Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Kasım '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Eyvah Baltalı İlah Zagor!

Eyvah Baltalı İlah Zagor!
 


Önce nette haberlere göz gezdirdim. Piuuvv ne çok şey var sürekli değişen. Tabii en başta KK ve CHP bakalım n’olcak? Bir bilmece gibisin çözemedim ben seniii… Youtube hasretimiz üç gün sürdü, Baykal yüzünden de nihayete erdi. Aslında ben Baykal’ın başka bi kadınla olan birlikteliği yüzünden siyasi hayatının bitmesini haksızlık olarak görüyorum. Dum. Politikacının yaptığı diğer haksızlıklar, verdiği sözleri tutmaması, riya dolu davranışları, erdemi baz alınmalı. –Buna göre Baykal daha önce istifa etmeliydi.- Bu bütün dünyada böyle olmalı. Ahlak deyince nedense insanların aklına politikacının karşı cinsle ilişkisi geliyor. Neden acaba? Devleti temsil eden en küçük yapının aile olmasından mı? Politikacı evliliğine ihanet ediyor ve böylelikle devlete ihanet etmiş sayılıyor. Ya diğer ahlaksızlıklar? Onları boşver salla gitsin diyorlar. Ben de buna kafayı takıyorum. Politikacının cinsi ve gönül dünyası beni ya da bizi ilgilendirmemeli. İcraatları önemli olan. Ama bu bütün dünyada böyle ne yazık ki. Bi tek Silvio Berlusconi haremi ile birlikte devlet işlerini de götürüyor. Skandal üstüne skandallarla… bakar mısınız youtube dan İtalya’ya kadar gittim.

Durun şimdi İstanbul Kitap Fuarına Baltalı İlah Zagor’un çizeri gelmiş. Hımmm, Metin Üstündağ’ın yaptığı röpörtajı ilgiyle okudum. Çocukken yaz tatillerinin bitmek bilmeyen öğle sonralarında, güneş vuran oturma odamızın perdelerini çekip, hoş ve loş bi ortam yaratarak çizgi romanlara gömülürdüm. Zagor çok sevdiğim değildi ama. Benim favorim Kaptan Swing ve arkadaşlarıydı. Bi kere arkadaş ortamı iyidi. Gamlı Baykuş gibi her şeye karamsar bakan bi Kızılderili, Mister Blöf, Betty ve
Puik vardı. Betty, Kaptan Swing’in hanım hanımcık sevgilisiydi. En sevdiğim karakter Mister Blöf’tü ve o da gönül adamıydı. Puik’cimm. Onun o kadar zayıf olmasına üzülürdüm doğrusu. “Bi doğru dürüst yemek vermiyorlar Puikcana. Yuh olsun size e mi?” derdim.


Zagor çok yalnızdı. Darkwood ormanlarında Meksika soylusu Çiko ile maceradan maceraya atılırdı. Sanki Çiko çok yemek yiyor ve şişko diye ona “ hah haa ben birim, sen sıfırsın” gibi hava atıyor gibi geliyordu. Zagoru o kadar severek okumazdım doğrusu.


Yaa işte böyle. Röportajı okuyunca bin yıl öncesine döndüm.


Sonra neti kapatıp, sırf işim olduğu için cumartesi ve kurban bayramı öncesi demeyip Kemeraltı’na gittim. Zorundaydım. Acil bişeyler alınması lazım falan.

Hay bin kunduz!

Bu algıda seçicilik değil. Olamaz! Heryerde bıçaklar, vıyyyyttt, vıjjjttt diye sesler çıkaran bileyciler görmeye başladım. Hatta çeşitli boylarda baltalar… Kurban bayramı adım adım yaklaşıyor.

Baltalı ilahlar ortaya çıkacak yine! Evet kardeşim eline bıçak alan kurban kesmeye kalkıyor. Ben bu işin ehli değilim yapamam durumları yok. Ondan sonra otoyolda, mahalle aralarında kaçan kurbanlık koyunlar, boğalar…
Çevre ve Orman Bakanı geçen sene 127 lira olan uygunsuz kurban kesim cezasının 792 liraya çıkarıldığını beyan etmiş.
Bilmiyorum bu baltalı ilahlar için caydırıcı olabilir mi? Maddi durumu iyi olan insanların et yeme imkanı olmayan insanlara dağıtılmak üzere farz olmuş kurban, işin amacından sapıp hayvanlara yaptıkları eziyetle, daha çok günaha giriyorlar. Her yer kan gölü halinde. O kadar vahşileşmiş bi durum ki bu… üstelik acı çektirerek kestikleri hayvanlar, nasıl boğazlarından geçiyor anlayabilmiş değilim. Kimseyi yargılamak değil amacım ama bugün artık biliyoruz ki, kurbanı bi çok insan kendi tenceresinde kaynatmak için kesiyor. İş amacından çoktan sapmış durumda.

Riyaya, zulme, acı çektirmelere sinirleniyorum. İşin içinde riya varsa yaptıkların olmuyor olmuyor.
Nedir bu hayvanların çektikleri? İnsan vicdanı ile aklı birlikte olduğu zaman böyle manzaralar ortaya çıkmaz. Birinden biri eksikse her kurban bayramında izlediğimiz manzaraları yine göreceğiz. Evet karamsar karamsar konuşmak istemiyorum ama her sene tekrar ve tekrar aynı görüntüleri yaşamıyor muyuz?

Yazıklar olsun diyesi geliyor insanın. Diyorum da zaten…

 
Toplam blog
: 246
: 1012
Kayıt tarihi
: 15.02.08
 
 

..