Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ağustos '10

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe Paok maç analizi

Fenerbahçe Paok maç analizi
 

Bir takım düşünün, ilk 11' de görev yapan futbolcularından sadece 4 tanesi Avrupa düzeyinde futbol oynayabiliyor (Gökhan Gönül, Stoch, Niang ve Emre). Kalanların 4 tanesi Türkiye Ligi düzeyinde, vasat oyuncular (Mehmet Topuz, Alex, Lugano, Volkan), 3 tanesi ise resmen Katar Ligi ayarında (Bilica, Santos, Cristian). Yedek kulübesinde Avrupa düzeyinde tek bir oyuncu yok. İşte Fenerbahçe' nin geldiği nokta.

Maçın analizine geçmeden şunu vurgulamak gerek; futbolda başarılı olmak için iki koşul var: 1) iyi takım kuracaksın. 2) iyi bir takım olacaksın. 1. koşulu futbol takımlarının yöneticileri, 2. koşulu ise teknik direktörler yerine getirmeli. Kimse alınmasın gücenmesin ama Fenerbahçe ne iyi bir takım kurabildi, ne de iyi bir takım olabildi. Yani bu geceki başarıızlık hem yönetsel hem de teknik bir başarısızlığın sonucudur.

Maça gelince Aykut Kocaman elindeki en iyi malzeme ile çıktı maça. Bugün Alex biraz becerikli, Bilica biraz dikkatli olsa turu dahi geçebilirdi Fenerbahçe. Asıl sorulması gereken soru şu: Fenerbahçe takımı bu turu geçse ne olurdu? Bir sonraki turlarda ne yapardı? Bence ya sonraki ya da ondan bir sonraki aşamada elenir giderdi. Dedik ya, eldeki malzeme bu.

Fenerbahçe takımı kumaşı iyi 2-3 oyuncusu olan ama geneli vasat bir takım. Üstelik takım olmayı da başaramıyor. Santos' u, Cristian' ı, Alex' i taraftara yıldız olarak kakalayan bir yönetim, bu futbolcuları hala deli gibi seven ve sahip çıkan bir taraftar kitlesi ve devrim yaptığını zanneden bir hoca ile bugünlere gelindi.

Aykut Kocaman bugüne kadar desteklediğim ve sahip çıktığım ve çıkmaya da devam edeceğim bir hoca. Çünkü ciddiyetli ve samimi bir adam. Cesur işler de yapıyor. Ama şaşırdığım nokta şu ki, Fenerbahçe tarihinin bence en kötü defans hattına sahip çıkmaya devam ediyor. Defansa bir stoper takviyesi istiyor ama defans bölgesinin komple arızalı olduğunu göremiyor. Bugünkü maça bakalım. Eli belinde sahada gezen ön libero Cristian, 35' lik Carlos' dan bile çok daha ağır bir Santos, maç boyu defansta büyük pozisyon hataları yapan, saç baş yolduran Bilica ve artık iyice ağırlaşmış, zamanlama hataları yapan bir Lugano. Defans hattında oynayan 6 oyuncunun 4' ü Fenerbahçe' yi bırakın, Anadolu takımlarının bile çoğunda forma giyemeyecek isimler (Lugano' ya haksızlık yaptığımı düşünenler bu maçı ve en son Trabzonspor maçını bir kez daha izlesinler). Bir tek Emre ve Gökhan ile savunma yapmaya çalışan bir takım. İşte defans bölgesinin neden işlevsiz olduğunun açıklaması. İşte maçlarda rakiplerin 3 pasla ceza sahasına gelmelerinin ve hemen her pozisyonda yüreklerin ağızlara gelmesinin sebebi.

Fenerbahçe' de ileride top oynamayı bilen adamlar var, ancak defans kağıt gibi. Bloklar arası kopukluk had safhada. İlerideki iyi adamlar da oyun içinde kaybolup gidiyor. İddia ediyorum, bu takımın hücum hattına Messi, Rooney, Ronaldo ' yu koyun Fenerbahçe yine attığından bir gol fazla yer. Yine öyle ya da böyle kaybeder. Alan savunmasını beceremeyen, vasat stoperler ve top kazanmaktan aciz, top dağıtmaktan bihaber ön liberolar ile çağdaş futbolda maç kazanamazsınız.

PAOK sadece koşan, doğru mevkilere iyi oyuncular yerleştirmiş bir ekip. Fenerbahçe' deki stoper ikilisinin akisine bilinçli, çabuk olmasa bile pozisyon almayı bilen, hava toplarına hakim stoperleri var. Takım beraber savaşan, beraber kapanan, beraber hücuma çıkan bir takım. Böyle takımları yenebilmek için sizin onlardan daha fazla "beraber" olmanız gerekir. Daha çok savaşmanız gerekir. Daha fazla takım olmanız gerekir. Bakın Fenerbahçe' ye, 10 km civarında üzerinde koşan sadece 2 oyuncusu var. Rakipte en az 5 futbolcu 10 km üzerinde koşmuş. Hatta maçın sonuna doğru bazı oyunculara koşmaktan kramplar girdi. Biz hala Alex Fenerbahçe' de oynar mı oynamaz mı' yı tartışalım, elin Yunanlısına koşmaktan kramplar girsin! Sonra da eli belde gezen "yıldızlardan" maçı çevirmesini bekleyelim. Artık tartışmaya gerek yok, sonuç ortada; Young Boys ve PAOK. İki vasat ama koşan takım. Bazılarının yıldızlar karması dediği Fenerbahçe' yi eleyip attılar.

Fenerbahçe sonuç olarak lige döndü. Açık konuşmak gerekirse ligde ise kendisiden çok daha iyi 3 takım var. Bursaspor, Beşiktaş ve Trabzonspor mevcut teknik yönetim ve kadroları ile ligi Fenerbahçe' den önde göğüsler. Orta sahası ve kenar yönetimi fevkalade kötü olan Galatasaray ile 4.' lük için çekişirler. Tam burayı okurken kafasından "iyi ama daha ligin başı, öyle diyorsun da büyük başkan takıma müdahale eder toplarız, bir stoper alırız sorun çözülür, takım zamanla oturacak, Alex form tutunca bizi şampiyon yapar" gibi teraneler geçiren dostlara bir tavsiye: bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaktan yorulmamış olabilirsiniz ama ben size laf anlatmaktan çok yoruldum. Hem bana hem de kendinize bir iyilik yapın; gidip evinize bir Digiturk veya uydu anteni bağlatın, 1 sene boyunca Türkiye ligi izlemeden sadece İngiliz ve İspanyol liglerini izleyin. 1 sene sonunda hala Fenerbahçe Avrupa düzeyinde bir takım diyor, geçen sene Young Boys ve PAOK' a nasıl elendik diye düşünüyor, Bilica ve Lugano' nun iyi stoperler, Mehmet Topuz ve Özer' in patlama yapacak yıldız adayları olduklarına inanıyorsanız size bir tek PES diyeceğim! Bir daha da size laf anlatmaya çalışmayacağım.

Son olarak şunu söylemek istiyorum, PAOK maçında terini son damlasına kadar akıtan Gökhan Gönül, Emre, Niang ve Stoch' a teşekkür ederim. Sizler olmasanız rezil olacaktık. Fenerbahçe' nin onurlu savaşçıları olarak uzun yıllar bu takıma hizmet vereceğinize inanıyorum.

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 575
: 567
Kayıt tarihi
: 10.05.07
 
 

İlgi alanları ekonomi, para politikası, siyaset, edebiyat, futbol, Türk ve Ortadoğu Tarihi, AB ve..