Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Aralık '11

 
Kategori
Spor
 

Fenerbahçe taraftarının temsil ettiği yeni değer, anlam ve bilinç

Fenerbahçe taraftarının temsil ettiği yeni değer, anlam ve bilinç
 

Dün Kadıköy’deki mitinge giderken gördüğüm manzaradan çok daha küçük şeylerle karşılaşacağımı umuyordum. Eninde sonunda bir taraftar organizasyonuydu ve sosyal paylaşım ağlarından duyuruluyordu. Sanki bir anda ortaya çıkmış bir fikir gibiydi ve belli bir taraftar grubunu temsil ediyordu.

Ancak öyle olmadığını alana girdiğim andan itibaren fark ettim; etkilendim.

Fenerbahçe taraftarı bambaşka bir şeye; dipten gelen bir dalga hareketine dönüştü artık.

3 Temmuz gününden sonra Fenerbahçe yönetimindeki kişilerin şaşkınlığını ve ne yapacaklarını bilmez bir şekilde bekleştiklerini yazmıştım. Belki haksız de değillerdi; ne olduğunu bilmedikleri gibi anlamaya çalışıyorlardı.

Oysa Fenerbahçe taraftarı duruma anında tepki verdi.

Önce futbolcularının Topuk Yaylası’ndaki yalnızlığına ortak olmak için Düzce’ye koştu. Akşam Bağdat Caddesinden Kadıköy’e uzanan bir yürüyüş gerçekleştirdi. Araçlarına bindi, İstanbul trafiğinden başkanına koştu. Avrasya Koşusu’na katıldı.

Kulübe verdiği ekonomik desteğin karşılığı ise çok önemliydi.

Ve dün Kadıköy’de bu ülkede pek alışılmadık bir şekilde tepkisini mitingde ortaya koydu.

Bu nedir biliyor musunuz?

Fenerbahçe için beklenen “titreyip kendine gelme vaktinin” çoktan yaşanıyor olduğudur.

Fenerbahçe taraftarının “her şeyin farkında olduğunu haykırmasına rağmen” hala ona ukalalık taslayıp bir şeyler öğretmeye çalışanların anlamadığı şeydir bu!

Taraftar, camianın esas temsilcilerinin içine düştüğü o eylemsizliği ortadan kaldırıp ona inanç aşılamakla kalmıyor enerji, coşku ve yeni bir bilinç veriyor.

6 aydır televizyonlarda, gazetelerin köşelerinde aynı basit cümleleri evirip çevirip yazanlar bu gerçeği hala görmekten acizler kalıyorlar. Kaldıkları nokta ise kitlelerin temsil ettiği şeyi anlamalarını imkansızlaştırıyor. Bu da onları kısa bir süre sonra hayatın hızlı akışı karşısında eritecektir. Var oluşlarını anlamsızlaştırmak bir yana gereksiz hale sokacaktır.

Bundan iki yüz yıl önce, dünyanın siyasetini değiştiren bir filozof dedi ki; insanların düşüncelerini, inançlarını, alışkanlıklarını maddi ortam belirler.

Daha önce defalarca kere yazmış, konuşmuştuk; Fenerbahçe yaşadığımız on yıldan öncesine kadar öylesine büyük bir sefaleti, dağınıklığı, yokluğu yaşadı ki bu maddi koşullar onda geleceğe dönük büyük bir fikir, ideal; değişim isteği yarattı.

O fikrin taşıyıcıları kısa bir süre sonra yönetime gelip, Fenerbahçelinin hayal ettiği her şeyi gerçeğe dönüştürdü.

Bu bir süre içinde de işte şimdilerde Fenerbahçe taraftarının taşıdığı bilince ve enerjiye dönüştü.

Bugünkü karşı duruşun, direnişin ve eylem sürecinin sahibi yönetim, kulübün üyeleri veya iddianamede adı geçen, Fenerbahçe’nin adını küçültmek pahasına, Aziz Yıldırım karşıtı ifade vermek için kuyruğa girmiş kişiler değil; Fenerbahçe taraftarıdır.

Dünkü mitinge katılanlar işte bunu gösterdi.

Bir mitingin niteliğini belirleyen şey onun niceliği değil, temsil ettiği değer ve anlamdır. O anlamın karşılığı bugün Fenerbahçe taraftarının yaptığıdır.

Fenerbahçe için istediğiniz suçlamalarda bulunabilirsiniz. Hatta O’nu cezalandırabilirsiniz. Ancak bu değerli bilinci artık ortadan kaldıramazsınız.

Anlayabiliyor musunuz?

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com 

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..