Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ağustos '12

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe, Vaslui maçından “şen” dönüyor! (Volkan kurtardı, Kuyt rahatlattı!..)

Önceki yazımız şöyle bitiyordu:

Fenerbahçe, bir “iyi”, bir “kötü” oynuyor. Bu, bir “huy” olarak yerleşiyor gibi. Sırasını “kötü”yle savma, umutların tükenmediğini gösteriyor.

Fenerbahçe, gerçek gücünü göstermeli; Romanya’dan “şen” dönmeli...

Fenerbahçe’nin anlatacak, hoş bir “Romanya hikâyesi” olmalı.


Öyle de oldu.

Kadıköy’de kendini göstermek için oynayan, Fenerbahçe’ye kök söktüren takımlarımızdan farksız Vaslui, kendi sahasında umduğunu bulamadı. Ama Fenerbahçe, “misafir” olarak, umduğunu buldu.

Alex, ne demişti?

“Rövanşta gerekeni yapacağız.”

İlk maçta, Kadıköy’de gerekeni yapmayanlar, Romanya’da gerekeni 4 gol atarak yaptılar.

Demek ki, isteyince, oynayınca oluyormuş.

*****

Bir maç, bir sonraki için ölçüt olmuyor.

Fenerbahçe, bunu Vaslui karşısında kanıtladı. Kendi sahasında oynadığı 11 maçta yenilgi yüzü görmeyen Vaslui, 12. maçta Fenerbahçe’den, ummadığı ağır bir yenilgi aldı.

Kadıköy’deki maça bakanlar, doğal olarak, Romanya’daki mücadelenin zor geçeceğini düşünüyorlardı.

Ancak...

Kaleci Volkan  Demirel, maçın yazgısı değiştirdi, çizdi.

Volkan’ın, maç 1-1 giderken ilk yarıdaki kurtarışı, hele penaltı atışında "gol vize”si vermeyişi, bu saptamamızın kanıtı olsa gerek. İyi bir kalecinin önemini, arkadaşlarına nasıl güç verdiğini bir kez daha gördük.

*****

Fenerbahçe’nin Romanya’dan “şen” dönmek için geldiği, maç başladığında anlaşılıyordu. Kadıköy’deki maçta olanlardan Semih, Stoch, Mehmet Topal ilk 11’de yoktu; onların yerini Mehmet Topuz, Caner, Selçuk Şahin almıştı.

Mutlaka gol atmak için oynayan Fenerbahçe ilk golü attıktan sonra, Vaslui, hemen canlandı.

Roller, bir anda değişti.

Fenerbahçe durgun, Vaslui dirençliydi. Buna karşın, Fenerbahçe, fırsat vermiyordu. İlk maçta, boş kalan orta alan, bu kez doluydu. Selçuk Şahin, iyi işler yapanların içindeydi. Alex, ileride top bekleyen değil, ortalarda kalarak top dağıtan konumuyla, “destek” görevini yapıyordu.

Kuyt, “ileri karakol” görevi üstlenmişti.

Anlatacak, hoş bir “Romanya hikâyesi” olması için sahaya çıkan Fenerbahçe’de Volkan Demirel’in dışında maça damgasını vuranlardan ikisi de Kuyt ile Gökhan Gönül’dü.

Gökhan Gönül’ün gönülden oynama alışkanlığı sahaya yansıyordu.

Kuyt, rahatlatan golleriyle yapılması gereken yaptı.

Sözün kısası, “kırılma noktası” denecek, Volkan’ın penaltı kurtarışı sonrası, canlanma sırası Fenerbahçe’ye, kaygı sırası Vaslui’ye geçti. Bir ara, Fenerbahçe’yi bocalatan, “saman alevi gibi parlama” diyeceğimiz oyunu yoktu artık.

Moral/ler çökmeye görsün bir, oyunun gidişi nasıl da değişiyor birden!

*****

Fenerbahçe, Kadıköy’de gösteremediği asıl gücünü gösterdi.

Futbolcular, işin ciddiyetini anladı, ona göre oynadılar.

Aykut Kocaman, bir engelin aşılmasının rahatlığı içinde, rahat uyuyacaktır.

Ya Aziz Yıldırım?

Rahat uykuya daha çok onun gereksinimi olduğunu biliyoruz.


http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutc@ttmail.com

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..