Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Aralık '16

 
Kategori
Eğitim
 

Ezberle nitelikli insan yetişmez!

Yaşamın tek düze akıp gittiği çağlarda, insan niteliği çok ayrıntı gerektirmezdi. Bir miktar bilgi ve bazı küçük beceriler hayatı yönetmek için fazlasıyla yeterli olmaktaydı. Hedefler böylesine basit olunca, sıradan bir eğitim sistemi bile bunları sağlamaya yetmekteydi. Durum bu olunca insan niteliği de, bu sıradan niteliği sağlayan ezber eğitim de yeterince sorgulanmadı.

Ezberin uzun ömürlü olmasının asıl nedeni budur.

 Ancak 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren her alandaki inanılmaz gelişmelerden sonra insanoğlu mevcut geleneksel nitelikleriyle yeni hayatı yönetemez oldu. Çünkü yeni hayat bilişim araçlarından bilgiyi kullanmaya, iletişimden sağlığını korumaya kadar her alanda tamamen yeni beceriler gerektiriyordu.  21. yüzyıl becerileri olarak tanımladığımız bu yeterlikler, artık yeni hayatın olmazsa olmazları olmaya başlamıştı. Bu zorunlu ihtiyacı ilk kez gelişmiş toplumlar algıladı ve eğitim sistemlerini seferberlik anlayışıyla revize ettiler.

•Öncelikle yeni niteliklere sahip insanı bütün ayrıntılarıyla tanımladılar.

•Öğrenme programlarını, bu niteliklere sahip insanı yetiştirmek üzere yenilediler.

•Bilgi takıntısından kurtularak, düşünme ve eylem becerileri geliştirmeyi öncelik haline getirdiler.

•Sınav sistemlerini bu yeni becerileri ölçecek şekilde geliştirdiler.

Bütün bu çabanın amacı, yeni küresel düzenin gerektirdiği nitelikli insan modelini oluşturmaktı. Çünkü bu hem bireyler, hem de o bireylerin oluşturduğu ülkeler için varlık nedeni sayılmaktaydı. 

ÜLKE OLARAK BİZ NE DURUMDAYIZ?

Nitelikli insan varlığı ve bu varlığı sağlayan eğitim sistemimiz sanıldığından daha kötü durumdadır. Bunu söylemek için sadece PIRLS, TIMMS ve PISA gibi uluslar arası değerlendirmelere bakmıyoruz. Toplumsal niteliğimizi görmek için, insanımızın üretimden tüketime, olaylar karşısındaki tepkilerinden en yaşamsal tercihlerine kadar her alanda sergilediği davranışlarına bakmak yeterlidir.

ANADOLU’NUN ARMAĞANLARINI DA SIFIRLIYORUZ

Renkleri farklı olsa da dünyadaki bütün insanlar temel özellikleri itibarıyla birbirinden çok farklı değildir. Ülkemiz özelinde değerlendirdiğimizde, bu coğrafyaya ait insanların artı değerlerle hayata başladığını söylemek abartı olmaz. Anadolu, kültürel birikimi ve çoklu iklimiyle insan genetiğine katkı yapacak kadar ayrıcalıklı bir coğrafyadır

Bu gerçeği, Anadolu’da doğup, başka ülkelerde bilimsel eğitimle tanışmış insanlarımızın her alanda yarattığı mucizevi sonuçlarda görmekteyiz. Yakın tarihlerde tanıdığımız Aziz Sancar, bu örneklerden sadece biridir.

Ne yazık ki insanımıza uyguladığımız ezber eğitim, sadece zihinsel, bedensel ve ruhsal değerlerini değil coğrafyamızın bağışladığı armağanları bile sıfırlamaktadır.

EZBER NEDİR?

Ezber sözcüğü TDK sözlüğünde, “Bir metni veya sözü eksiksiz tekrarlayabilecek biçimde akılda tutma.” olarak tanımlanmaktadır.

Güncel hayatta sözlükteki bu anlamıyla kullanılsa da, eğitim bilimlerinde ezber kavramına daha derin, daha kapsamlı bir anlam yüklenmektedir.

Eğitimde ezber, bilgilerin yaşantıya dayandırılmadan ve sorgulanmadan hafızaya aktarılmasıdır.

Böyle olduğu için ezber tezgâhından geçmiş insanlar genel olarak, aklını kullanamayan, yetenekleri yok edilmiş, yaratıcılığı öldürülmüş, edilgen bir varlık olarak karşımıza çıkmaktadır.

Eğitim adına sergilenen yaklaşım, aslında insanın planlı olarak adım adım tüketilmesidir.

Sisteme teslim etmeden önce, yaptıklarıyla biz yetişkinleri bile şaşırtan o cıvıl cıvıl çocuklarımızın, preslenmiş gibi bize iade edilmesi bunun en somut örneğidir.

İnsanı böyle bir duruma düşürmek, ona yapılacak en büyük kötülüktür. Bilerek ya da bilmeyerek bugün çocuklarımıza yaptığımız tam da budur. Bunda, hepimizin yetkisi oranında sorumluluğu vardır. 

ÇIKIŞ YOLU

İşin daha acı tarafı, gelişmiş dünya, eğitim sistemlerini yenileyerek bu garabetten kurtulmuşken, biz hâlâ ezberde ısrar ederek, çocuklarımıza zarar vermeye devam etmekteyiz.

Ezberin bu acımasız işleyişi sadece çocuklarımızın hayatını karartmakla kalmamakta, aynı zamanda insan varlığımızın niteliğini zayıflatarak, ülkemizin geleceğini de tehdit etmektedir.

Çıkış yolu, vakit kaybetmeden ezbersiz eğitime geçmektir.

Geleceğimiz adına yapılacak en önemli iş budur. 

 
Toplam blog
: 13
: 341
Kayıt tarihi
: 23.11.13
 
 

Munzur dağlarının eteklerinde, suların yeryüzü yolculuğuna başladığı bir köyde doğdum. Evlerimizi..