Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ekim '08

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe'nin geleceği; büyük kaos...

Fenerbahçe'nin geleceği; büyük kaos...
 

Fenerbahçe Aragones'i teknik direktör olarak takımın başına getirdiğini açıkladığı gün, José Luis Aragonés Suárez Martínez ile dünya kulübü olmak? isimli yazı yazmıştım. Hedefteki isim Aragones olmasına rağmen, konuyu Aziz Yıldırım ve ekibinin bu işten sıkıldığı ve bırakmak için böyle bir bahane yaratmak istediğini ima etmiştim.

Haftasonu basketbolda bayan ve erkek takımının aldığı yenilgiler düşündürücüydü. Sezon sonu basketbol takımlarının en değerli oyuncularının gitmesine izin vermişti yönetim. Futbolda da benzer süreçler yaşanmıştı. Gitmelerine izin vereceksin sat da bari para kazan değil mi? Yok, Fenerbahçe sert duruşundan taviz vermez görüntüsü altında gidene bye bye dedi.

Fenerbahçe kulüp olarak büyük bir düşüşün içine girmiştir. Yani konu sadece futbol takımının formsuzluğu ya da uyumsuzluğu değil, kulübün işe konsantre olamamasından kaynaklanmaktadır. Sonuçta yöneticiler de insan ve form düşüklüğü gösterebilirler. Esas sıkıntı başkanın buna izin vermesi. Her dönem ekibine yeni bir isim katmayı gelenek edinmiş Aziz Yıldırım'ın yönetim kuruluna taze kan ekleyememiş olması geçtiğimiz dönemde beni biraz düşündürmüştü.

Takım oyunu oynayanların her beş yılda bir o takımı yenilemeleri gerekir. Futbol bu oyunun en gözde sporu olarak bu duruma en çok ihtiyaç gösteren branşıdır. Fenerbahçe yıllardır yaprak dökümü yaşıyor. Sürekli yeteneklerini kaybediyor, onların yerine de ikinci hatta üçüncü sınıf oyuncular alınıyor. Elbette hastalığa çare olamıyor. Büyük takımlar bile bu revizyonu sürekli yapıyorlar. Manchester United, Barcelona, Real Madrid, hatta bu sene Bayern Munih.

Fenerbahçe bundan sonra ne yapar?

Fenerbahçe'yi bekleyen en büyük tehlike, yine benzer bir şampiyonluğun arkasından yaşanan büyük düşüş sonrasında koltuğundan ayrılmak zorunda kalan Ali Şen'in 1983 yılında Kadıköy'de yaşadığı Galatasaray yenilgisi ile içine girmesi muhtemel kaostur. O gün Kadıköy'de neler olur bilinmez. Hele sonuç bir hezimet olursa. Galatasaray bunu yapmaya uygun ayaklara sahip, teknik bir ekip; 2000 yılından bu yana ilk defa Fenerbahçe'yi açık farklı yenmeye aday duruma gelmiş gözüküyor. O gün Kadıköy'de ne başkanın Azizliği kalır, ne yönetim kurulunun o dik duruşu. Üstelik bunu engelleyecek, tedbirlerini alacak kişiler, başkandan başlamak üzere futbolculara kadar hepsi formsuz gözüküyor.

Olası Galatasaray yenilgisi sonrasında büyük bir ihtimalle yönetim istifa edecek, yeni yönetim gelene kadar geçen süre içinde kulüp çok ciddi bir kaos içine girecektir.

Şimdi bu engellenebilir mi?

Çok ciddi bir motivasyonla belki... Ama görüntü Fenerbahçe'nin kendisini sezon ortasına kadar toparlayamayacağı. Çünkü Galatasaray maçı ile bitmiyor ki. Fenerbahçe'ye en büyük travmayı yaşatacak Şampiyonlar ligi maçları var. Üst üste iki Arsenal maçı.

Yönetimler bu durumu erkenden görüp tedbir almak için varlar. Aziz Yıldırım bu duruma ilk defa düşmüyor ki. 11. senesini yaşıyor. Çok daha iyi kadrolar kurduğu sene şampiyon olamamışken bu kadar kötü bir kadronun başarılı olması beklenebilir mi? Üstelik bu zaafiyet diğer branşlara da yayılmışken, Fenerbahçe'nin ciddi bir yönetim krizi yaşadığını söyleyebiliyoruz.

Uzun lafın özeti, Fenerbahçe uçurumun kıyısındadır. Bir çok Fenerbahçeli gibi ben de yaşanmış tecrübelerden biliyorum ki, radikal tedbirler alınmadığı, sürece ciddi müdahalelerde bulunulmadığından gelinen böylesi pozisyonlardan Fenerbahçe hep kaosa girmiştir. Allah bütün Fenerbahçelilere sabır versin demekten başka yapacak yorumumuz yoktur. Umarım tamamen yanılıyorumdur.

Uzay Gökerman

Konuyla ilgili bir diğer yazı: Fenerbahçe ve Re-Zico (Yeniden Zico)

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..