Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Mart '08

 
Kategori
İlişkiler
 

Evlilik ve evde kalmak üzerine bir araştırma...

Evlilik ve evde kalmak üzerine bir araştırma...
 

http://www.milliyet.com.tr/content/galeri/yeni/goster.asp?prm=0,2981654&id=25&galeriid=1835#galeriSt


30 ve daha üst yaş gurubunda olup da halen bekar olan kişilere sorulan en önemli soru şudur:

- Neden evlenmiyorsun?

Böyle bir sorunun cevabı da genellikle şu şekilde olur:

- Evlenmek istemiyorum

- Evliliğe hazır değilim

- Doğru kişiyi bulamadım.

Evlenmek istemiyorum ile evliliğe hazır değilim cümleleri ilk bakışta aynı gibi görünse de aralarında büyük fark vardır. Bakın Dç. Dr. Haluk Özbay bu farkı nasıl anlatıyor:

- Birine koşmak istiyor musun? Diye sorduğunuzda istemiyorum, dediğinde yapacak bir şey yok demektir. Ama koşmaya hazır değilim derse, demek ki koşmak istiyor ama, koşması için antrenmana ihtiyacı var demek diye düşünmek gerekir. Evlilik de böyledir. Evlenmek istemeyen bir kişiyi zorla evlendiremezsiniz. Ama evliliğe hazır değilim diyen bir kişiye, evliliğe hazır olmak için nelerin tamamlanması gerektiğini sorabilirsiniz, şeklinde yorumluyor.

Genellikle evliliğe hazır olmamanın sebepleri şu şekilde sıralanabilir. Ekonomik sebepler, kariyer planlamasının tamamlanmaması, sorumluluk alamamak, belli bir yaşa gelmemek, askerlik, evlenmekten korkmak, (özgürlüğün kaybedilmek istenmemesi), öğrenimin tamamlanması, olgunlaşmamak v.b.

Kırsal kesimde ise durum farklı. Belli bir yaşa gelmiş gençlere aileleri,

- Hadi sen oldun artık, evlenebilirsin.

Diyorlar. Yaş, ekonomik durum, askerlik, sorumluluk almak gibi hiçbir faktör bu aileler için önemli değil. Bu durumda anne ve babaların hayattan beklentileri ile gençlerin beklentileri birbirleriyle uyuşmuyor. Ama bütün bu uyuşmazlıklara rağmen gençler, kırsal kesimde, bilhassa küçük yerlerde, seks hayatlarını özgürce yaşayamadıklarından, evlenmeyi bir seks ihtiyacının giderilmesi olarak görüyorlar.

Doğru kişiyi bulamamak konusuna gelince, doğru kişi ne demek? Kadın, erkek için doğru bir kişi olmasına rağmen, bakalım erkek, kadın için doğru kişi mi? Bütün bunlar tartışmaya açık konulardır. Kişiler birbirlerinin doğru kişi olup olmadığını anlamaları için bir dönem birlikte zaman geçirmeleri gerekir. Avrupa’da ve bizim toplumumuzun bazı kesimlerinde “ön evlilik” adı verilen evlenmeden önce birlikte yaşamak, her ne kadar toplum ahlakımıza ters düşüyorsa da, ilerde, bilhassa çocuk olduktan sonra evliliğin bittiği durumlarla kıyaslandığında uygun bir yol olduğu düşünülebilir. Bütün bunlar geleneksel yapıyla, gelişmenin içi içe geçmesinin yolları aranarak bulunulabilir.

Eşlerinin gelir düzeyi ailesini geçindirmeye yetecek olan ailelerde çalışmayan kadınlara ev kadını veya ev hanımı denir. İngilizce karşılığı ise housewife. Bu kelimeye yurt dışında da rastladığımız için özellikle buraya yazdım. Ev kadını ne demektir? Ev işlerini yapan ve çocuklarını kimseye muhtaç olmadan yetiştiren kadın. Tabii bu arada hepsini birden yapan ve dışarıda çalışan kadınların da haklarının hiçbir zaman ödenmeyeceğini de ayrıca düşünüyorum. Ancak belli bir yaşa gelmiş, çalışmayan ve öğrenci olmayan kızlar için ayrı bir isim kullanılır.

- Öğrenci misin?

- Hayır

- Bir yerde çalışıyor musun?

- Hayır

- Peki ne yapıyorsun?

- Ev kızıyım.

Ev kızı nedir?

Genelde ilköğrenimi bitirdikten sonra, ailesi tarafından okula gönderilmeyen, çalışmasına da izin verilmeyen ve evde koca bekleyen bir kız. Ben bu kelimenin İngilizce karşılığı olan housegirl kelimesine hiçbir yerde rastlamadım.

Ev kızları, küçük yaşlarda kendilerini çalıştırmayacak derecede zengin, ve iyi bir meslek sahibi, zengin bir kocayı kısmet olarak beklerler. Yaşları ilerledikçe ise, bu beklentileri, daha az gelir sahibi, mesleki kariyerleri çok da parlak olmayan kişiler üzerine yoğunlaşabilir. Bu kızlar ayrıca evde kalmaktan korkarlar. Anneleri devamlı baskı yapar.

- Kız, başıma mı kalacaksın sen benim?

Bu baskılardan bunalan kız, evde kalmak korkusuyla görücü usulüyle kendisini isteyen ve büyük bir olasılıkla da yaşça kendinden çok büyük biriyle evlenecektir. Kırsal kesimde ise bu evleneceği kişi akrabalarından biri de olabilir. Teyze oğlu, amca oğlu, gibi akraba evliliklerine de toplumumuzda çok sık rastlanmakta, doğan çocuklar ise problemli olmaktadırlar.

Sonuç olarak, doğru kişiyi doğru zamanda bulmak ve her iki tarafın da evliliğe hazır duruma gelmesiyle oluşacak evliliklerin çok daha uzun ömürlü olacağını düşünüyorum.

 
Toplam blog
: 974
: 3444
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

2017 Basın özgürlük endeksine göre 180 ülkeden 155. sırada olan ülkemizde yemek tarifleri  ve tel..