Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ağustos '12

 
Kategori
Spor
 

Fatih Terim'in rakibi bozan, pres yapan Galatasaray'ı

Futbolda en eski ve geçerliliğini hala koruyan taktik diziliş 4-4-2’dir. Fatih Terim geçen sezon Arena’da Fenerbahçe’yi 3-1 yendiği karşılaşmadan bu yana sahaya bu oyun anlayışıyla çıkıyor.

Pazar günü oynanan karşılaşmada şu dizilişleydi.

 

 

   

MUSLERA

   
         

EBOUE

SEMİH

 

DANY

H.BALTA

         

HAMİT

SELÇUK

 

ENGİN

EMRE

         
 

ELMANDER

 

UMUT

 
 

 

Bu kadronun en kritik görevi sahanın her yerinde rakibi baskı yaparak hataya zorlamaktır. Bu nedenle de özellikle en ileri uçta forma giyen Elmander ve Umut’un rakip savunmaya ne yapıyor olduğu sistemin çalışması için gerekli ve şarttır.

Fenerbahçe karşısında da bu iki oyuncunun kaleci Volkan/Mert’e kadar uzanan baskısı rakibi hataya zorlamış, belki de maçı orada kopartan psikolojik bir üstünlüğe dönüşmüştür.

Örneğin Fenerbahçe tek forvetle oynadığı, arkasındaki Alex de hücum pres yapmadığı için savunma tandemindeki futbolcular kolaylıkla ileri top çıkarabilmektedir.

Ancak Elmander-Umut ikilisi; Bekir-Egemen’e yaptığı baskıyla aradaki bağı tamamen kopartarak tandemi yok etti.

Bu iki oyuncudan sonra yük Engin ve Emre üzerinde yoğunlaşıyor. Çünkü Selçuk İnan oynadığı yer ve üstlendiği görev itibarıyla diğerleri kadar koşmuyor veya baskı uygulamıyor. Ancak takım halinde çok fazla koşulduğu için Selçuk’un serbest oynaması Galatasaray’ı eksiltmiyor. Selçuk’un oyunda kendini göstermiyor oluşu bu oyuncunun rakipleri tarafından zaman zaman unutulmasına da neden oluyor. Selçuk İnan’ın duran toplardaki zekası ve yeteneği Galatasaray’a önemli bir avantaj sağlıyor.

Süper Kupa Galatasaray'ın oldu! 

Fatih Terim’in sahada en sevdiği ve güvendiği oyuncu Engin Baytar olmalıdır. Çünkü Engin kadar rakibi bozan, sinirlendiren, yıpratan bir oyuncusu yok Galatasaray’ın; belki Melo’yu konuşabiliriz.

Süper Kupa Finalinde Galatasaray ile Fenerbahçe dengesi Kuyt ile Engin Baytar mücadelesinde belirlendi, bozuldu. Kuyt, belki de tamamen sezgisel olarak Engin’in üstlendiği görevi fark edip, bu oyuncunun üzerine yoğunlaşınca hem Galatasaray hem de Engin bozuldu.

Karşılaşmanın son bölümlerinde Fatih Terim’in Elmander, Umut ve Emre’yi oyundan alması taktiksel bir zorunluluktu; çünkü bu oyuncular maç boyunca o kadar çok yoruluyorlar ki karşılaşmayı tamamlamaya güçleri yetmiyor.

Yorgunluk nedeniyle çok net pozisyonlarda hücum oyuncularının gol vuruşu anında isteneni yapamamaları da bu sistemin en kritik handikaplarından biridir.

Zaten geçen sezon da genellikle bu bölgedeki oyuncular değişiyordu ve ilk oyuncu da görevini tamamlamış Engin Baytar oluyordu.

Giren oyuncuların çıkanlar gibi oynamaya devam etmesi 10 kişi kalmış takımı Fenerbahçe karşısında çok diri tuttu.

Final’de Hamit’i göremedik. Fazlasıyla takımdan uzak ve yalnız oynadı. Fatih Terim’in elinde Hamit’e alternatif oluşturacak oyuncuları var.

Galatasaray, bu maçta kanatları fazla kullanmadı. Fenerbahçe kendi orta alanında o kadar büyük boşluklar verdi ki dört beş oyuncunun yaptığı ekstra kazanmak için yeterli oldu. Bu nedenle Eboue’nin, Hakan Balta’nın, Hamit’in ne oynadığı, hücuma ne tür katkı verdiğini tartışmak gerekmedi.

Hücumda ne kadar zenginlik üretebiliyorsa da savunmada Galatasaray’ın fazlasıyla hata yapabildiğini ya da yapabileceğini gördük. Kuyt ve sonradan oyuna giren Krasic Galatasaray’ın savunmasındaki oyuncuları kolaylıkla geçip adam eksiltebildiler.

Fenerbahçe’de bir Gökhan Gönül bile bu savunmadaki sıkıntıyı açmaya yetebilirdi.

Dany ve Semih ikilisinde de sanki bir sorun var gibi duruyor. Semih için geçen sene yaptığım yorumu buraya tekrar taşıyorum; bu oyuncu kendisini Şampiyonlar Ligi maçlarında ispat edecektir.

Galatasaray koşan, pres yapan, rakibi bozup, dağıtan ve oluşan hatalardan yararlanan bir takım oldu. Bu da Fatih Terim’in bildiğimiz oyun anlayışına uygun bir yapıdır. Görünen o ki futbolcular da Fatih Terim’in söylediğini uygulamaya gayret gösteriyorlar.

Galatasaray’ın oyunu nasıl kurduğunu, sete yerleşip, hücum ettiğini bu sistem içinde henüz anlamak mümkün değil. Bunu yine ancak Şampiyonlar Ligi eşleşmelerinde izleyeceğiz.

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com 

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..