Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '11

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe mi,Trabzonspor mu? (Masa başında kazanmak için ortamı germek)

Fenerbahçe mi,Trabzonspor mu? (Masa başında kazanmak için ortamı germek)
 



Fenerbahçe ile Trabzonspor’un "tatlı rekabet" içinde olduklarını söyleyebilir misiniz?

Bunu söylemek, sanıyorum, abartılı olacaktır. Çünkü Trabzonspor, UEFA-TFF işbirliğiyle Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi hakkına kondu. Trabzonspor camiası, bu hakkı, anaların ak sütü gibi helal görmüş olmalılar ki, Arap Baharı gösterilerini anımsatır biçimde kutladılar. Oysa ortada UEFA-TFF işbirliğiyle yapılan bir “darbe” vardı.

Trabzonspor cephesi, Fenerbahçe’nin hakkına konmak yetmiyormuş gibi, her fırsatta Fenerbahçe’ye yüklenmekten de geri durmuyor.

Öyle bir hava yaratıyorlar ki, sadece kendileri temiz!

Oysa kendi adları da “Şike İddianamesi”nde var. Yöneticilerinin tutuksuz yargılanmasını “suçsuzluk” olarak görülürken aynı davadan içeride olanları “da suçlu” ilan etmeyi sürdürüyorlar. Bunlara bu övünmeyi sağlayan da TFF’dir. Çünkü UEFA Başmüfettişi Corcu’nun raporuna bakınca, TFF yetkilileri Fenerbahçe’yi “suçlu”, Trabzonspor  “suçsuz” göstermişler.

İkide bir mağdur olduklarını dile getiriyor; “mağduriyet edebiyatı” yapıyorlar.

Bu durumda Fenerbahçe taraftarı, doğal olarak Trabzonspor’a tepkili. Çünkü onların gözünde Trabzonspor, sahada elde edemediğine saha dışında el koyan konumunda.

İşte böyle bir ortamda pazar günü  Kadıköy’de Fenerbahçe-Trabzonspor maçı oynanacak.

*****

Fenerbahçe’nin suskunluğuna karşın, Trabzonspor cephesi, başta yöneticiler, sonra Teknik Direktör Şenol Güneş, ortamı geren, bir başka deyişle kışkırtıcı açıklamalar yapıyorlar. Pazar günkü maç için kimi hesaplar yapıyor olmalılar. Bu hesaplar, sahada değil de, saha dışında, masa başında kazanmaya yönelik gibi geliyor.

Şenol Güneş, Şampiyonların Ligi’ne havadan konmalarına karşın, geçen sezonu, bakın nasıl değerlendiriyor:

“Biz sadece futbol oynadık. Futbol sonucunda 82 puan aldık. 82 puanla iki takım kafa kafaya geldi. O günlerde Fenerbahçe'yi şampiyon ilan edenler Trabzonspor'un da hak ettiğini söylediler. Ama Şampiyonlar Ligi'ne katıldıktan sonra 'Niye katıldın' dediler.”

Görülüyor ki, Şenol Güneş, aynı puanı alan, averajla şampiyonluğu yitiren takım için “O da hak etti” denmesini, takımının hakkının yenildiği biçimde algılıyor.  Gönül alma sayılacak bu yaklaşımı/ deyişi, böyle anlama, “kafa”yla düşünenlere yakışır mı?

Ayrıca, “İddianameye baktığımızda biz de hiç bir şey yok, onlarda var, diye görüyorum. Hukukçular nasıl görüyor, bilmiyorum.” demekle de ne kadar “temiz” olduklarını vurguluyor.

Şenol Güneş, yönetimin başındakiler, Süper Lig’de başarısızlığı, Fenerbahçe’ye yüklenerek örtmek istiyor. Bu yaklaşım, kendi taraftarlarını, özellikle de Fenerbahçe taraftarlarını kışkırtmaya yöneliktir.

Niye?

Maçta olay çıksın, maç, masa başında sonuçlansın.

*****

Son 5 haftadır galip gelemeyen, puan yitiren, inişe geçen Trabzonspor karşısında Fenerbahçe taraftarının ve futbolcusunun çok temkinli olması gerekir. Yöneticileri kışkırtıcı tavırlarını sürdürürken sahada futbolcular onlara eşlik edebilirler.

Büyük bir darbe yemiş gibi haykırarak kendilerini yere atmalar, hakemi aldatmaya yönelik hareketler, çaktırmadan sakatlama girişimleri, Fenerbahçeli futbolcuların kart görmesini sağlayacak hareketler...

Sözün kısası, Trabzonsporlu futbolcular, maçın çığırından çıkması, yarıda kalması için çalışabilirler.

Fenerbahçe taraftarına ve futbolcularına büyük bir görev/ sorumluluk düşüyor:

Dikkatli olmak, kışkırtmalara gelmemek!

*****

Trabzonspor, Fenerbahçe’den puan almaktan uzak gözüküyor. Olağan koşullarda maçı Fenerbahçe alabilir. Ancak, maç öncesi veriler, takımların durumu, beklenen sonucu vermeyebilir.

Fenerbahçeli futbolcuların çok hırslı olacaklarını düşünebiliriz. Fenerbahçe’de oyunun gidişini her an değiştirecek futbolcuların olması, maçın zevkli geçeceğini gösterir. Gününde olan Gökhan Gönül, Stoch ve Alex’in sonucu etki edeceğini söylemeye gerek yok sanıyorum. Bir “onur mücadelesi” yapıldığı vurgulandığına göre, bütün futbolcuların canla başla oynayacağını söylemek yerinde olur.

Dileğimiz, futbolcuların saha dışında başlatılan kışkırtmaları göz ardı etmeleridir.

İyi seyirler.

TURGUT ÇELİK/ Mersin

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..