Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Eylül '10

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Fatmagül'ün suçu mu; Medya'nın suçu mu?

Fatmagül'ün suçu mu; Medya'nın suçu mu?
 

O tecavüz sahnesini ben de izledim. Dizinin yayınlandığı günün ertesinde gündüz vakti verilen tekrarında. Merak etmiyor muydum; elbette ediyordum. Türkiyedeki pek çok kişi gibi...

Fatmagül üzerinden bir fıntına koptu gidiyor. Diziyi çekenlerin istediği de elbette bu olmalı... Her ne kadar, RTÜK korkusuyla tecavüz sahnesi, filmin eski örneklerine göre, epeyce örtülü hale getirilmiş olsa da, tecavüze uğrayan Fatmagül'ü canlandıran oyuncunun popülaritesi, Can Dündar'ın dün yazdığı gibi, memleketi bu sahneye kilitledi.

Evet, konuyla ilgili güzel bir yazı yazdı Can Dündar... Kadını cinsel meta olarak gören, cinselliği pornolaştıran çağımızın Medyatik kafası, Fatmagül'ü de ilgi odağı haline getirmişti.

Belki bu kadar propaganda edilmeseydi, Fatma Girik filmlerinden fazlasıyla aşina olduğumuz tecavüz işi, bu kadar televizyon olayı haline gelmeyecekti... Ne var ki, bugünün "Medya mantığı" tam da böyle işliyor: Ne yaparsan yap, yeter ki fazla rayting al!...

Eserin yazarı Vedat Türkali, masum bir kıza tecavüz etmenin, Şeytana uymanın vicdani çilesini de anlatmıştı eserinde. Muhtemeldir ki, ilerki bölümlerinde dizi de bu azaba yer verecek...Ancak, bir romanla bir "film" arasındaki fark burada ortaya çıkıyor. Film görseldir; oysa roman(yazı) vicdanlara, dimağlar hitap eder.

Üstelik bu bir dizi film...Yani, tecavüz sahnesinin yer aldığı bölüm izlendi bitti... Gerisi haftaya gelecek... Şimdi oturup düşünelim; Beren Saat gibi cazibeli ya da popüler bir kadının böylesine tecavüze uğraması ve bunun cezasız kalması gençler için nasıl bir mesaj olabilir!!

Hiç kuşkunuz olmasın; bu diziyi izleyen bir çok genç, sokakta gördüğü kızlarda Beren Saat görmeye başlamıştır bile... Şu günlerde benzeri tecavüz olayları gerçekleşirse hiç şaşmam... İnşallah olmaz tabii ki...

Fatmagül'ün suçu falan değil bu!... Doğrudan doğruya günümüz Medya anlayışının suçudur. Değil idiyse, niye o zaman tecavüz sahnesini çektiler... Bu sahneyi görselleştirmeden de öykü anlatılabilirdi rahatlıkla... Ama o zaman bu ilgi olur muydu? İşte bütün mesele burda...

Cinselliğin pornoğrafikleştiği, her değerin maddiyata döküldüğü çağımızda gençlerimizi daha fazla "tahrik" etmeye hakkınız yok... Burada ibret dersi çıkar, gibi martavala da karnımız tok...

Cinsellik mahremiyet sınırlarını aşarsa, ister görsel olsun, ister yazılı olsun meşruiyetini yitirir. Zannediyor musunuz ki, siz böyle olayları haber yaptıkça, film çektikçe azalır; aksine tahrik edici ve teşvik edici olur...

Başka şeylerden para kazanın, mahremimize dokunmayın, diyeceğim ama duymazsınız... Çünkü bu işin parası çok tatlı anlaşılan!

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..