Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Ekim '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Eyvah! dememek için

Kayıp gider zaman avuçlarımız arasından ve asla meydan okuyamayız zamana. Etrafımızda, biz farkında olmadan hemen hemen her şey değişir, biz değişiriz. Oysa aynıdır hayat. Hep hayaller vardır peşinden koşulacak. Elde edilecek çok şey vardır daha uğruna savaş verilecek. O kadar hızlıdır ki bu akış ne bir mola, ne de bir soluk için zaman yoktur. Ya kazanılacak sınavlar, ya edinilecek kız arkadaş, ya alınacak bir ev, evlendirelecek çocuklar vardır hep. Saymakla bitmez bu istekler. Her şey o kadar hızlı gelişir ki bir zamanlar, ' Acaba bende bunları görebilecek miyim ' dediğiniz yaşlar gelmiş ve geçmiştir bile.

İşte her şeyin fevkalade süratle gelişim gösterdiği dünyamızda bu hızlılığın başdöndürücülüğünden soyutlanıp realiteye odaklanmak ve gerçekleştirebileceğimiz ve bu takdirde mutlu olabileceğimiz hayallere odaklanmalıyız. Aksi takdirde mutsuzluk ve ümitsizlik kaçınılmaz olur. Örneğin asgari ücretle geçinen insanlar dizilerde sürülen hayatın gerçekliğine inanarak böyle bir hayatı hedef seçer ve benimsemeye kalkarsa maalesef sonuç hüsran olur. Herkes gerçekleri görebilmeli bu minval üzere hayatını idame ettirmelidir. İçinde bulunduğumuz gerçekleri göz ardı ederek özentilerimizi hedef kılmak ve bunun getirisi olan hüsrana, psikolojik olarak hazır olmamak hayatımızı bir anda alt üst edebilir. Bu gün maalesef etrafımıza baktığımızda sadece daha iyi bir hayatı hedefleyerek binlerce lira kredi borcuna batmış ve hayatını zehir etmiş insanları görmek çok zor olmayacaktır. Biraz ağır olacak belki ama haddimizi ve sınırlarımızı bilmeliyiz. Eğer " ayranımız yoksa içmeye, çeşmeye gitmek için tahterevan kullanmamalıyız " . Bu geçici hırslar, istek ve talepler nedeniyle bir çok ailenin dramına tanıklık etmiş olan birisi olarak bu manzaranın beni hayli üzdüğünü bilmenizi isterim. Elbette lüks bir hayat, güzel bir eş, iyi bir otomobil, kendimize ait şık bir ev, iyi kıyafetler hepimizin hayır demeyeceği şeyler. Ama bunları ne derecede elde edebilirliğimizi bilmeden, sahip olma arzusu başımıza büyük çoraplar örebilir.

Özetle toplumsal bir kaosa sürüklenmemek, maddesel ve manasal bir buhran girdabında helak olmamak için hadiimizi bilmeli ve ona göre yaşamalıyız. Bir çok gencimiz, bir çok anne ve bir çok aile reisinin gereksiz hırsları ve özentilerinin kurbanı olduğuna medyada her gün tanık olmak mümkün. Yaşadığım şehre varlığıyla kutsiyet katan, sözleri tüm dünyaya ışık tutmuş yüce bir şahsiyetin özlü bir sözüyle son vermek istiyorum.

" YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN; YA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL. "

 
Toplam blog
: 18
: 381
Kayıt tarihi
: 03.10.07
 
 

1981 yılında Konya'da dünyaya geldim. Şu an mağazacılık işiyle uğraşıyorum. Evli ve bir çocuk bab..