Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ağustos '12

 
Kategori
Güncel
 

Evcilleşme evrimi tamamlanıyor !..

Evcilleşme evrimi tamamlanıyor !..
 

Gezen tilki; evcilleşen aslandan iyidir !..


Evcilleşme ne demektir ?..

İnsanlar için kullanıldığında: 'Adam etmek, toplum kurallarına uyar hale getirmek, bir işi hakkını vererek yapar hale getirmek ' anlamlarını taşıyan bir garip sözcük...

Bu sözcük  de yozlaşmaya ayak uydurduğunda, ' başkalaşıma uğrayarak, hımbıllaşmak, her koşulda emre itaat etmek, sallabaş olmak; patron ne derse onaylamak; yeri geldiğinde, deve kuşu olmak' gibi birçok anlamlara bürünebilmektedir.

Son yıllarda toplumsal hastalıklarımızın başında gelen ve benim bloglarımda sık sık  işlediğim ' Ülke sorunlarına Fransız kalmak ' eylemi, gençler ve cahil kesim arasında hızla yaygınlaşmaktadır.

Korkarım ki 'evcilleşerek ' gerileyenlerin paraziter eylemleri, toplumu kemirmeye başlamıştır.

Bu 'evcilleşmenin' mazisi 80'li yılların başlarına dayanır.

Benim memurum işini bilir...

Anayasayı bir kez de ben delsem ne olur ?..

Üç beş çapulcuya boyun eğmeyiz !. vs..vs...

...

Bugüne geldik...

Büyük bir grup 'evcilleşti 'çok şükür...

* * * * * *

Haber spikeri,TV'de, korkunç bir haberi anons ediyor !..

Yüreğimizi ağzımıza getiren ve aslında hergün duyduğumuz; -en korkuncu da duyarsızlar ordusunca kanıksanmaya başlanan- şehit haberlerini okuyor.

Tüylerimiz diken diken olmuş, kaskatı kesilmişken, görüntülerde, korkunç olayları izlemeye başlıyorsunuz.

Sonra, haber akıp giderken aniden, TV'de, derinden gelen, şımarık  bir kadın sesi...

Kadının dilinde oyun havası..

' -Aman bulguru kaynatırlar... Göbekten oynatırlar !..' gibi fıkırdak bir melodi mırıldanıyor...

Daha önceki katliamlardan hiç ders almamışçasına,empati  ve vicdan hisleri kumamış sorumluların dere yataklarında inşa edip, çürük karakollarda hedef tahtası yaptıkları ve terhisine birkaç gün kalmış acemi Mehmetçiklerimizin  katledilişine tanık olurken...

Yürekler pâre pâre olurken...

Milyonlar da bu aymazlığı da dinliyor...

Sonra, öğreniyoruz ki az önce şehit haberlerini sunan (?) kızımız, kafasını kuma gömmüş; bedeni açıkta kalan devekuşu pozunda, kamera arkasında, kıvırtıyor, döktürüyor.

* * * * *

Aslında, bu kızımızın eylemi, ' mâlumun ilânıdır. '  O da evcilleşme sürecini tamamlamıştır...

Evcilleşmeyi, yozlaşmışlıkla eşdeğer gören, ruhsuz bir anlayış hakimdir artık..

' Paramı bastırıp, bedelimi öder askerliği ' yırtarım !.. Ben canımı yolda bulmadım !...' diyenlerin sayısı oldukça kabarmıştır.

Bir de benim gibi, evladını gözünü kırpmadan terör bölgelerinde askerliğe uğurlayan ' Henüz evcilleşememişler ' vardır... Bizim gibilerin nesli  gün geçtikçe tükenmektedir...

Guraba aileler ve çocukları da henüz evcilleşemediğinden vatanı kollama ve koruma göreviyle vazifelenmişlerdir.

Son yıllarda hiçbir acı olaydan ders almayan; balık hafızasıyla olayları çabuk unutan; vurdumduymaz  birtakım ucube genç kalabalıklar gittikçe çoğalmaktadır.

Ülkenin bir yerinde yangın  almış başını giderken, diğer yanında hiçbirşey yokmuş gibi tatil yapıp eğlenen bazı parlamenterlerin; birtakım iş adamların, bazı sanatçıların (?), birtakım dindarların,sözde demokratların  kime, ne faydası vardır ?..

* * * *

Kültür yozlaşırsa, yeni nesilde yurt bilinci kalmaz... Ulusal bilinç ruhu kalmaz... Tuz ruhu gibi uçar gider.

Dilde yozlaşma başlarsa, insanlar birbirini anlayamaz.. Anlaşamayan insanlardan kurulu toplum, her yönde tökezler.

Hukuk terazisi, dengesini bozarsa,o ülkede, adalet duygusu körelir... Adil olmayan insanlardan kurulu toplum yozlaşır.

Güvenlik zaafiyeti içinde olan bir ülkenin insanları, tedirgindir; ürkek yaşarlar... Kendilerine güvenleri yoktur. Devletine de güven duymayan insanlar, başka ülkelerin yaşam biçimlerine imrenmeye başlarlar... İşte gerçek kıyamet bundan sonra kopar...

* * * *

Üniversiteleri toplumdan kopuk ve özerk düşünce üretemeyen bir toplum, ' Kör, sağır ve topaldır.'

Senatolarıyla, öğretim üyeleriyle,ülke sorunlarına yabancı kalan üniversiteler, 'Üniversal ' özelliğini yitirmiş; kendi kısır döngüsü içinde, dünyadan kopuk, asalak ve hımbıl yapılarıyla fayda yerine zarar getirirler.

Türkçemiz, kan kaybediyor...

Türkçemiz, ucûbeleşmekte...

Devlet adamları bile 'Sıfır terör, sıfır sorun, sıfır faiz, sıfır kâr ' gibi Türkçemizde olmayan bir takım garip cümleler kuruyorlar.

Yabancı sözcükleri (Konjöktürel, enternasyonal..vb.) köşelerinde kullanmazlarsa 'okunamayacaklarını sanan 'ucûbe köşe yazarları ' da oldukça fazla...

 Türkiye Türkçesini yaşatma gayretinde olanlar da onlara göre 'banal'  ve 'çağdışı ' sayılıyor.

TDK bile eski azimli çalışmalarını yapmıyor.

Buna benzer, kültürden sorumlu birçok kurum (TTK-ADTYK ..vb.) Emekli öğretim üyelerinin istirahat mekânı olmuş.

Üniversiteler !.. Ülkede adeta 'yok' lar...

Üniversiteler de yeterince evcilleşmiş sayılabilir...

Evet !..İşte !.. evrensel bilim arenasında ' Yok 'lar...

Skandal dekan haberleriyle anılıyorlar...

* * * * *

Spor mu ?.. O da  'evcilleşmiş '....

' Yok daha neler ?..' diyenler olabilir...

İşte, olimpiyatlardaki fiyasko hallerimiz !..yalan mı ?..

Başarılı atletlerimizin çoğu yabancı.. Halis, muhlis başka ırktan kan taşıyorlar !..

Onları da 'evcilleştirdiler .''  Esamileri okunmuyor !..

Özetle,  ' evcilleşme süreci '  her alanda, bilinçli bir şekilde uygulanıyor.

Bize de fazla 'evcilleşmemek '  düşüyor..

Bu güzelim ülke, hassas ve duyarlı, yürekli yöneticiler sayesinde yücelecektir..

Bu güzelim ülke, empati kurabilen, sorumluluk bilinciyle çalışan; beceremeyeceğini anlayınca istifa etmeyi erdem sayabilen yetkililerin açacağı yolda yücelecektir.

Bu güzelim ülke, kişilere değil; bayrağına, ülkesine, istikbâl ve istiklâline yönelik ve gerçek anlamda ' Evcilleşenler ' sâyesinde yücelecektir.

 
Toplam blog
: 1521
: 1639
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

İnsan yontmakla geçti ömr-ü baharı... Güzel ve canlı heykeller yaptı... Kimisinin içi çabuk boşal..