Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ocak '17

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe, ilk yenilgiyi tattıran Başakşehir'e aynısını tattırdı

İlk hafta yenilgiyi tadan ile tattıran iki takım:

Fenerbahçe, Başakşehir.

Dün, ilk düdük çaldığında, tadan ile tattıran arasında 7 puan fark vardı. Tattıran, bu sezon 18. maçına yenilgisiz çıkıyordu.

İşte o takım, Başakşehir, bu sezonun ilk yenilgisini aldı. Böylece, ilk yenilgiyi ilk haftada tadan, tattırana aynısı tattırdı.

Ne demek gerekiyor?

Lig, daha yeni başlıyor.

*****

Birer hafta arayla Kadıköy’e konuk olan Adanaspor ile Başakşehir'ın farkı neydi?

İkisi de birinci/ydi; ilki sondan, ikincisi baştan…

Konuklardan, çimleri rahat döşek gibi görüp yattıktan sonra kalkmaya nazlananı, yani o zaman sondan birincisi daha etkiliydi. Çünkü onların da puana çok gereksinimi vardı. Oysa Başakşehir, alacağı bir puanla Fenerbahçe’yle aradaki farkı koruyacaktı. İki maçı izleyen, takımların gücünden ve puan sıralamasından haberi olmayan, ne düşünürdü dersiniz?

Demek istediğimiz, Başakşehir’i Fenerbahçe korkusu sarmıştı. Onların, yenilgisiz geldim öyle gitmek isterim, Fenerbahçe’nin mutlaka kazanmalıyım havası, ibreyi Fenerbahçe lehine çevirdi.

Sonuçta Fenerbahçe, rövanşı aynı skorla aldı. Fernandao, o alışık olduğumuz tarzda kullansaydı penaltı vuruşunu, rövanş, gol sayısı bakımdan farklı olacaktı.

İlk maçın yazı başlığımız (Fenerbahçe, Başakşehir’e giden 3 puanı ileride arar mı?), bu kez şunu yazmayı gerektirdi:

Fenerbahçe, o penaltıyla gelmeyen golü ileride arar mı?

*****

Volkan Demirel, “büyük” maçların kalecisi olduğunu gösterdi.

Volkan Demirel’in, o kadar çok iş düşmemesine karşın, özellikle Cengiz’in şutunu kurtarışı övgüye değerdi.

(Üsttekiler, Kadıköy’de şut konusunda “kısır” kaldılar. Galatasaray’ın 1, Beşiktaş’ın 0, Başakşehir’in 2 şutu vardı.)

Fenerbahçe’de Volkan Şen ile Mehmet Topal’ın sakat, Sow’un Afrika Kupası’nda oluşu kuşkusuz eksiklikti. İlk onbirde görev alanlardan Ozan Tufan ile Salih Uçan da görevlerini yaptılar.

Üç puanı attığı golle getiren Ozan Tufan sevinmesin de ne yapsın?

Sevinme, öte yandan, taraftarı da geçmişe götürmesin de ne yapsın?

Hayıflanmalar, hayıflanmalar…

Fenerbahçe’nin Kadıköy’de, Kayserispor, Alanyaspor, Adanaspor’dan alamadığı ikişer puan şimdi olsaydı…

Şu ana kadarki bu tablo, Fenerbahçe’nin, asıl aşağıdakilerden korkması, işi o gibiler karşında ciddiye alması gerektiğini gösteriyor. Puan sıralamasında üsteki takımların Kadıköy’deki “çaresizliği” bir yana, ikişer puanın gittiği o takımların direnci düşündürücü. Demek ki, akıldan asıl çıkarılmaması gereken de,  hiçbir takımın hafife alınmayacağı gerçeği…

*****

Hakemler, her hafta, “Bu işi anlamıyorlar” yargısını güçlendiriyor.

Bülent Yıldırım, ağzında düdük olduğu için, düdük çalmakla düdüğün hakkını vermek ister gibiydi. Gösterdiği kartlara bakıldığında kimilerinin nasıl gereksiz olduğu görülür. Kart göstermesi gereken durumları yok sayması da ilginçti.

Bülent Yıldırım, yalnız değil; çünkü ötekilerden farkı yok. Hakemlerin bütün olumsuzluklarına karşın korunması, bağlı oldukları kişilerin  onlara “kalkan” olması, aslında onlara yapılan en büyük kötülük. Çünkü her olumsuz durumda örnek gösterilen “o ünlü hakem” gibi olmak kaygısı, onların da kafalarını karıştırıyor olmalı.

Hakemler, evet bu hakemler, hangi amaçla olursa olsun, kendilerine “kalkan” olanlardan kurtuldukları zaman düzelirler. Yeter mi? Kuşkusuz yetmez; maçın sonucun\a etki eden hakem, bir yaptırımla karşılaşmalı. Bu, daha ciddi olmayı gerektirir.

Varacağımız kesin yargı şu:

Bizim hakemler görmüyor, sadece bakıyor.

Son söz:

Adil olmayan kararlardan beslenen ve güçlenenler, gün gelir, ucu kendilerine dokunduğunda isyan ederlerse, inandırıcı olamazlar.

 

https://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com




 

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..