Falancalı gofret!

" Arkadaşlar: aranızda falancalı gofret sevmeyen var mı?" ... Derin bir sessizlik... Sükut da ikrardan geldiğine göre... Demek ki hepimiz falancalı gofreti seviyoruz! Bu reklam daha farklı nasıl olabilirdi peki? Bizde alternatif bol, izleyin...

İki bölüm halinde çekilseydi mesela... İlk bölümde esas kız bu suali sorduktan sonra biri hemen cevap verseydi: "Sana ne?"! Bir diğeri deseydi ki "popüler kültürün tatlarına hayır!"! Bir diğeri "Kahrolsun küreselleşme!" deseydi mesela? Bir başkası "O bizim içimizden çıkan bir lezzet, kaldı ki küreselleşme zaten iyidir!"! Bir başkası da bunu destekleyip "Küresel dünyaya uyum sağlarken geleneklere de sahip çıkmalıyız." deseydi? Sınıfta bir bölünmüşlük, bir kaos ortamı oluşsaydı! Sonra biri "Kahrolsun burjuva!" deyip silgisini karşı gruba doğru fırlatsaydı! Karşı gruptan kalem fırlatmayla cevap gelseydi: "Sen kahrol terörist kılıklı!". Sınıf birbirine girseydi mesela, kavga gürültü ve sansürleyen "biiiiiiip" sesleri duyulsa idi bol bol! Sonra öğretmen girseydi içeri! Duruma el koyup o gün teneffüse çıkmayı yasaklasaydı! Sınıf başkanını ev sürgününe gönderip yönetimi devralsaydı! O-hal artı sıkı yönetim ilan etseydi! Sonra çocuklar deseydi ki: "bu normal bir durum, zaten on günde bir bunlar yaşanır! Bu bizim için bir rutin, alıştık artık!"! Böyle bir reklamda biz kendimizden daha çok şey bulmaz mıydık?

İkinci bölümde aynı tartışma yine başlasaydı... Ama bu kez gerginlik ve şiddet olmasaydı mesela, bir tartışma platformu oluşturulup herkesin falancalı gofret hakkındaki görüşleri ayrıntılı olarak dinlense idi? Birinin "Bu tadı seviyorum" lafına diğerinin "Neden?" suali eklense idi? O kendince nedenleri açıklasaydı. Diğer gruptan biri "Haklı olabilirsiniz ancak ben falancalı gofreti değil filancalı gofreti seviyorum çünkü..." şeklinde bir muhalif tavır sergileseydi! Sonra öğretmen gelseydi, bir gözlemci olarak sessizce tartışmaları izleseydi! Uzun uzun tartışıldıktan sonra bir uzlaşma sağlanmasa bile düşüncelere saygıyla sonuçlansaydı herşey! Biz burada da olmamız gerekeni bulmaz mıydık?

Çatışma, zıtlıkların uyumu ve ötekine saygı... Dün, bugün ve yarın... Üçlemeler bizi anlattı, esen kalın...