Facebook yalanları

Facebook'ta "ilişki durumu" diye bir alan var profil bölümünde. Burada şu seçenekler var:

*İlişkisi yok
*İlişkisi var
*Nişanlı
*Evli
*Karmaşık
*Serbest bir ilşkisi var...

Arkadaş bulmak amacıyla bu sayfalara düşen arkadaşlar, doğal olarak ilişkisi olanlardan uzak duruyor ya da öyle görünüyor. Ancak benim dikkatimi çeken bir şey oldu: Bazı vatandaşlar neredeyse her gün bu ilişki durumunu değiştiriyor.

Neyse...

Ben de yaklaşık sekiz aydır Facebook üyesiyim ve bu süreçte hatırı sayılır bir arkadaş sayısına (896 kişi) ulaştım. Adıma üç farklı hayran grubu açıldı. Anlayacağınız faal üyelerinden biriyim bu sitenin.

Saatlerce TV'lerdeki saçma sapan tartışmaları izlemiyorum ya da gazetelerdeki tavşana kaç tazıya tut türünden köşe yazılarını da okumuyorum, anlayacağınız apolitik biri olup çıktım. Peki ne yapıyorum: Arkadaşlarımın yazışmalarını, yorumlarını, fotoğraflarını izleyerek onları yakından takip ediyorum.Otur
duğum yerden sosyalleşiyorum. Örneğin geçenlerde bir öğrencim evlendi, düğününe gidemedim; ama fotoğraflarına baktım, gitmiş kadar oldum.

Bir de "durumun" bölümü var. O bölümde şöyle bildirimler olabiliyor:

Mustafa mutlu..

Mustafa'nın bugün uykusu var..

Mustafa diyor ki:" Kendi doğrularını çizemeyenler başkalarının çizdiği dairelerin içinde yaşamak zorunda kalır...

Tabii ki bunları çoğaltabilriz.

O günkü "durum" notundan arkadaşlarımızn psikolojik durumlarını çözüp bazen mesaj yazıyorum, yani oturduğum yerden sosyalleşiyorum.

Evet şimdi gelelim yalanlara:

Geçenlerde bir öğrencim ilişki durumunu değiştirip "ilişkisi var" yapmış. Çok şaşırdım; çünkü o çocuğun o günlerde biriyle çıkması imkansız. Merak ettim gecenin bir yarısında, açtım telefonu sordum: "Serdar hayırlı olsun kim bu kız?" Cevap derinden ve utangaç:" Nerde hocam bizde şans, piyasam açılsın diye yaptım." deyince "Vay be!" dedim.

Ben öğrencilerimi ve arkadaşlarımı işletmeyi çok severim. Birden aklıma bir cinlik geldi: Beş dakika sonra durumumda şöyle yazıyordu:"Okurlarımla söyleşmek ve kitaplarımı imzalamak üzere 24 Ocak'ta Taksim'deyim.."İster inanın ister inanmayın bir satte tam 92 kişi yorum yazdı. Birçoğu kitabım çıktığı için kutluyor bazıları da kendi yaşadıkları şehirlere davet ediyorlardı hatta bazıları da sınıfça otobüs tutup İstanbul'a gitmekten bahsediyordu... Ben hem mutlu olmuş hem üzülmiştüm yalan söylediğim için. Ama sonuç mükemmeldi.

Aradan bir ay geçti, bu sefer şeytan yine dürttü: İlşkisi yok durumunu ilişkisi var olarak değiştirip arkasından da bir yorum ekledim. "Kimse beni yakalamaya çalışmasın, yakında sevgilimle çekilmiş fotoğraflarla bu sayfalarda bir basın açıklaması yapacağım." dedim. Arkasından 40'a yakın yorum: "Hocam fotoğrafları bekliyoruz... Hocam size inanmıyoruz..."gibi..
Bunun yalan olduğunu belirttiğimde ise korkunç bir tepki aldım: Sen bize nasıl yalan söylersin?

Ey ahali! Adamlar senin gözünün içine baka baka yalan söylüyorlar TV'lerde neredesin? Gazetelerde çarşaf çarşaf yalan haberler yazıyorlar nerdesin?

Facebook'uma dokunma, oyuncağıma dokunma...