Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Haziran '09

 
Kategori
Basketbol
 

Euro lig 2009-2010

Dün oynanan maç ile TT eleyen FB-Ülker, Efes Pilsen ile Türkiye şampiyonluğu için final serisine başlayacak. Yıllardır Türk Basketbolu da Türk futbolu gibi dahil de sınırlı (hatta daha da sınırlı) sayıda takımın arasında dönüyor. (Bu arada bir süre sonra beklediğim ve kesinleşmesi çok büyük olasılık olan birkaç haber daha var onlarda ortaya çıkınca futbol sezonu için ayrıca yazacağımı belirteyim.) Bu yazıyı final serisi başlamadan özellikle yazıyorum. Ve lütfen bu yazıya yeniden bir spor ve/veya basketbol yorumu olarak bakmayın.

1) Sn. Tanjevic ve sn. Ataman' ın çalıştırdığı ve içlerinde çok iyi basketbol isimleri olmasına karşın bugünkü Efes ve bugünkü FB önümüzdeki yılda ancak ve ancak Türkiye basketbol liginin şampiyonluğunun en büyük iki adayı olabilirler. Her iki takımda Eurolig' de gruptan çıkış mantığı nedeni ile (8 li gruptan 6 takım çıkması vb) ancak ilk turu geçerler. Belki ikinci turu (çok zayıf olasılık) geçerler. Ama ondan öteye gidemezler. Bugünkü veri durum ile bu kesindir.

2) Bu nedenle bir kez daha her iki takımın yönetimi her şeyi bir kenara bırakıp kendisine bir hedef koymalıdır. Hedef Eurolig şampiyonluğumu Türkiye basketbol ligi mi seçmeliler. Eğer ikincisi ise tek bir Dolar ek harcamaya gerek yok.

3) Eğer hedef Eurolig ise bu kez bir karar daha vermeliler, hemen mi, gelecekte mi? Eğer hemen ise (ki bu hedefteki bir takım yaratmanın bütçesi bellidir) her iki koçla derhal yollar ayrılmalı ve kadroların en az yarısı değişerek sayı atacak bir takım yaratılmalıdır. (Bu fikre itiraz eden son Eurolig final four sonuçlarına ve kadrolarına baksın.) Yok eğer gelecek hedefli ise yine derhal her iki koçla yollar ayrılmalı ama mevcut kadroya çok fazla dokunulmadan bir karar sakin sakin verilmelidir. O karar da yetenekli genç -çok genç- yabancı oyuncular mı devşirilecek veya transfer edilecek yoksa yerli alt yapı çok güçlendirilerek tamamen içe mi dönülecek veya nispeten karma bir yapı mı kurulacak olmalıdır. Her iki olasılıkta da seçilecek koç yabancı, aklı fikri hücumda , hedefi büyük ve yerli yorumcuları hiç bir şekilde dikkate almadan hırsla yeni bir ekiple, yeni bir değer yaratarak kariyerine + koymak isteyen bir kişi olmalıdır. Dahili bir şampiyonluğu hedef, bir top için yerlere atlamayı, sert savunma yapıyor olmayı basketbol olarak düşünen kişilerle büyük hedeflere varamazsınız. Onlarla kendi liginizde oynarsınız. (Buna da itiraz etmiyorum dikkat ederseniz. Sadece hedefiniz nedir diyorum. )

Evet sayın okurlar şimdi bu yazıdan basketbolu çıkarın. Yerine istediğiniz her hangi bir konuyu koyun. Sonra biz bu şekilde bir düşünce sistematiğine sahipmiyiz karar verin. Eğer hedefleriniz küçükse ve/veya düşündüğünüz hedefler ile yaptığınız eylemler ters orantılı ise o zaman hangi konuda hangi nihai başarıya varabilirsiniz.

Evet sakin sakin düşünelim şimdiden ve nispeten daha basit bir konudan başlayalım. Basketbolumuz için daha farklı bir süreç hayal edebilecekmiyiz bakalım? Eğer bunca yıl elde ettiğimiz sonuçlar önümüzdeyken hala savunmadan başka bir şey söyleyemiyorsak o zaman ekonomide IMF çapası dışında bir tartışma konumuz olabilir mi?

 
Toplam blog
: 226
: 558
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

15 Nisan 1959 İstanbul doğumluyum. Marmara üniversitesi siyasal bilimler fakültesi mezunuyum. Ancak ..