklerimizi anlatalım ki suçlu aranmasın ileride ortaya çıkacak olumsuzluklarda.Teşekkürler yorumunuz için, Saygılar selamlar.. 24.05.2008 14:51
ve umutlar bitmemeli derim.Ne olursa olsun insanlar var olduğu sürece hayalelr de var olacak.Sağolasın.
arslan.ilhami 24.05.2008 11:33- Cevap :
- İlhami bey,hayal kırıklılığına uğramamak için sağlam temeller üzerinde ve sonuç alınacak şekilde tasarlanmalı hayaller, ben sonuç alamayacağım hayallere cesaret edemem mesela!Teşekkürler katkın için, Saygılar selamlar. 24.05.2008 14:56