Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Eylül '08

 
Kategori
Çocuk Sağlığı
 

Fare yiyen çocuklar!..

Fare yiyen çocuklar!..
 

Evet, dünyada bakın neler varmış da bizim haberimiz yokmuş!

Sıçan yiyerek hayatta kalmaya çalışan çocuklar!

Bu haberi gazetelerde görünce birden içime bir ürperti girdi!

Ne biz şükretmesini bilmiyor muyuz diye kendi kendimi sorgulamaya başladım.

Evet, bu halimize şükür dedim. Ama birden karısına doğum günü hediyesi olarak 300 milyon $ a yat satın alan sonradan görme zengin Rus aklıma geldi. O zaman bir kez daha kahroldum.

İşte dünyanın adaleti bu! Bir tarafta Dubai’deki bir otelin açılışı için yüz milyonlarca Dolarlar harcanıp, orada kalmak için 25 bin $ gözünü kırpmadan veren zenginler, öbür yanda açlıklarını bastırmak ve hayatta kalabilmek için bitki kökleri ve fare yiyen çocuklar.

Söyler misiniz adalet bunun neresinde?

Ha bu fare yeme olayını sakın başka bir iş gibi algılamayın. Sadece açlıktan yiyorlarmış!

Bu gelenek ya da beslenme tarzı değilmiş.

Bu çocukların hayatta kalabilmek için tek çareleriymiş.

Sıçan ve bitki kökleri yiyip açlık bastırıyorlarmış.

İşte dünyanın halleri!

Bir yeryüzü cehennemi daha...

Zimbabve'de çocukların, açlıktan sıçan ve zehirli parazitlerin delik deşik ettiği yenilemez bitki kökleriyle beslenmeye çalıştıkları ortaya çıkmış.

Save The Children adlı yardım kuruluşunun sözcülerinden birisi, ülkenin en yoksul ve kurak bölgesi Zambezi vadisinde birçok insanın, makuri diye anılan, tadı kötü olan lifli bir kökü yiyerek hayatta kalmaya çalıştıklarını söylemiş.

Bu köklerin hazmı zormuş. Ve yiyenler karın ağrıları çekiyorlarmış.

Bölgeye yaptığı ziyaretten yeni dönen yardım kuruluşu yetkililerinden biri, bu yiyeceğin hiçbir besleyici değeri yokmuş.

Tadı iğrenç ve bu bitki köküne musallat olan parazitler zehirliymiş.

Ancak yiyebilecekleri tek şey buymuş.

Bu kökü yiyen daha çok bebekler ve çocuklarmış.

Üstelik bu kökün hazmı çok zormuş.

Makuri yiyen çocuklar ishal oluyormuş.

Ayrıca bu bölgede temiz su ve hijyenin gibi insanlar için gerekli olan özellikleri aramak ve bulmak da mümkün değilmiş.

Tabi böyle bir ortamda da bulaşıcı hastalıkların kol gezmesi gayet normal olsa gerek.

Bölgede insanların hayatta kalmak için bulabildikleri her şeyi yediklerini anlatan Yardım Kuruluşu yetkilisi zehirli kökten yiyen bir çocuğun öldüğüne de şahit olmuş.

Çocukların ayrıca derme çatma kulübelerinde avladıkları sıçanları bile yediklerini söylemiş.

Kuruluş yetkilisi Zimbabve'de durumun son birkaç ayda daha da kötüleştiğini, aşırı derecede yüksek enflasyonunun işi olan insanları bile yardıma muhtaç hale getirdiğini belirterek, acil yardım operasyonu için çağrıda bulunmuş.

İnsanların yaşadıkları koşulların üstesinden gelmek için buldukları çarelerin artık tükendiğini anlatan yetkili, İnsanlar yiyecek gelmezse birkaç hafta içinde öleceklerinden korkuyorlar diye eklemiş.

Zimbabve hükümetinin yardım kuruluşlarının operasyonlarına getirdiği yasağın kalkması üzerine Save the Children ve diğer örgütler bölgedeki çalışmalarına yeniden başlıyorlarmış.

Tam bizim Deniz Fenerine göre bir yer hemen faaliyete geçip, bir kez olsun kuruluş amacı doğrultusunda hareket etmesi gerekir diye düşünüyorum.

Birleşmiş Milletler, ekonomik sıkıntı ve hasadın kötü gitmesi yüzünden gelecek yılbaşına kadar 5 milyondan fazla Zimbabvelinin gıda yardımına ihtiyaç duyacağını bildirmiş.

İşte böylesine insanlık dramının yaşandığı bölgelere gereken yardımı göstermeyen insanlar, biz yardım amaçlı para topluyoruz diye halkın karşısına geçmemeli.

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..