Fenerbahçe’de sevinç, Beşiktaş’ta hüzün...

Diego’nun, son üç maçında ne yaptığına bakıldığında, özellikle göze çarpanlar:

Kadıköy’de, Trabzonspor maçında boş kaleye topu gönderemedi.

Gaziantep’te kendisini “kuş” sandı, ceza alanında iki kolunu açarak kanatlandı, penaltıya yol açtı.

Dün Kadıköy’de Celtic maçının 67. dakikasında Fenerbahçe 1-0 öndeyken, topsuz alanda, önündeki rakibine tekme attı. Hakem de, doğal olarak, duraksamadan onu oyundan attı.

Şimdi, üç maç için aynı soruyu soralım:

Diego, bunları bilerek mi yaptı?

İlk ikisi için “Hayır” olan yanıt, ne yazık ki, ikincisi için “Evet” oluyor.

O zaman bir soru daha:

Bu Diego’ya, Allah aşkına söyler misiniz, ne oluyor?

Fenerbahçe, 10 kişi kaldıktan sonra bir gol yedi. İyi ki beraberlik, gruptan çıkmaya yetiyordu.

Ya yetmeseydi?

Pereira, beraberlik yetmeseydi ya da Fenerbahçe bir gol daha yeseydi, takımını bir eksik bırakan Diego’yu yine savunur muydu, savunduğunda kendisini nerede bulurdu?

(“Diego bir hata yaptı ve bunun bilincindedir. Bu akşam takımı sahaya süren benim ve Diego'nun yaptığının sorumlusu da benim. O bize bugüne kadar çok yardımcı oldu.”)

*****

Beşiktaş, lider çıktığı son maçta, öne geçmesine karşın sonuçta hüsrana uğradı.

Beşiktaş’ın kalesini koruyan Tolga Zengin, kaleci mi?

Kaleyi koruyana kaleci dendiğine göre, öyle...

Gerçekten mi?

Yediği 2 golden ilk ikisine bakıldığında, yenilgide Tolga Zengin’in payının olmadığını söylemek zor. Onun için de, ilk soru cümlesinde, “gerçekten” sözcüğünün yer almaması bir eksiklik...

Yakalanan “avantaj”ın, ayağa gelen fırsatın tepilmesi üzerine söylenecek belli:

Yazık oldu Beşiktaş’a!..

(“Yazık oldu”nun genellemesi böyle de “özel”i ne?

“Özel”i taraftardır, taraftar. Yoksa, “... başkan olmamdaki ana hedeflerimden birisi; Avrupa'da kupa kaldırmak istiyorum. Başkan olarak tam anlamıyla kurumsal yapı üzerinde bu kupayı kaldıracağıma inanıyorum. Bu kupayı biz kaldıracağız. Türkiye'de de Avrupa'da kaldıracağız; bizim içimizdeki hırs budur." diyenle, diyeni “Başkanımız Avrupa'da kupa kazanmak istiyordur, doğru düşünüyor.” diye onaylayan değil.)

*****

Her iki maçın, iki kahramanı vardı:

Fenerbahçe’de Diego, Beşiktaş’ta Tolga Zengin...

İkisi de teknik direktörlerinin gözdesi...

Tolga Zengin farklı; sonuncu sayılmazsa, öyle iki güzel gol yedi ki...

Kaleci kolay gol yiyorsa, gerisini eski kaleci Şenol Güneş düşünmeli...

(Tolga Zengin, gol yedi de, atması gerekenler ne yaptılar? “İhale”nin sadece Tolga Zengin üzerinde kalması haksızlık olur.)

Son söz:

Yola çıkan, yolda da kalır, yola da devam eder.

https://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com