Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ekim '12

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe, Kıbrıs’tan “kurban” niyetine “ 3 puan” getiriyor!..

Fenerbahçe, Kıbrıs’tan “kurban” niyetine “ 3 puan” getiriyor!..
 

Dönüşler, nedense, gidişlerden daha kısa olur.

Kuşkusuz dönüşten dönüşe fark vardır. Gidişin dönüşü, isteneni/ bekleneni vermişse, değme keyfine...

Bekleneni verme, ondan alınan keyif, ona göre başkadır, sana göre başkadır. Bir de “ortak keyif” vardır ki, hele anlamlı/ özel bir güne denk gelmişse, anlatılması “uzun hikâye”...

“Uzun Hikâye” ama, biz bunun önce sonucunu verelim:

Kurban Bayramı’nın ilk gününde Kıbrıs’tan, Fenerbahçeli taraftarları sevindirecek haber geldi. Daha doğrusu, taraftarlar, o haberin oluşmasına konu olan görüntüleri televizyon ekranlarından dakika dakika izledir.

90+4’te hakem son düdüğü çalınca, Limassol-Fenerbahçe maçının skoru 1-0 diye tescillenmiş oldu.

*****

Fenerbahçe, Kıbrıs’tan  “kurban” niyetine “3 puan” getiriyor.

Bu “3 puan”, Kıbrıs’tan getirilen “hediye” olmalı.

Bir önceki yazımıza, “Fenerbahçe, bayramda Kıbrıs’a gitti: bir şey ister misiniz?” başlığı atmış,  sonra da yazımızı “Fenerbahçe, bayramda Kıbrıs’a gitti; bir şey ister misiniz?

Lütfen söyleyin, bizim 'hediye'miz olsun!...”
diye bitirmiştik.

Bu “ironik” yaklaşımda, “istenen”in, Fenerbahçe taraftarın gönlünden geçenin ne olduğu belliydi.

Nasıl bir maç oldu?

Buna yanıt olarak  “uzun hiikâye” desek, bilmem ki uyar mı?

Uysun uymasın biz “kısa”sını anlatalım:

Fenerbahçe, Kıbrıs’a sanki gezmeye gelmişti. Takımları tanımayan, ama futboldan biraz anlayan, beyazlılar beraberliğe razı derlerdi. Beyazlılar, Fenerbahçeli futbolculardı.

Top, durmadan taca gitti.

Bunda topu, zorunluktan taca atmak yoktu; yerinde olmayan pasların taca gitmesi vardı.

Karşılıklı top kayıpları vardı. AEL Limassol’un bunlardan yararlanma gibi bir becerisi olmadığı için, bunlar Fenerbahçe açısından tehlikeli olmaktan uzaktı.

AEL Limassol’un yakaladığı tehlikeli fırsatları Volkan Demirel, yerinde kurtarışlarla savuşturdu. İlk yarıda da, ikinci yarıda da Volkan Demirel vardı. Kazanılan 3 puan Egemen’in kafayla attığı golle gelse de, bu puanın önemli bölümünü Volkan Demirel’in hanesine yazmak gerekecek.

Fenerbahçe, maça iyi/ dengeli başladığı izlenimi vermesine karşın, ilerleyen dakikalarda “top gezdiren” oldu. Öyle bir hava vardı ki, bu, ancak “gamsızlık”la açıklanabilirdi.

İkinci yarın ilk çeyreği de, Fenerbahçe’nin beraberliğe razı oyunu, AEL Limassol’un ataklarını Volkan Demirel’in savuşturmasıyla geçti.

Son yarım saatte ne olduysa, Fenerbahçe canlanmaya başladı. Bu canlanmayla gol geldi; goller de gelebilirdi.

Görüldü ki, Fenerbahçe o kadar iyi oynamamasına karşın, AEL Limassol, Fenerbahçe'nin rakibi değil.

 

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutc@ttmail.com

 

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..