Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Kasım '09

 
Kategori
Futbol
 

Fakir aslan

Fakir aslan
 

Fakir Aslan


Galatasaray' ı hep Türkiye' nin en zengin takımı olarak bilirdim. Türkiye' nin en çok mal varlığına sahip kulübü olduğunu çok duymuştum çünkü.

Hatırlar mısınız 3-5 yıl kadar önce ATV' de Siyaset Meydanı programında Galatasaray' ın nasıl borç batağına saplandığı tartışılmıştı. Galatasaray adına eski-yeni, başkan-yönetici herkes katıldı programa. İşte o programda ismini hatırlayamadığım eski bir Galatasaray başkanı şöyle söyledi: "Galatasaray' ın mal varlığı 800 milyon dolardır. Dünyada çok az kulüp vardır bu kadar mal varlığı olan, belki de hiç yoktur. Galatasaray mal varlğının bir kısmını satarak bu borçlardan kurtulabilir demişti." Çok mantıklı değil mi?. 200 milyon dolar borcunuzu 800 milyon dolar varlığınızla rahatça kapatabilirsiniz üstelik 600 milyon dolarla yine çok zengin bir kulüp olursunuz. Böyle düşünüyorsanız Galatasaray' ın mantığını hiç anlayamamışsınız derim. Ne mi yaptı Galatasaray?

Galatasaray malvarlığını satmadı ve borcu süregeldi. Yıl 2006. Fenerbahçe' nin kadrosunda Appiah, Anelka gibi yıldızlar var. Aslında Fenerbahçe 10-15 puan farkla şampiyon olmalı yoksa başarısız sayılır gibi komik yorumların yapıldığı yıl. İşte o sezon Galatasaray' da hiçbir futbolcunun para alamadığı, Galatasaraylı genç futbolcuların parasını Hakan Şükür' ün ödediği vs gibi söylentiler tüm yıl boyunca söylendi durdu. Hatta Fenerbahçe' nin sabrı taştı ve Nihat Özdemir Galatasaray' ı fakir-fukara edebiyatı yapmakla suçladı. Ama kimseye dinletemedi derdini. Tüm Türkiye hatta tüm Anadolu takımları Galatasaray' ın arkasındaydı. Yukarıda anlattığım gibi Galatasaray Türkiye' nin en zengin takımı iken oldu bunlar. Ama o yıl Türkiye' de Galatasaray' ın aslında fakir olmadığına fakir fukara edebiyatı yaptığına inanan olmadı Fenerbahçe' den başka. Sonuçta 17 takımın ittifakıyla Galatasaray Fenerbahçe' ye gol atamadan şampiyon oldu. İşte Galatasaray borcunu malvarlığı ile ödemiş olsaydı bu şampiyonluk olmayacaktı. Galatasaray' ın birinci kazancı bu oldu.

Sonraki yıllarda Galatasaray' ı stad yapma telaşı sardı. Devlet baba ile aylar yıllar süren görüşmeler yapıldı ve sonuçta Seyrantepe Galatasaray' a verildi. Galatasaray mal varlığı ile borçlarını ödemiş olsa fakir fukara edebiyatı yapamaz ve bu stadı devletten koparamazdı. İşte Galatasaray' ın ikinci kazancı da bu oldu.

Fakir Galatasaray' ın forvetlerine bir bakar mısınız? Hakan Şükür, Hasan Kabze, Ümit Karan, Necati Ateş. Hiç unutmam şampiyonluktan sonra Ümit Karan Türkiye' nin en iyi forvetleri bizde demişti. Aslında fakirler ya nasıl oluyorsa.

Sonraki yıllarda Galatasaray' ın borcu büyük ölçüde aynı kaldı. Şu anda da 180 milyon dolar borcu olduğu söylenmekte. Yanlız dikkat ediyor musunuz artık hiç fakiriz fukarayız demiyorlar. Emin olun ihtiyaçları olursa yine söylerler.

Şampiyonluktan sonraki yıllarda Galatasaray' ın transferlerini özellikle takip ettim. Acaba fakir bir takım gibi mi transfer yapacaklardı yoksa gerçekte olduğu gibi zengin bir takım gibi mi?

2009:Leo Franco, Mustafa Sarp, Gökhan Zan, Keita, Elano, Serdar Eylik.

2008:Milan Baroş, Kewell, Meira, Santis.

2007:Lincöln, Linderoth vs.

Tabi ki bunlar sadece bazıları. Ama genel olarak şunu söyleyebilrim. Galatasaray bu sezonlarda transferde Türkiye'nin en zengini olduğu söylenen Fenerbahçe' nin hiç gerisinde kalmadı.

Fenerbahçe Türkiye' nin borsadaki en değerli kulübüdür fakat Türkiye' nin en zengin takımı GALATASARAY' dır.

Ayrıca fakir fukara edebiyatını en iyi yapan kulüp de GALATASARAY' dır. Bu edebiyatla bir şampiyonluk ve bir stad kazandılar. Bunlar sadece benim gördüklerim. Galatasaray menfaatleri için her yol mübahtır onlar için.

Yıl 2006, 200 milyon dolar borcu var Galatasaray' ın ve ağlıyorlar. Yıl 2009, 180 milyon dolar borcu var Galatasaray' ın ve artık ağlamıyorlar. Bilseydik susacaklarını aradaki 20 milyon dolarlık farkı biz verirdik

Haksız mıyım?

 
Toplam blog
: 56
: 1482
Kayıt tarihi
: 18.11.08
 
 

Doktorum. Tıpla ilgilendiğim kadar sporla da ilgileniyorum diyebilirim. Yazılarımı beğeneceğinizi..