Fenerbahçe, adam (!) olmayanlarla 5-1 kazandı

“Adamlık” dersi vermek moda...

Her aklına esen, “O, adam değil” derken, aslında kendine yontuyor, ona uygun mesaj veriyor:

“Ben adamım!”

Yani, konu hangi alanla ilgiliyse, o alanda “sözü dinlenecek”, “sözü geçerli olacak” benim, denmeye getiriliyor. Hele futbol gibi, bir anda coşanı ve hüzne boğulanı, en sert tepki vereni çok bir alandaki insana “gaz vermek” çok kolay.

Takımın yenilgisini kendisine yapılmış bir “hakaret” sayanlar çok oldukça, tepkilerde de, övgülerde olduğu gibi, “kantarın topu” kaçırılacaktır.

*****

“Adamlık yarışması” olsa, başvurusu bile kabul edilmeyecek olan/ların “adamlık” dersi verdiği bir ülkede yaşıyoruz.

Akıl dağıtan ve beğenmediklerine “olumsuz sözcükler”le yüklenenler, hep merak etmişimdir, en yakınlarına her zaman söz geçirebiliyorlar mı?

Başkalarına “adam” değil demekte bir sakınca görmeyen/ler, “düşük seviye”deki değerlendirmeleriyle, ne yazık ki, medya denen kesimde “şok yorum”la baş tacı ediliyor. Böyle olunca da, onlara öykünenler çoğalıyor.

“Adamlık” üzerinden ahkam kesenlerin, beğendikleri ya da beğenmedikleri takımlardaki kimi futbolcuları “kafa”ya taktıkları görülüyor. Sözgelimi Fenerbahçe’de oynuyor diye “kulp” takılan futbolcular, onların ağzında sakız:

“Adam değil”
“Bu adamın Milli Takım’da yeri yok”
“Verilen paraya yazık”
“Defol git!”

*****

Dün “adam” değil denenler, Kasımpaşa maçında, sonuca gollerle etki ettiler.

(“Adamlık” üzerinden gidenler, bu tür söylemlerin geçtikleri “yer”i, “magazin”, “evlilik” programlarının “format”ına çevirmiş oluyorlar.)

Maçtan maça havanın değişmesi olağan... Her maçtan aynı zevki almak da mümkün değil. Yenmenin, yenilmenin olağan işlerden sayılmadığı, sonucun abartıldığı yerlerde, gerçekler, ya gizlenir ya da çarpıtılır.

Dünkü maçta gollerde ve öncesinde imzası olanlara, gol sırasına göre bakalım:

Josef de Souza (Pas, Emenike’den...)
Ozan (Orta, Lens’ten...)
Emenike (Pas, Lens’ten...)
Sow (Pas, Emenike’den...)
İsmail (Pas, Josef de Souza’dan...)

(En ilginç görüntü de, 5. gole giderkenki görüntü: Top, Souza’nın ayağında, solunda Volkan Şen’le İsmail Köybaşı, birlikte koşuyorlar... Souza, uygun zamanda pas verecek havasında. İsmail, Volkan’ı eliyle itiyor, “Bana bırak, siftah yapmayı deneyeyim” dercesine... Volkan, sola, onsekizin içine yöneliyor, İsmail, Souza’dan aldığı topu, kaleci Ramazan’ın kapattığı köşeden ağlarla buluşturuyor.)

*****

Futbolcular üzerinden, “Ben olsam...” türünden ahkam kesiliyor.

Takım, bekleneni veremeyince, söylenenler haklılık kazanıyor!  “Bir arada oynayamaz” denen/ler, ağızılara sakız oluyor:

“Souza, Mehmet Topal, Ozan Tufan, bir arada oynayamaz.”

Ya ileride?

Emenike’ye yer yok!.

Oysa bir “parlama”, “tökezleme”, genelleme yaparak kestirip atmayı gerektirirse, bu, sağlıklı bir bakış değildir. Her gidişte yalpalanmalar olur, olacaktır. O bakımdan bir maça bakarak aşırıya çakan “övgü” ve “yergi”ler, o yola sapanlara hiçbir şey kazandırmaz. Bugün yenilen, yarın yenilir ya da tersi olur. Bu basit “doğal durum”u, “övgü” ve “yergi”lerle çığırından çıkaranların ağzından çıkan “laf”ları “kesin sonuç” gibi görmek, futbol dünyasına egemen olanların, kamuoyunu aydınlatmak görevi üstlenenlerin acıklı durumunu ortaya koyar.

Fenerbahçe, 3 maçta 1 puana sahip Kasımpaşa’yı yenmekle kalmadı; o maçlarda yediği gol toplamında gol attı.

O üç maça göre, ciddi ciddi konuşan, yorum adı altında “analiz” yapanlar, Lig bitmiş havasına bürünerek, ne kadar “düşük seviye”de olduklarını göstermediler mi?

Her zaman yarış içinde olan her takım teknik direktörünün söyleyeceğini, geçen hafta Advocaat söylemişti:

"Şampiyonluklar, 3 maç sonunda değil, sezon sonunda kazanılır.”

*****

Fenerbahçe, 4. maçta aldığı 3 puanla, 4 maçta 4 puan toplamış oldu.

İlk kez, öteki maçların aksine, ilkyarı boşa harcanmadı.

Şu andaki sıralamaya bakarak, kesinlikle, “şu iyi, bu kötü; iş bitti” diyebilir miyiz?

Dersek, o zaman, şu anda Fenerbahçe’nin geçen haftaki yerini alan Kayserispor’a ne diyeceğiz?

Kayserispor, 4 maçta aldığı 2 puanı Fenerbahçe ve Galatasaray’dan aldı. Buna bakarak, söylenecek çok söz vardır.

O zaman?

Son söz:

Bir parça sıva düştü diye duvar yıkılmaz.

https://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com