Ev alma komşu al

http://gundem.milliyet.com.tr/halkin-yuzde-77-si-mutlu-ama-otekine-tepkili/gundem/gundemdetay/21.07.2011/1417159/default.htm 

İlginç sonuçlara sahip bir araştırmadır. 

Kimi komşu olarak istemezsiniz sorusuna,  

eşcinseller %84 

aids’liler %74 

nikâhsız yaşayan çiftler %68 

tanrıya inanmayanlar %64 

şeriat yanlıları %54 

hristiyanlar %48 

başka bir dinden insanlar %39 

göçmenler, yabancı işçiler %39 

kızları şortla dolaşanlar %26 

oruç tutmayanlar %20 

sevmediği partiye oy verenler %17 

yanıtları alınmış. 

Bu anketin sonuçları ile ilgili düşüncelerimi yazmak isterim. 

Eşcinselleri komşu olarak her beş kişiden dördü istemiyor. O zaman Cihangir'de evlerde, otoyollarda araç içlerinde 'iş bitirenler' kimler, meşhur 'inşaata topu kaçmış' hikayeleri nereden çıkıyor, gazetelerdeki bu kadar fiili livata haberi nereden? Tamam iki yüzlüyüz, eşcinsel severiz, Rus hatun ile yapınca sırtüstü yatağa yatar pasif halde bekleriz hatunun maharetini göstermesini ama sübyanı bulunca da aktif olacağımız tutar. Yine de tüm bunlar evden uzakta olsun. Ohh ne güzel iş ''Ölme eşeğim ölme'' . Eşek deyince aklıma onu bunu ''Sonra namus elden gider'' bahanesiyle komşu olarak kabul etmekte nazlananların ilk cinsel deneyimleri ile anketler aklıma geldi ama neyse burası yeri değil. 

Aids'lileri istemeyenler, eşcinselleri istemeyenlerden az. Bunun sebebini ben biliyorum. Yıllar önce bir televizyon programcısı gizli kamerayı kenara koymuş otobanda çekim yapıyor. Sahne şöyle; yolda da bir kız bekliyor ve yanına da arabalar yanaştıkça kız, selam sabahtan sonra ''Fiyatta anlaşırız ama baştan söyleyeyim ben aids'liyim'' diyordu. Bir iki kişi bunu duyunca gazlayıp gidiyorlardı ama diğerleri ''Ben askerden yeni geldim bana aids meids vız gelir'' modunda kızı arabaya almaya çalışıyorlardı. Biz okuyarak değil de görerek, bakarak ve taklit ederek öğrenen bir toplum olduğumuz için bu program, seyredenleri ve onların genleri ile de sonraki kuşakları etkiledi ki; aids'in eşcinsellik hastalığından daha az tehlikeli olduğunu düşünüyoruz. (aids'e hastalık diyen bakanların isimlerini tek tek saydırtmayın bana şimdi) 

Bu nikahsız yaşayan çiftlerin yüzde atmış sekiz çıkması var ya işte bu bile başlı başına bizi neden Avrupa Birliği'ne almayacaklarının sebebi olabilir. Yahu desen ki yan tarafın garsoniyer olarak kullanılmasını istemiyorum tamam ama bir çift nikah yapmadan yaşarsa sana bunun ne zararı var? Yani 7 kocalı Hürmüzleri tek eşli ve düzgün birliklere tercih etmekten ne zaman vazgeçeceğiz? 

Nikahsız yaşayan çift denince akla alkolik herif ve onun hafif sevgilisi gelmek zorunda mı? Belki evliliğin ilişkileri için doğru bir adım olup olmadığını test etmek için beraber yaşıyorlar. Olamaz mı? Yani nikahsız olduklarında dağ başında yaşayıp da evlendikten sonra mı ancak şehre gelebilecekler? Nikahsız çifti komşusu olarak görmek istemeyen insan, garson olduğu lokantada ''Buyrun aile salonumuz yukarda'' diye bağıran adam mı yoksa? Eminim nikahı da illa yasal nikah olarak saymıyor olabilir, yani imam(dini) nikah da kabulüdür. Birbirini görmeden görücü usülü evlilikler nasıl azalır eğer insanlara birbirlerini tanıyabilecekleri beraber yaşama fırsatını vermezsen? Adam eve gecelik kız atmıyor yahu, bir beraberliğin temelini atıyor. 

Tanrıya inanmayanları istemeyenler de % 64. Bunları görünce insanda tanrı inancı da azalıyor doğal olarak. Hangi tanrı bunları yaratır ki? Ne sebebi olabilir, hikmetine sual olunmayan tanrımın? Yani sen tanrıya inandın, bilip bilmeden dualar ettin diye benden daha mı iyi insan oldun da beni istemiyorsun? Allah'a inanıyorsan kadere de inanıyorsun ve her şeyin Allah'tan olduğunu biliyorsundur. Peki o zaman neden sana ate bir komşu geldiğinde kadere isyan ediyorsun? Günah değil mi? Belki onu da Allah 'hoşgörün gelişsin diye' gönderdi. 

Şeriat yanlısı istemeyenler sadece % 54'de kalmış hayret! Şeriatçı seni değil komşusu olarak aynı dünyada bile görmek istemiyor, elinden gelse asacak kesecek, sen hala hoşgörü göstermeye devam ediyorsun. Demokratsın değil mi? Aynen devam et, Allah sonunu hayretsin. 

Hristiyan istemeyen de yüzde 48. Yani iki kişiden biri hristiyan istemiyor ama başka bir dinden komşu istemeyenlerin oranı %39 olduğuna göre budist komşuyu hristiyana tercih eden % 7'lik bir kesim var doğrusu. İlginç, dini bayramında inek kesen bir dinin mensupları ineği kutsal sayan bir dinin temsilcileri ile yanyana yaşamaya o kadar da soğuk bakmıyorlar demek. Almanya'da kurban bayramında keseceği ineği bir kaç gün öncesinden asansörle dairesine çıkartan Alamancılar aklıma geldi de Almanların engin hoşgörülerine ve sabırlarına bir kez daha hayran oldum. Biz boşuna adamlara kızmışız 'Türkler dışarı' diye bağırdıkları için. Vallahi az bile yapmışlar. Düşünüyorum da şimdi Avrupa Birliği dağılsa, işler tersine dönse 'bir de şansımızı Türkiye'de deneyelim' diye buralara gelseler sokakta kalırlar. Evlenmeden beraber yaşayan, ateist ya da hristiyan olsun, kızları şortla gezip bir de oruç tutmayacaklar ya, 'hristiyan demokrat parti'ye oy vermesine bile gerek kalmadan kendini kapının önünde bulurlar. 

Hani biz konuksever bir millettik, komşularımızla şöyle iyi böyle güzel ilişkilerimiz vardı? Anketler yalan söylüyor desem o da değil. Yoksa istenilen şekle girdiğimizde saygı gördüğümüz bir toplumda yaşamaya alıştık da o yüzden mi her gün yüzümüze maskelerimizi takmadan sokağa çıkmıyoruz?