Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Kasım '08

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe Ankara'dan bir puanla döndü!

Fenerbahçe Ankara'dan bir puanla döndü!
 

ANKARA'DA SOĞUK BİR HAVA VE SOĞUK BİR SKOR VAR


Fenerbahçe, yine Ankara’da.

Maçtan önce, saha dışı gelişmeler spor gündemine oturdu.

Hafta içindeki “telefon görüşmesi”, ardından maçının hakemi Halis Özkahya’nın görevden alınması, maçı daha da ilginç kılmaya yetti. Ankaragücü Başkanı Cemal Aydın, Haluk Ulusoy dönemindeki tavırlarından vazgeçmişe benzemiyor. Takımdaki kötü gidişi, teknik direktörde, futbolcuda arayan “yönetim anlayışı”, Cemal Aydın’ın “özgün yanı” olarak karşımıza çıkıyor.

Ankara’daki maçlar zorlu geçmeye aday olmuştur her zaman.

Ama bu kez durum farklı.

Ankaragücü, geçen hafta Eskişehir”den “üç puan”la dönmesine karşın huzursuz.
Ankaragücü, giderek “gücünün yitiren” görüntü çiziyor. Buna karşılık Fenerbahçe tam tersi, “güç toplayan” bir görüntüde. Fenerebahçe'nin orta sahası giderek güçleniyor. Ama Fenerbahçe’yi bekleyen bir tehlike var: Edu, Lugano, Ali Bilgin sarı kart sınırında; görecekleri bir sarı kart, onları gelecek hafta oynanacak Beşiktaş derbisinde cezalı duruma düşürecek. Bu bakımdan Fenerbahçe, savunmada çok dikkatli olmalı. Ankaragücü, Fenerbahçe’nin bu durumundan mutlaka yararlanmak isteyecektir.

Fenerbahçe, geçen sezon, zorlu Sevilla maçı öncesi. Ankara’da Ankaragücü’ne konuk olmuştu.

O maçı şöyle bir anımsayalım:

Fenerbahçe, 19 Mayıs Stadyum’a üç puan için gelmemiş, sanki Ankara’ya Anıtkabir’i ziyareti gelmişti. Koşma, mücadele yoktu; sadece gezme, dolaşma vardı. Çünkü akıllarda zorlu Sevilla maçı vardı. Fenerbahçe, sonunda bir puanla yetinmek zorunda kalmıştı. Fenerbahçe, yine zorlu Sampiyonlar Ligi maçı öncesi Ankara'da 19 Mayıs'ta. Fenerbahçeli futbolcular, "üç puan"ı mı düşünecekler, yoksa salı günü oynayacakları Porto maçını mı?

*****

19 Mayıs Stadyum’u iki renktaşın yandaşlarıyla dolu.
Ankara’da güneşli, soğuk bir güz havası var.
Fenerbahçe’nin atakları etkisiz kalıyor.
Tribünleri dolduran Ankaragücülü futbolseverlerin “Yönetim istifa!”, “Cemal Aydın istifa!” sesleri, her atakta statta yankılanıyor.
Oyunun genelinde Fenerbahçe atakta, Ankaragücü savunmada. Oyun zaman zaman dengeleniyor. Fenerbahçe’de Guiza, atılan uzun toplarla buluşmaya çalışıyor; yine yalnızları oynuyor.
Etkisiz olmada suç kimin?
Kuşkusuz Guiza’nın değil!
İlk yarıda akılda kalan iki şey var:
İlk ve son dakikalarda Ankaragücü ceza alındaki pozisyonlar. İlkinde, Alex’in korner atışından gelen topu Deivid’in kafayla kaleye göndermesi, İbrahim Ege’nin çizgiden çıkarması. Son dakikada ise, Alex’sin serbet vuruşu, bunu Serkan kurtarışı, ardından Deivid’in şutuna Lugano’nun ayak koyamayışı.


*****
İkinci yarıya hızlı başlayan Ankaragücü oldu.
Fenerbahçe’nin Selçuk-Kazım değişikliği oyuna bir hareketlilik getirdi.
Hem Fenerbahçe, hem Ankaragücü doğru dürüst bir gol fırsatı yakalayamadı.
Aragones, yaptığı değişikliklerle, sanki maçın öyle bitmesini ister gibiyd; gol atmak yerine, gol yememeyi düşüyor olmalıydı.
Türibinler daha heyecanlıydı.
Suni çimde, yere vurur vurmaz “zıplayan”, “kayan” top, ayakları “kayan” futbolcular.. Bu yüzden kaçan toplar.
Koskoca ikinci yarıda akıllarda ne kaldı?
İlk dakikalarda Ankaragücü’nün baskısı.

****
Fenerbahçe, topu orta sahada gezdirebildiği kadar gezdirdi.
Sonuçta Ankaragücü, istediğini aldı.
Sonuçta Ankaragücü 1 puan kazandı, Fenerbahçe 2 puan kaybetti.
Ankaragücü-Fenerbahçe maçı, başladığı gibi bitti.

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..