Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Nisan '15

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe, sahaya koşullu çıkıyor; top, TFF’de...

Fenerbahçe, sahaya koşullu çıkıyor; top, TFF’de...
 

Fenerbahçe kararını verdi; sahaya çıktı.

Dün Mersin İdmanyurdu ile Ziraat Türkiye Kupası “çeyrek final”inin ikinci maçını oynandı. Sahaya çıkma, haftaya Bursaspor maçıyla sürecek.

Sahaya çıkılacak, ama koşullu...

"... bu andan itibaren Fenerbahçe'nin futbolcusundan taraftarına kadar kaynağı ne olursa olsun herhangi bir tehdit, saldırı ve sair hukuka aykırı uygulamalarla karşılaşılması, güvenlik konusunda en basit bir zafiyetin gösterilmesi halinde (...) Futbol Federasyonu nezdindeki "Tescilin Dondurulması / Askıya Alınması" talebini gündeme almak dahil duraksamadan her türlü tedbiri uygulamaya geçireceğimizi duyururuz."

("Tescilin dondurulması, askıya alınması" ne demek?

TFF’ye başvurarak, “o andan itibaren” o sezonun kendileri açısından yok sayılması, bunun resmileştirilmesi...Dolayısıyla sahaya çıkmamaktan ötürü gelecek cezalardan kurtulmak...

Kuşkusuz, başvurmak yetmiyor, "olur" gerekiyor.)

*****

Otobüse silahlı saldırıyı yapan/ları yakalamak devletin işi.

Ya TFF’nin işi?

Şimdilik, "saha olayları", “çirkin ve kötü tezahürat” adı altında kulüplere ceza kesme kolaycılığı... Bu kolaycılık, kendini bilmezleri coşturduğu, cesaretlendirdiği gibi, sayılarını da artıyor.

Bir de, para cezaları, TFF’nin kasasını dolduruyor.

Maçlarda hedef seçilen belli oyunlara, kişilere, durmadan ana avrat yapılan küfürlerle, saldırılarla ilgili caydırıcı önlemler alınmalıdır.

Uyarı anonsları, "eylemin sürmesi" durumda bir düdük, tamam!

Gerisini düşünen düşünsün; başta, küfredenleri, saldıranları seyreden "idareci"ler...

*****

Kime inanacak, güveneceğiz?

Etkili/ yetkili söz sahibi olanların dediklerinde karşıtlıklar varsa, “güven bunalımı” kapıdan içeri adım atmış demektir.

Bir iki adım geriye atıp bakalım:

Saldırı küçümsendi, sıradan bir olay gibi gösterilmek istendi.
 
Futbolcuların psikolojisini düşünen yok/tu!.

(Olayın, bırakın kendi başlarına, bilmem kaçıncı dereceden yakınlarının, dostlarının, gönül verdikleri takımın başına gelmesi durumunda nasıl da kükredikleri görülecektir.)

İki maçın ertelenmesini sakatların iyileşmesi için yapıldığını düşünen “kıt düşünceli"ler vardı.

Ekranlar, “köşe”ler, sözler, yorumlar...

O “kafa”lar ile tetiği çeken arasında fark ne?

*****

Futbola yeniden döndük!..

Futbola yön verenler, verdiğini sananlar, artık, kendilerine gelmeli, oturdukları koltuğun hakkını vermeli.

O koltuklar, olanları rahat seyretmek için değil, etkili ve yerinde kararlar almak için sunulmuştur!

Son söz:

Rakibe sıkılan kurşunu sahada kafaya top çarpması olarak görenlere söylenecek söz yok!.

 

tp://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com


 

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..