Fenerbahçe Hatayı İyi Değerlendirdi

Ligde rakipleri Beşiktaş ve Galatasaray’ın birbirleri ile karşılaşacakları haftada üç puanı cebine koymak isteyen Fenerbahçe, kendi sahasında karşılaştığı Başakşehir’i zorlanmasına rağmen 1-0 yenerek amacına ulaştı.

Fenerbahçe’de Van Persie ve Diego’nun maça yedek başlamaları dikkat çekiciydi. Bu isimlerin yerlerine Fernandao ve Ozan Tufan ilk on birde başladılar. Özellikle Diego’nun yedek bırakılması ilginçti. ‘’ Acaba Celtic maçındaki kırmızı kartın bir cezası mı ? ‘’ sorusu aklıma takıldı.

Fenerbahçe, Başakşehir karşısında tatmin edici bir futbol ortaya koyamadı. Hatta diyebilirim ki, Fenerbahçe’nin bu seneki en dağınık maçlarından birini izledik. Alper sakatlanana kadar biraz daha aktif olan sarı- lacivertliler, bu oyuncunun 20.dakikada yerini Lazar Markovic’e bırakmasından sonra o aktiviteyi de kaybettiler. Fakat Lazar Markovic, ikinci yarıda oyuna ısındı ve Fenerbahçe adına iki tehlikeli pozisyonun mimarı oldu.

Caner’in eski günlerini arattığı, Nani’nin ikinci yarıda iyice oyundan düştüğü, orta sahada Mehmet Topal, Josef ve Ozan Tufan üçlüsüyle bir şey üretemeyen Fenerbahçe’de maçın en iyi adamları şüphesiz iki stoperdi. Ayrıca Gökhan Gönül, maç boyunca yine üstün bir çaba sergiledi ve golün oluşumunda da pay sahibi oldu.

Ozan Tufan’ın Fenerbahçe’de sürekli oynamasını savunan bir insanım. Fakat, Ozan Tufan’ı Mehmet Topal ve Josef ile sahaya sürerseniz başarılı olma şansı çok azalır. Kanımca Diego’lu bir orta sahada Josef’in yerine Ozan Tufan’a şans verilebilir. Böyle bir dağılımda Ozan Tufan’ın daha başarılı olacağını düşünüyorum.

Hakem Cüneyt Çakır, ilk yarıda iki takım adına da sarı kartlık pek çok pozisyonu kartsız geçiştirdi. Fakat ilk yarının son beş dakikasında saha gerildi. Hava topunda Caner’e sert bir müdahalede bulunan ve bir de tartışmaya girip sarı kart gören Başakşehirli Badji, bu pozisyonun hemen ardından önce Ozan Tufan’a taban kaldırdı, sonra da yine Caner’i yere indirdi. Yani atılmak için her şeyi yaptı. Ancak Cüneyt Çakır, bu oyuncuya ikinci sarı kartı göstermedi.

Normalde ilk yarıyı on kişi tamamlaması gereken Başakşehir, Cüneyt Çakır’ın bu toleransını iyi değerlendiremedi. Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, ikinci yarıdaki ilk faulünde oyundan atılacağını futboldan az çok anlayan herkesin tahmin edeceği Badji’yi devre arasında oyundan çıkarmayıp ikinci yarıda da sahaya sürmekle çok büyük bir hata yaptı. Büyük ihtimalle devre arasında Badji’yi ciddi bir şekilde uyaran Abdullah Avcı, uyarısının tutacağına güvenip büyük bir risk aldı.

Gerçekten de Badji, ikinci yarı başladıktan sonra hiçbir topa girmedi. Ancak 69.dakikada beklenen oldu ve Van Persie’ye de sert giren Badji, ikinci sarıdan gördüğü kırmızı kartla oyun dışı kaldı.

Esasen ikinci yarıda işler Fenerbahçe adına hiç de iyi gitmiyordu. Sarı- lacivertliler bu devrede iyice dağınık bir görüntü vermeye başlamışlardı. Bu arada kendi kalelerinde tehlikeler bile yaşadılar. Çünkü orta sahada Başakşehirli futbolculara tam olarak üstünlük sağlanamıyor ve onların rahat bir şekilde Fenerbahçe yarı sahasında oynamaları engellenemiyordu.

Hatta Fenerbahçe Teknik Direktörü Vitor Pereira, 59.dakikada Ozan Tufan’ı Diego’yla, Fernandao’yu da Van Persie ile değiştirerek çok erken bir dakikada üç değişiklik hakkını kullanıp risk aldı. Fakat oyunda istediği ivmeyi yakalayamadı.

Ancak kırmızı kart pozisyonu Başakşehir’i olumsuz etkiledi. Bu arada Fenerbahçe’nin Başakşehir’in on kişi kalmasına rağmen maçın son bölümüne kadar rakibine üstünlük kuramadığını da belirtmem gerekiyor. Sağdan Gökhan Gönül, soldan da Markovic’in kişisel çabalarıyla getirdikleri toplarla yaratılan tehlikeler dışında sarı- lacivertliler organize bir atak geliştiremediler. Kestikleri ve ileriye gönderdikleri toplarla hala Fenerbahçe’nin en iyileri olmaya devam eden stoperler dışında Diego da kişisel anlamda bir şeyler yapmaya çabalıyordu.

Nitekim gol de 84.dakikada yine kişisel beceri sayesinde geldi. Aldığı güzel pası iyi değerlendirip iki rakibini mükemmel bir şekilde geçerek soldan ceza sahasına girdiği anda uzak köşeye çok güzel vuran Nani, takımına hayat veren golü atmayı başardı. İkinci yarıda sahada adeta yürüyen Nani, bu güzel golle yıldız futbolcuların iyi oynamasalar da skoru her an değiştirebileceklerini bir kez daha kanıtladı.

Fenerbahçe’nin aldığı bu üç puan büyük önem taşıyor. Çünkü sarı- lacivertliler hem derbi haftasında kazandılar, hem de ligimizin en iyi takımlarından biri olan Başakşehir’i çok kötü bir futbol oynamalarına rağmen yenmeyi başardılar. Çok sık kullandığımız ‘’ altın değerinde üç puan ‘’ifadesi bence tam da bu maçı ifade ediyor. Bu galibiyetin önemi ilerleyen zamanda mutlaka kendisini gösterecektir.

Son olarak şunu ifade etmek istiyorum. Fenerbahçe’de Fernandao, Başakşehir’de de Mossoro’nun oyundan çıkarken verdikleri tepkiler hiç doğru değildi. Profesyonel futbolcuların böyle çocukça kapris yapmaları çok anlamsız. Pereira’nın Fernandao’yu oyundan çıkartıp Van Persie’yi alarak 59.dakikadan itibaren ve skor hala 0-0 iken yine tek santraforla maça devam etme kararı eleştirilebilir. Fakat Portekizli teknik adam geldiği günkü gibi değil. Artık daha garanti oyun ve skor istiyor. Bu nedenle tercihini bu yönde yaptı. Fakat Fernandao’nun skor 0-0 iken sanki galipmiş gibi yavaş yavaş oyundan çıkması ve doğrudan soyunma odasına gitmesi elbette taraftarların tepkisini çekti. Fernandao kendisine dikkat etmeli. Büyük takımlarda taraftarlar ile arasına soğukluk giren futbolcunun o kulüpte uzun süre kalması pek mümkün değildir. Bu nedenle yönetim, bütün futbolcuları bu konuda uyarıp takımda disiplini sağlamalıdır. Çünkü disiplin, başarının anahtarıdır.

tolgaersari@hotmail.com

https://twitter.com/tolgaersari

https://www.facebook.com/tolgaersari