Fenerbahçe vakıası

"Ne olacak bu Fenerbahçe'nin hali!" diye sormanın en anlamlı olduğu zaman galiba bu. 

Fenerbahçe'nin ne olacağına boşverelim de, bunun toplum üzerindeki etkisine bakalım. 

Bu herhalde tüm toplum için bir sosyal travmadır. Büyük insan kitlelerinin büyük bir tutkuyla bağlı olduğu üç büyük külüpten biri olan Fenerbahçe'nin bu insanlar ve diğer tüm halk için yarattığı travmaya dikkat çekmek gerekir. 

Bu olay sadece 'Fenerbahçe küme düşecek mi, kupası alınacak mı, şampiyonalara katılacak mı, Fenerbahçenin şanlı tarihi kirlenecek mi' sorularının ötesinde bir konu. 

Bu olay insanlara önemli bir demorilazasyon, değer yitimi, umutsuzluk, çaresizlik, tükenmişlik, her şeyin anlamsız olduğu, sahtekar bir dünya inancını yaratıyor. Bir olay bunu tek başına yapmaz. Ama o kadar çok umutsuzluk, karamsarlık ve kaygı yaratacak olay var ki. Siyaseti ele alın, her türlü iğrençlik var. Son zamanlarda merkezi sınavlardaki çöküşü ele alın. Terör olaylarını ele alın, ekonomik sıkıntılar, işsizlik ve başka konular. 

Bütün bunların ortasında bedenimiz ve ruhumuz bir kurşun yarası daha alıyor bu Fenerbahçe olayı ile. Yıkılmadık ayaktayız, ama nereye kadar? Fenerbahçeli olmak şart değil bu kurşundan yara almak için. Toplumsal bozuluş, doğrudan ve dolaylı olarak sizi etkisi altına alır, onu ruhunuzda hissedersiniz. 

Olayın kendisine gelirsek, Türkiye'de şikenin her zaman olduğu sık söylenen şeylerden biri. Evet ama bir yerden başlamak gerekirdi. Peki olayın arkasında başka nedenler mi var? Varsa buyrun ortaya çıkarın. Peki dava uzun sürerse ne olacak? Buyrun insiyatif alın, onursuzca yaşamaktansa, onurluca ölmek evladır. Gitmeyin kupalara. Ya da her kim ki şikeye bulaşmış, küme düşürün, onuncu takım mı kalıyor geriyor, onu gönderin, illa da göndermek istiyorsanız. Ama üzerini kapatamazsınız. 

Peki A. Y. neden bu duruma düştü? Birisi toplumun bu konuda zaten kirlenmişliği. Herkes çok tutkuluydu. Toplum, herkes, medya, koca koca adamlar çok hırslıydı. Futboldaki başarının kredisi, prestiji, doyumu müthişti. Ayrıca, Başkanı olduğu takım 2005-06 ve 2009-10 Sezonlarında son maçta kaybettiği puanlarla, iki kere şampiyonluktan da oldu, A.Z, belki bu sefer işi şansa bırakmak istemedi. İkitarda uzun süre kalmış olmanın hastalığına; her istediğimi yapabilirim zaafına düştü.