Etik

Basın etiği,

Meslek etiği,

Tıp etiği,

İş etiği,

Etik ilkeler....


Bunlar çokca günümüzde duymaya alıştığımız ama herkes tarafından aynı şekilde anlaşılmayan kelimeler!


Öncelikle küçük bir saptama yapalım; bir zaman diliminde, dilimize giren kelimelere bakılarak o dönemin nelere öncelik verdiği ve nelere ihtiyacı olduğu çok rahat takip edilebilir.


Ne demek istiyorum? Bugün üzerine paneller, söyleşiler ve kitaplar yazılan etik artık uygulamada kendini göstermediği için kavramsal boyutta tartışılmaktadır ama gerçekte fiiliyatta aranılan da budur. Örneğin herkes dürüst insanlarla çalışmak ister, kimse kendisine yalan söylenilmesini istemez ama kim yalan söyler? Herkes sözünü tutan kişiyle iş yapmak ister, sır tutan kişiyle arkadaş olmak ister, cesur kişilerle ormanda gece kamp yapar, alçakgönüllü kişinin sohbetlerinden zevk alır, merhametli kişiye evladını teslim eder, fedakar kişiye güvenir....


Bu kadar tercih edilirken neden bu kadar az uygulanır. “Zamane” gençlerinden biri “etik üzerimizdeki yüktür “ demişti! Eğer böyle ise, neden toplumumuz birlikte yaşam sorunları yaşar? Neden birlikte yaşam her geçen gün zorlaşıyor?