Fenerbahçe'ye kim yazık etti?

Fenerbahçeli futbolcuların emeğine kim yazık etti?

Fenerbahçeli taraftarlar şampiyonluğu hak ettiklerini, çünkü zorlu maçların ve sahada verilen savaşın bunun göstergesi olduğunu savunuyorlar.

Fenerbahçeli futbolcular da sık sık açıklama yapıyorlar: “Biz bu şampiyonluğu sahada savaşarak hak ettik!”

Aykut Kocaman da paralel açıklamalar yapıyor. “Şike delili arayanlar Karabükspor maçının 90+3. dakikasına baksın” diyerek Karabükspor maçında 90+3. dakikada rakip kalecinin FB kalesinde gol aramasını örnek gösteriyor.

Onların gözünden bakınca hak veriyorum, kabullenmek zor. Ancak bu onların haklı olduğunu göstermez. Örnek verelim: (Özenle belirterek) “Diyelim ki” Karabükspor’lu Emenike şike yaptığı için maça çıkmadı. Kalecinin de -doğal olarak- bundan haberi yok ve 90+3’te gol arıyor. Şimdi bu durumda 90+3’te kalecinin gol araması şike olmadığının yeterli delili olabilir mi? Şike olması için bütün takım mı satın alınmalıdır?

Siz bir yandan çok yüksek bir konsantrasyonla ölümüne mücadele ederken, başkaları sizden habersiz farklı eylemlerde bulunmuş olabilirler.

Şüphesiz ki Fenerbahçe çok zorlu puan mücadeleleri vermiştir, bunu görmemek için kör olmak gerekir. Örneğin özellikle Kadıköy’deki Gaziantepspor maçı 90+4’te dönmüştür. Ancak 17 maçta 37 galibiyet de alsanız, maçların hepsinde kanınızı da dökseniz, eğer sadece bir maçta bile şike yaptıysanız, bu şike suçunu işlemiş olmak için yeterlidir. Bu yüzden birçok maçta verilen mücadeleyi, şike yapılmadığına dair delil olarak göstermek inandırıcılıktan uzaktır ve gerçekleri kabullenme güçlüğünün bir sonucudur.

Evet, şike yapmak, başkalarının hakkını ve emeğini çalmaktır. Ancak sadece başkalarının hakkını çalmak mıdır?

Sizce.. geçtiğimiz sezonun en kaliteli ve sahaya en sağlam basan kadrosuna sahip olan ve maçlarda sonuna kadar mücadele eden Fenerbahçeli futbolcuların ve onları her şekilde destekleyen taraftarların hakkını kim çalmıştır?

Yazık edilen yalnızca futbolcuların emeği midir?

Koca bir tarihe de yazık olmamış mıdır?

Hala masumiyet karinesinden söz edilebilir mi?

15 Ağustos tarihinde TFF Başkanı M. Ali Aydınlar kendi ağzı ile okuduğu etik kurulu raporunda tam olarak şu yazıyordu: “Kurulumuz dosya içeriğiyle sınırlı olarak yaptığı inceleme ve değerlendirmeler sonunda, kanaat oluşturmaya yetecek şekilde kanıt bulunan bazı müsabakalarda eylemlerin, ilgili kişiler ve kişilerin eylem ve davranışlarının kulüplere izafesi mümkün olduğu durumlarda spor kulüpleri bakımından şike, şike teşebbüsü, teşvik primi veya teşvik primine teşebbüs oluşturduğu kanaatine ulaşmış…”

Bu açıklama sonrası sizce, futbol disiplin yönetmeliği açısından masumiyet karinesinden bahsedilebilir mi?

Kaldı ki (bilindiği üzere Kadıköy’deki maçla ilgili) İBB’li iki oyuncunun tutuklu olması da önemli bir göstergedir.

Bu rapor ve kamuoyuna sızan haberler ışığında, başka hangi takımların bu işe bulaşıp bulaşmadığı konusunda tam bir netlik yoktur diyebiliriz. Diğerlerinin suçsuz olduğunun da henüz açıklığa kavuşmamış olduğunu belirtelim.

...

Şimdi yukarıda sorduğumuz soruların muhataplarını..

Siz hala UEFA ve TFF'den mi biliyorsunuz?