Fener'in Porto-fino Melodisiyle Yengeç Dansı !..

Evet, bu ritme bu dansın tutmayacağı malumdu zaten!.. Olmazdı, olamazdı, bunu pekalâ biliyorduk... Lâkin top yuvarlaktı, bunu da biliyorduk ve çok büyük şans ya da bir mucize bekliyorduk... En azından kendi namıma ben böyle düşünüyordum.


Herkesin dilinde olan, Fenerbahçe'nin, Türkiye liginde kötü de oynasa, Avrupa'da farklı ve başarılı oyun sergilediğiydi... Geçen sezon bunu çok defa dile getiren de, bu vesileyle çok rahat maç izleyen de bendim. Fakat bu sezon Fener, o Fener değildi henüz... Aurelio'sunu kaybetmiş, Deivid'i, Edu'su, Semih'i sakatlanmış Fener ancak sürpriz yapabilirdi.


Kaldı ki, rakip tecrübeli bir takımdı ve maç Porto'nun sahasındaydı... Aslarından yoksun bir Kanarya bunlarla nasıl başa çıkacaktı?.. Keşke asların yerine oynayanlar da onları aratmayacak düzeyde mücadele edebilseydi ama öyle değildi işte...


Sahada olmayanların dışında, sahada olup da geçen sezona nazaran daha pasif oynayan oyuncular da güven vermiyordu... Gökhan Gönül, Uğur Boral, Colin Kazım lig maçlarında form düşüklüğüyle bu fikri verdiler bana.


Ve maç başladığında ne yazık ki umduğumu buldum!.. İlk yarı gördüğümüz rezil futbol beklediğimden de kötüydü. O nasıl bir defans anlayışıydı, nasıl bir mücadelesiz mücadeleydi çözemedim! Bu kadar da olmamalıydı, hiç yakışmadı.


İkinci yarıya nispeten iyi başladık. Tabi bu iyiliğimiz, rakipten daha üstün olabileceğimiz düzeyde değildi... Sadece ilk yarıdaki kendimizden daha iyi bir tablo çizmeye başlamıştık. Yoksa, defansta olmayan kademe anlayışı ve adam paylaşımı yine yoktu!.. Sözün özü, biz bu maçta galibiyeti haketmedik lâkin, bir beraberlik helâl olabilirdi, eğer hakem Lugano'nun çekildiği pozisyonda penaltıyı atlamasaydı!!! Maçı 2-2'ye getirmiş bir Fener'de bulduğu moralle son golü yemezdi sanırım.


Güiza'ya mavi boncuk takmalı diyorum... Maç boyunca hırsıyla, çabasıyla bunu haketti gerçekten, nazar değmesin... Uğur Boral ve Gökhan Gönül'de "korkmayın" dediler, "yıkılmadık ayaktayız, çok yakında eski formumuzdayız!.." Maldonado artık daha etkili, hayli açılma gördüm onda... Burak'da da açılma eğilimi var, devamlı oynarsa bir Gökhan daha çıkacak sanki...


Geçen sezon daha gruplar belirlendiğinde, yüksek puanla gruptan çıkacağımızı öne süren ben, şimdi niçin böyle karamsar bir tablonun içerisindeyim?.. Bunu yukarıda açıklamaya çalıştım zaten. "Peki bu kötü gidişat ne zamana kadar sürer sence" derseniz eğer, onu hemen söylüyorum... Bitti!..


Evet bence bitti... Benim inancım, bu olumsuz hâlimiz ilk maç içindi... Sakatların dönüşüyle ve bu maçtan çıkarılan dersle, bizim bu lige başlangıcımız ikinci maçla olacak diyorum... Belki her maçı kazanamayacağız, lâkin böyle mahalle takımı modunda da olmayacağız, ezilmeyeceğiz, çünkü mücadele edeceğiz.