Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '09

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe, Galatasaray’ı yine eli boş gönderir. Niye mi?

Fenerbahçe, Galatasaray’ı yine eli boş gönderir. Niye mi?
 

"Küfür"e değil, "sevgi"ye selam!...


25 Ekim Pazar günü Fenerbahçe, Galatasaray’ı Kadıköy’de ağırlayacak.

Her derbi öncesi, “Derbilerin sonucunu tahmin etmek zor.” denir. Bu, kalıplaşmış bir söz; bir bakıma işi oluruna bırakmadır. Oysa, “olanlar”dan “olacaklar”ı çıkarmak, örneklemek, tartışmak, bir “sonuç”a bağlamak gerekiyor.

*****

İki takım da perşembe günü UEFA Avrupa Ligi’ndeki maçlarını kazandı. Maç bittikten sonra gündeme bir gerekçe olarak taşınan, “O, dinlendi.”, “O, yorgundu.” bahanesini yok. Moral deseniz, yerinde. Çünkü üçer puan haneye yazıldı, liderlik koltuğuna oturuldu.

Sıra, Turkcell Süper Ligi’nde “liderlik koltuğu”na geldi.

Koltuğun sahibi belli.

Galatasaray, göz diktiği “liderlik koltuğu”na oturmak istiyor.

Ama Fenerbahçe, üstelik, Saracoğlu’nda, buna izin verir mi?

Sorunun yanıtı, hem Fenerbahçe’nin, hem Galatasaray’ın “dün"üne bakıldığında görülür.

Fenerbahçe Cephesi

Daum’un maçla ilgili dediklerine bakınca, Fenerbahçe’nin “maç taktiği” belli:

    Temkinli/ kontrollü oynama.. Karşılaşmayı 11 kişi tamamlama... Hata yapmaktan kaçınma.. Bulunacak az sayıdaki pozisyonu değerlendirme... Keita ve Arda’yı etkisiz duruma getirme...

Alex ve Güiza`nın da oynayacak olması Daum’un işini kolaylaştıracaktır.

Bilica, S.Bükreş maçındaki laubali hareketlerden mutlaka kaçınacaktır.

Başta Lugano ve Emre, Galatasaraylı futbolcuların dolduruşuna gelmemelidir.

S.Bükreş maçında etkili bir oyun sergileyen Kazım, Galatasaray defansına zor anlar yaşatabilir.

Emre, bütün gücünü bu maça verecek, yeteneğini/ becerisini ortaya koyacaktır.

Galatasaray’ın ağır ve açık veren savunmasını geçmek, Fenerbahçe için zor olmasa gerek.

Galatasaray Cephesi

Galatasaray, kazandığı maçlarda çok gol bulsa da, savunmada açıklar veriyor.

Galatasaray’ın dirençli takımlar karşısında teklediğini görüyoruz. Özellikle Servet ve Mustafa Sarp’ın ileriye çıkma hevesleri, bu maçta pahalıya mal olabilir. Çünkü bu oyuncuların savunmaya dönüşlerde kart görme olasılıkları yüksek.

Galatasaray’dan Sabri, zaten “canlı bomba” gibi; her an patlayabilir. Buna Ayhan’ı, oynarsa Emre Aşık’ı ekleyebiliriz.

Baros ne yapabilir?

Elle/ kolla top almaya alışık Baros, Fenerbahçe defansını zorlayabilir. Bir de çizgide oynamayı seven Keita var. Keita, bana basketbolü “şov”a dönüştüren ABD’li basketçileri anımsatıyor. Keita, iyi kontrol edildiği takdirde, oyun disiplininden kopacaktır.

Bu arada Arda’nın ne yapabilir?

Arda’nın ne yapacağını kestirmek zor.

*****

Galatasaray, Fenerbahçe Kadıköy’de yıllardır yenememenin yarattığı bir havada çıkacak maça. Fenerbahçe, evinde oynamanın verdiği moral gücüyle maça asılacak. Galatasaray için olumsuz, Fenerbahçe içim olumlu hava, kuşkusuz, daha çok, yerli futbolcuları etkileyecektir. Çünkü bizim futbolcular “şans”, “kader” gibi kavramlara sığınmayı severler. Bu da, ister istemez, oyunu etkiliyor.

*****

Galatasaray’ın çok gol atması, karşısındaki takımın direnciyle ilgili; dirençsiz takımlar kolay teslim oluyorlar. Galatasaray, karşısında Fenerbahçe gibi dirençli bir takım bulacağı için, gol atmaktan çok, gol yememeyi düşünecektir. Bu da Fenerbahçe’nin işini kolaylaştıracaktır.

“Dün”den “bugün”e baktığımızda ibre Fenerbahçe’den yana...

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..