Federasyon Caydırıcı Ceza Verdi!

İşte ne şiş yansın ne kebap tarzı bir karar. Kusura bakılmasın bu federasyonla Türkiye futbolda bir yerlere gidemez.

İnönü Stadı’nda seyirci öldürülür. Başkan, “Bu olay Beşiktaş Kulübü’ne mal edilemez!” der. Kime mal edelim? Stat içinde öldürülen insandan Artvin Hopaspor’u mu sorumlu tutalım?

Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda, Fenerbahçe-Everton maçında Fenerbahçe golleri peş peşe sıralayınca kendisini Fenerbahçe taraftarı zanneden bir mahlûkat tabancasını çıkarıp havaya ateş ediyor. Kurşunlardan biri maç seyreden taraftarın ayağına isabet ediyor. Komedi bundan sonra başlıyor. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, “Olay stat dışında oldu!” derken vurulan taraftar ise, “Olay stat içinde oldu, bundan sonra başkalarının başına bir şey gelmesin.” diyor. Fenerbahçe’ye seyircisiz oynama cezası geliyor. İlk maçında Diyarbakırspor ile oynarken 2–2 biten maçta Fenerbahçe bir ara 2–0 geriye düşer. Bu sırada ayağı alçıda, arkadaşları ile televizyonda maçı seyrederken vurulan gencin arkadaşları bu olayın sorumlusu olarak tabancasını ateşleyeni değil de vurulan arkadaşlarını suçlayarak, “Senin yüzünden Fenerbahçe yeniliyor!” demişler.

Geçen yıl oynanan GS-FB derbisinde otuz bin kişi 90 dakika boyunca sahaya su petleri atar. Maç sonrası GS Yetkilisi Adnan Polat, “Olayları başlatan iki Fenerbahçe taraftarıydı!” dedi. İki tane Fenerbahçe taraftarı üstlerine GS forması giyerek GS tribünlerine girdiler ve üşenmeden otuz bin kişiye su dağıttılar, “Bre yiğitler bileğinize kuvvet, her attığınız Tuncay’a değsin!” dediler.

Yılın ilk maçı TS-Sivasspor maçında bitime 30 saniye kala belki her maç futbolcular arasında olan itişmelere dayanamayan TS taraftarları sahaya girerek futbolcuya tokat atıyor. Başkan, “Puanımızı verin de kaç maç kapatırsanız kapatın!” der. Ardından, “Nasıl Dünya’da Türkiye üzerine oyunlar oynanıyorsa, Türkiye’de de TS üzerine oyunlar oynanıyor!” demiş. Bize pes demek düşer. Türkiye’nin en olaylı stadında tel örgüleri kaldıran yöneticileri ise şahsen kutlamak istiyorum.

Türkiye’de bazı futbolcuların başka maçlar için sonucu etkileyecek bahisler oynadıkları tespit edildi. En önemli futbolcuya altı ay yasak verilerek “yeniden temiz futbolumuza” dönmesi sağlandı.

Catania-Palermo arasında oynanan Sicilya derbisinde sahaya Catania taraftarları meşale attılar. Hakem oyunu kesti. Catania hükmen yenik ilan edildi. Stat dışında ise taraftarlarla, polis çatıştı. Bir polis memuru öldü. Olaylardan kulüp sorumlu tutularak ikinci yarı kendi sahasında oynadığı maçlar seyircisiz yapıldı.

Almanya’da Hırvat mafyası ile anlaşan bir hakemin kupa maçının sonucuna etki ettiği tespit edildi. Lisansı iptal edilen hakem hapse atıldı.

NBA’ de bir hakemin yönettiği maçlarda sonuçlara etki edecek şekilde kararlar verdiği tespit edildi. Derhal lisansı iptal edildi.

Pascal Nouma bir Avrupa maçında rakibine dirsek attı. Kurul 3 maç ceza verdi. İşlerin Türkiye’de gibi işlediğini sanan açıkgöz yöneticiler itiraz ettiler. Sen misin itiraz eden? Ceza 5 maça çıkar.

***

Geçen akşam Mehmet Demirkol, “Trabzonlular bu maçın cezası bellidir. Bu nereye giderseniz gidin aynıdır. Bu sonuca (hükmen yenilgi) kendinizi ayarlayın.” dedi. Bir kez daha ters köşeye yattık. Futbolcuya seyircinin tokat attığı maçların cezası nereye gidersek gidelim aynıdır ama Türkiye’de ayrıdır. Buranın federasyonu öyle caydırıcı cezalar veriyor ki maşallah seyirciler bir önceki olaydan sürekli ders alıyor.

Sen Galatasaray seyircisi dersini aldın mı?

—Aldım abi, bize verilen 5 maçlık ceza meğer suyun değerli olması yüzündenmiş. Gelecek sefer sahayı taş yağmuruna tutacağız. Nasıl olsa su gibi değerli değil, 1–2 maç ceza alırız.

Sen Trabzonspor taraftarı verilen cezalardan sonra caydın artık değil mi?

—Bu ceza çok etkili oldu. Bundan sonra rakip futbolcunun sadece kulağını çekeceğim. Tokata 5 maç verilirse kulak çekmeye 1 maç verirler herhalde.