Fenerbahçe'ye Sihirli Değnek mi Değmiş?

Fenerbahçe’ye sihirli değnek değmiş!
İlk yarı doğru bir mücadele tarzı ile Beşiktaş’ı şoka uğrattı ve ilk bölümü bir farklık üstünlükle kapattı.
İlk yarıdaki Fenerbahçe’nin, Beşiktaş’a oranla daha derli toplu olduğunu ve topu ayağında daha fazla gezdirdiğini gördük.
Sahada ilk yarıya damgasını vuran futbolcuların başında Selçuk ve hemen ardından Emre geliyordu.
David ve Semih’te ilk yarı Fenerbahçe’nin iyilerindendi.
Uğur Boral’ı uzun zamandan beri ilk kez bu denli isteki gördüm ve hızlı çıkışları ile rakibi bunaltıyor gibi görünse de, yinede sonuca giden ve hedefi tutturan bir oyun ortaya koyamadı.
Guiza, bildiğimiz Guiza.
Bir gol atmış olsa da, Fenerbahçe’de Guiza yerine başka bir santrafor olsa gol sayısını katlardı.

İl yarıda aklımda kalan en önemli iki pozisyondan birisi Selçuk’un şutuydu ve Rüştü güzel bir kurtarışla o nefis şutu önledi.
İkinci pozisyon ise Guiza’nın şutuydu ve üstten auta çıkmıştı top.

İlk yarı Fenerbahçe daha derli toplu, daha atak ve topa daha fazla hakimdi.
Bunda orta saha futbolcularının çalışkanlığı önemli bir etkendi hiç kuşkusuzki.
Orta göbekte Emre ve Selçuk ilk yarı maça da yön veren isimler oldu.

Beşiktaş ise ilk yarı oynadığı oyun ile “şaşırtmadı” dersem yalan olur.
Göze batan tek bir oyuncusu yoktu Beşiktaş’ın ve akla gelebilecek gol pozisyonu da olmadı Beşiktaş adına ilk yarıda.

İlk yarı Fenerbahçe’nin üstünlüğü ile son buldu ve ikinci yarıda bu defa Beşiktaş her şeyini sahaya koydu ama Fenerbahçe maçı almayı kafaya koymuşki ikinci bir golü de yine topu kısa paslarla ayaklarında gezdirirken yakaladılar ve Semih topun bu gezintisinde son noktayı koyup, Rüştü’yü tabir bu ya “avladı”.

İkinci yarıda ne olduğunu anlamadığımız bir nedenden dolayı Emre ve David birbirlerine girdi ve hemen ardından Emre ve bir süre sonrada David oyundan alındılar.
Yapılan bu iki değişiklik Fenerbahçe’nin oyun gücünü düşürdü ve hemen sonrasında Semih’in de oyundan alınması ile birlikte Fenerbahçe adeta dibe doğru çökmeye başladı.
İşte bu arada Holosko’nun akıl dolu ve mücadele sonrası elde etmiş olduğu güzel golünü izledik.
Maçın Fenerbahçe’nin skor üstünlüğü ile geçtiği bu dakikalarda Beşiktaş tümü ile saldırmaya başladı ve Fenerbahçe’nin üç önemli oyuncusunun da oyunda olmaması Beşiktaş’ı hayli rahatlattı.
Şayet Fenerbahçe Emre, Semih ve David’i oyunda tutmuş olsaydı Beşiktaş bu skorla sahadan ayrılamazdı.
Çünkü uzun zamandan beri orta sahası bu denli bozuk olan Fenerbahçe’nin bu maçta adeta mükemmele yakın bir futbol oynaması Beşiktaş adına talihsizlik oldu.

Bir kez daha Fenerbahçe’de gitmesi gereken futbolcular “biz buradayız” dedi.
Emre, David, Semih, Carlos, Gökhan Gönül ve Gökhan Emreciksin dışındaki futbolcuların Fenerbahçe’de oynama kapasitesi hemen hemen yok gibi.
Zaman zaman Selçuk iyi oyunlar çıkarsa da ve bu maçta sahanın en iyisi olsa da daha fazlasını ortaya koyabilecek kapasitesi yok.

Sivasspor’un yenildiği bu hafta da Beşiktaş’ta kaybedince ligin tadı bir kez daha kaybolmadı ve bir sonraki haftaya taşındı mücadele.

Bu günkü maç ligin birkaç iyi maçından birisi oldu.
Gerek heyecan anlamında olsun ve gerekse de mücadele anlamında olsun.
Bu mücadeleyi gördükten sonra insanın sorası geliyor “Fenerbahçe bu güne kadar neredeydin?” diye.