Fena Halde Uyuzum Bugün !

Gargamel’in bulutu üstümde bugün, kuşların tüm cıvıldamaları canımı sıkıyor, güneş parıldamıyor da gözümü kamaştırıyor ve sinir oluyorum. Kuşları biri susturabilir mi lütfen, başımı şişiriyorlar! 

Bilinçsiz bir süpürgeli cadıyım bugün, sihirli halısındaki cine de uyuzum, bir makas atıp süpürgemle önüne geçip, arkama bakıp nanik yapasım geliyor! 

Bir başka uyuzum bugün… Kaldırıma park eden jipin sahibine değil sadece , ona ceza yazmak yerine yanındaki mesai arkadaşıyla geyik çeviren arkadaşa da uyuzum, bir paketi 2 lira olan düdük makarnayı, İtalyanca isim verip bana 15 liraya kakalayan “ristorante” bozuntusuna uyuzum bugün, sanki malikanesinin alt katında mahzeni varmış gibi sipariş ettiği şarabı beğenmeyip geri gönderen çakma burjuva bozmasına da uyuzum ve hatta yanında süs bebek gibi gezen zilliye de! 

Güzelim “Kral” yengecini yolup, veliaht prens kıvamına getirip de masama servis eden işletmeye de uyuzum bugün ve hatta o işletmede çalışan 100 kiloluk mini etekli garson kıza da! 

Hepi topu 2 tane menüyü kafası basmayan ve her defasında hamburgerin içine turşuyu dayayan sarı kırmızı renkli palyaço kıyafetli Bay Donald’ın sipariş hattına, ince hamurlu pizzayı kabarık hamur getiren, jalapeno’yu Güney Amerika’da bir ada sanan domino taşlı pizzacının sipariş hattındaki adama, sucuklu tostu yengen olarak algılayan büfeciye de uyuzum bugün! 

Dış mekanda oturduğu halde sigaramın dumanından rahatsız olduğunu belirtmek için elini sağa sola sallayan ve ağzını yamultup yüzünü şekilden şekle sokan yan masadaki kadına, saatli randevu verip de zamanında orda olduğum halde beni bekleme odasında yarım saat bekleten doktora da uyuzum! 

Babasının yolları ona özel yaptırdığını sanan beyinsiz şoförlere, sol şeritten tintin giden amcalara teyzelere, kendini İstanbul Emniyet Müdürü’yle karıştıran polislere, Gsm operatörü için çalışıyorum diye beni firmanın sahibi sananlara, GSM operatörü için çalışmanın ses ve data hizmeti olduğunu anlamayıp ısrarla cep telefonu isteyenlere, bütün gün telefonda vıdı vıdı edip, yetmeyince bir de internette boş boş gezinip, hatta bir msn, bir facebook, bir twitter arası mekik dokuyup sonra da bu çok pahalı, bu nasıl fatura diyenlere, yok ben her ay bilmem kaç liralık fatura ödüyorum, yok gold üyeyim deyip de sistemde kontrol edilince kara liste çıkan laleye uyuzum bugün! 

Sevgilisini hesapsız kitapsız sevdiğini iddia edip sonra en yakın arkadaşıyla stratejik planlar kuranlara, çok sevdiği sevgilisinin, daha sevdiği yemeği bile bilmeyenlere de uyuzum. 

DNA’sını çıkartsan kan bağı olan ama aslında don bağı kadar değeri olmayan, paran varsa yanında, paran yoksa uzaktaki aynı soyadını taşıdığın insan tipine de uyuzum! 

Mağazada yanıma gelip bu size çok yakıştı diyen ve beni aynayı görmeyecek kadar kör sanan yalancı yağcılara, tavsiyesini sorunca menüdeki en pahalı yemeği tavsiye eden şefe de uyuzum! Büyük bir keyifle aldığım ve yanına çerezimi de hazırlayıp önüne kurulduğum televizyonun başında, hayal kırıklığı içinde, bana çaktığı bozuk dvd için saydırdığım DVD’ciye de uyuzum. 

Her Allah’ın günü bozulan ve bana eziyet çektiren asansöre de uyuzum bugün, yerleri silen ama nedense bir türlü kurulamayıp içindeki buz pateni sevgisini bizimle gideren görevliye, her geçişimde mutlaka öten X-Ray cihazına, bugün gelicem deyip de gelmeyen ustaya, ayda bir yaptırttığım halde hala damlayan musluğa ve o musluğu tamir ettiğini iddia eden tamirciye de uyuzum. 

Sanki kendi içmezmiş ya da içmemiş gibi ve hatta hiç içmediyse bile ilgilendirirmiş gibi benim içtiğim sigaranın miktarı hakkında yorum yapana, her konuda -bilgisi olmadığı halde- ahkam kesene, başka bir kuaförün yaptığı saçı asla beğenmeyip b.k atan kuaföre, vallahi akşam traş olmuştum diye yemin eden personele de uyuzum bugün! 

Bugün fena halde uyuzum, iyisi mi bugün benden uzak durun! 

Yazan: Elif Çamural