Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ekim '08

 
Kategori
Eğitim
 

Etik krizi..

Etik krizi..

Ahlak bilincinden yoksun toplumlar yıkılmaya mahkumdur.. Bir bütün olarak baktığımızda toplumun her katmanında bir etik anlayış yoksunluğu göze çarpmakta..

İlk yazı olarak ele alınabilecek konu oldukça önemlidir. Düşündüm. Neyi ele alıp da işlemeliyim..Sorun alanı olarak ilk önce nereden paylaşımda bulunmak bir değer katar.. ? Ya da insanların düşüncelerinde bir kıpırt yaratır? Amacım bu çünkü.

Ele alınabilecek öyle çok şey var ki? Etrafımıza baktığımızda nerden tutsak elimizde kalıyor misali öyle çok sorun..Öyle çok tepki gösterilmesi gereken gelişmeler..

Düşündüm. Toplumu bu hale getiren nedir ? dedim.. Karşıma bu çıktı:etik!

Ahlaki değerlerde bir çözülme ve vicdanda bir tamirat durumu var sanki.. Çalışmıyor vicdanlar..! Makinanın dişlilerinden birinde arasına sıkışmış bir şeyler var da engel oluyor sanki..

Pek çok meslek grubunda insanın farkına vardığı artık hukukun bile sorgulanmaya başlandığı bir ortamda insanlar şunu görebiliyor: Meslek hangi meslek olursa olsun, insani değerler ve ahlaki değerlerden yoksun meslek elemanlarının yaptığı eylemlerden doğan olumsuzluklar toplumun her katmanında suda oluşan halkalar misali büyüyerek ve birbirini etkileyerek yozlaşmalara, olumsuzluklara ve ardımızdan gelen nesillerin de bu değerleri doğru bilerek yetişmelerine ve bu kısır döngü zincirinin kırılmadan sürmesine neden oluyor..

Hangi meslek , hangi kurum, hangi aşama olursa olsun genel olarak yetiştirme sürecimizde ahlaki değerleri aktaramama sorunumuz var ve artık bu durum bir tıkanma noktasına doğru gittiğimizi acı acı sinyaller vererek haber veriyor. Bunu siyasette, ekonomide, eğitimde, hukukta her aşamada gömzlemlemek mümkün.. Hemen eğitim sisteminde topu atıp "yetiştiremiyorlar ki kardeşim" demek işin en kolay yanıdır.. Nitekim genellikle de yapılan odur. Fakat sorunu çözmüyor..

Bir öğretmeni yetiştirirken bilgi yüklüyor ancak bir eğitimcinin yani asıl olarak bilimle uğraşan birinin bakış açısını ve değerlerini yükleyemiyorsanız siz aslında başarılı değilsiniz.. Bir hukukçuyu yetiştirirken yetiştirdiğiniz hukuk insanı hak / adalet kavramlarının ne anlama geldiğini özüne sindirememişse ve bu hamurla yoğrulmadan sadece bilgi yüklenmişse siz etik değerleri olan bir hukukçu yetiştirmekte başarılı değilsinizdir.. Bunu pek çok meslek için ele almak mümkün..

Pek çok alanda meslek elemanlarına etik ilkeler oluşturuldu, kitapçıklar haline getirildi, etik kurullar oluşturularak çalışmalarına başladı evet. Bu bir gelişme olarak sayılabilir belki de.. Belki.. Fakat kağıt üzerinde kalmış, küçüklüğünde kazanması gereken bakış açısını daha o yaşta bile alamamış.. yozlaşmış meslek elemanlarına dıştan denetimle bir nebze fayda sunacak bu yaklaşım yeterli değildir. Yapılması gereken eğitim sürecinde bu konuda programların işe koşulması olmalı.. Umarım olacak..

Siyaset arenası bir bakıma toplumun aynasıdır. Bizim seçtiklerimiz oralarda. Bizim seçtiklerimiz bizi temsil edenler oralarda. Bizim adımıza yasalar yapıyor devleti yönetiyor..Bizim adımıza olduğunu bazan unutarak.. Siyasette her dönem dokunulmazlıklardan dem vurulur..Pek çok milletvekilinin bu zırhın ardına saklandığı yazılır çizilir görülür.. Karşılıklı atışmalar, Meclis'te yumruklaşmalar..Yolsuzluklar ve rüşvet iddiaları. Adam kayırmacılık, tanıdıkla iş yapma alışkanlığı. Hep eleştirdiğimiz bu haksızlıklara fırsatını bulduğumuzda yeltenmeler.. Haksızlık bize yapıldığında bağırıp çağırırken , bizim çıkarımız varsa sus pus olup oturmalar ve bunu yani etik olmayanı kendi kendimize mantığa bürüyecek bahaneler üretmeler... İşte görüyorsunuz .. Onlar da Bizim aynamız.

Ahlaken ve vicdanen bir çürüme bir yozlaşma bir sıkıntı varsa eğer.. ETİK SORUNU VAR BU TOPLUMUN..

Kimse kendini sıyırmasın.. AZICIK YA DA DAHA FAZLA..Bu kokmuş çorbada hepimizin bir tutam payı var..!

 
Toplam blog
: 2
: 679
Kayıt tarihi
: 19.10.08
 
 

Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitim Yönetimi ve Planlaması 1992 mezunu. Yüksek lis..