Eski kralın skandal kaseti!

Tamam boynumuzda fotoğraf makinası, elimizde telsiz, omuzumuzda kamera taşımıyoruz!
Canlı bağlantılar, röportajlar falan mümkün değil!
Savaş muhabirliğini beceremeyiz, sıcak takip sınırına hiç gidemeyiz!
Yaptığımız sadece “tık tokluğuna” çalışmaktan ibaret!
Ama yetti artık, buraya kadarmış!
Bıktık klavye tuşları arasına kaçan simit susamları temizlemekten!
Yani demem o ki, çalışma koşullarımız hızla iyileştirilmelidir değerli arkadaşlar!

İyileştirme derken hani öyle sosyal haklardan falan bahsetmiyorum!
Seseka, lojman, servis, senede bir çift ayakkabı istemiyoruz!
Blog ofisimize ecza dolabı yangın tüpü falan da istemiyoruz!

Sadece ve sadece “bir ağaç gibi tek ve hür, bir orman gibi kardeşçesine yaşamak istiyoruz!!

Bu hayalimizin gerçekleşmesi için öncelikle, kral'ın ve kraldan çok kralcıların yönetimine son vermeliyiz arkadaşlar!

Sorunlarımıza eğilmedikten sonra, en kralı olsa kaç yazar?

Hareminden hiç çıkmadı, cariye peşinde koşmaktan başka bir icraat yapmadı!

Ayrıca ana sayfasında fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere her fırsatta meyhaneleri dolaşmaktan ve Angaralı Asuman'a dolar yapıştırmaktan da geri kalmadı!
Ama sıra vaadlerde bulunmaya geldiğinde tutabilene aşkolsun!
Yakında köy kahvelerinde iskemle üzerine çıkıp nutuk atmaya kalkarsa hiç şaşmayalım!

Kralı devirmek için gerekirse yürüyüşler düzenleyelim ama öyle şehir meydanlarında değil!
Çünkü içimizde biber gazına alerjisi olan arkadaşlarımız olabilir! Fıskiyeli havuz'lara düşüp elektrik cereyanına kapılabiliriz!

En doğrusu ilk görüldüğü yerde köy yumurtası atmak!!

(Bu defa da elinde küçük tüp ve tava ile dolaşırsa hiç şaşmamak gerek!)