Fenerbahçe, Moskova'da istediği sonucu aldı.

Fenerbahçe takımı tarihinin en önemli maçlarından biri olarak gördüğü  Rusya deplasmanındaki Spartak Moskova maçını 2-1 kaybetti.

Bu sonuç beklenen bir  sonuç muydu? Açık konuşmak gerekirse hadi bırakalım Süper kupa maçını, o maçta hakem falan denildi ama Elazığspor maçından sonra ne deniyordu?.  Bu takım Rusya’da yarım düzine gol  yer gelir.  Bir umutsuzluk kaplamıştı herkesi.  Sarı-laciverte gönül verenler  ister istemez bu maç için endişeliydi. 

O iki maçta  ne kadar hayal kırıklığı yarattıysa Fenerbahçe, bu maçta o kadar umutlandırdı taraftarını.  Maçta  kora kor bir mücadele vardı.  Fizik olarak  rakibinden az da eksik göründüler, onlar kadar seri değillerdi belki ama Fenerbahçe’li futbolcularda bu kez yardımlaşma ve mücadele etme isteği üst seviyedeydi ve   bu şekilde rakibe pozisyon dahi vermeden, devreyi 0-0 la tamamladılar.

İkinci yarı  maçın böyle gitmeyeceği belliydii Bir şeyler olacaktı ve oldu da.

Emenike golü atana kadar  iyi marke edildi.  Aykut Kocaman’ın  uyarıları ve taktik sistemi aynen uygulanıyordu ama yorulma emareleri de başlamıştı.

Ta  kendi ceza sahasından getirdikleri bir topta Emenike’yi  o kadar uygun bir pozisyonda buluşturdular ki,  Mert’e yapacak bir şey bırakmadı.  2. Golde yine bir kornerde adam paylaşımı zaafında yararlanan rakip solbek Kombarov’un volesini  seyrederken ofansı o kadar iyi ama defansı o kadar iyi olmayan Gökhan Gönül’ü aradı gözler?. O adam  Taksim’in göbeğinde otobüs bekler gibi neden  dikilmişti orada bomboş?. Herhade adam yerine koymadılar onu!.

Aykut Kocaman’ın  takım tertibinden,  oyun anlayışına kadar kimsenin itirazı olmamalı. Ne var ki, oyuncu değişikliklerini bir de zamanında yapabilseydi?  85. Dakikadan sonra 2 oyuncu değiştirmesi  hocanın bu skora razı olduğunu gösteriyor.   

Bu maç Fenerbahçe için bir dönüm maçı olabilir. Yobo defansı iyi toparladı. Gelişi kendini belli ediyor. O olunca Egemen de gerçek futbolunu oynadı.  Cristian  süperdi. Her yıl  artık oynamaz denilen Selçuk Şahin bu kez takım kaptanıydı üstelik ve takımın en iyilerinden biriydi, golün asisti de ondan geldi. Bir tek Hasan Ali biraz zayıf gibi kaldı ama onun da bu ilk tecrübesi. Tüm mücadelesine karşın, topu oyuna sokabilme yeteneğini ve biraz da ofans tekniğini geliştirirse olur.

Mehmet Topuz’u ilk kez bu kadar iyi gördüm. Mehmet Topal alışma devrini atlatıyor. Krasic’i henüz anlayamadık çok az oynuyor ama Kuyt’ın mücadelesine ancak saygı duyulur, şapka çıkarılır. O gerçekten çok iyi bir oyuncu ve iyi bir profesyonel.  Ayrıca Fenerbahçe’yi de çok seviyor.  Yalnız başına çırpındı durdu Sow ile ve görevini fazlasıyla yaptı, üstelik golünü de attı.

Sonuç ne olursa olsun tur Kadıköy’de belli olacaktı.  Fenerbahçe Moskova’dan turu atlayabilecek bir skorla dönmeyi başardı. Daha iyisi olabilir miydi?. Olabilirdi elbette, 1-1 i koruyabilirlerdi en azından ama o top Kombarov’un ayağına öyle bir oturdu ki ve bu oyuncu öyle bomboştu ki.

Fenerbahçe Kadıköy’de golü erken bulursa bu takımı geçer.  Defansta  bir daha o hataları yapmaz. O zaman onlar düşünsün.  Sabırlı olmak gerekiyor.  Bu takım Fenerbahçe’den fazla bir takım değil ama küçümsenek bir takım da değil. Gol için erken riske girmek beklenmeyen bir felakete neden olabilir. Rakip hızlı.  Emenike de boş alanları seviyor.

Bir de, evet bir de  eğer ilk devre gol olmazsa Alex.  Evet Alex, büyük usta  mutlaka oynamalıdır.

O Kadıköy’de bir başka oynuyor. O taraftar, Alex’e  doping gibi geliyor.

Ve sanırım tur da bu kez Alex’in maharetli ayaklarında.

Fenerbahçe’nin tarihimizin en öneml maçı dediği Rusya’da maçta istenile sonucun alındığına inanıldığına göre;

Haydi Fenerbahçe

Coş ve coştur taraftarını. Onların bu sevince çok ihtiyacı var.

Şansınız bol, vurduğunuz gol olsun.