Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Nisan '09

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe'yi nasıl bilirdiniz? İyi bilirdik!

Fenerbahçe'yi nasıl bilirdiniz? İyi bilirdik!
 

Aragones'i çok eleştirdim. Güiza pozisyona girip atamadığında da... Ama bugün bunları yapamıyorum. Fenerbahçe o kadar kötü ki, bunu ne teknik direktöre, ne de bir futbolcuya bağlamak mümkün.

Maçtan dört saat önce maça gidip gitmemeyi düşündük. Sonra vazgeçtik. Yarım saat önce stadyumun önünden geçerken akın akın mabede giden insanlar gördüm. Hava o kadar güzeldi ki, ne çok sıcak ne soğuk, tam futbol havası. Seyirci tam dastek tribünleri doldurmuş, takımını bekliyor.

İlk yarı...

İnsan bu maçın neresini okur nesini yorumlar? Bir İngiliz takımı kadar güçlü ve dirençli Eskişehirspor'u konuşmak çok daha anlamlı olur. Bu Eskişehirspor'un mu yoksa Fenerbahçe'ye karşı efsunlanmış Rıza Çalımbay'ın başarısı mı bilmiyorum. Çünkü Galatasaray karşısında izlediğim Eskişehirspor bundan çok daha güçsüzdü, beceriksizdi. İlk yarı Kadıköy'de de pozsiyona giremediler ancak orta sahayı tamamen ele geçirdiler.

Orta saha...

Tam bir fiyasko. Hani yüzyılın başarısızlığı diyesim geliyor. Josico - Selçuk ikilisi başarısızlığın ya da Eskişehirspor direncinin nedeni gibi. Ben teknik direktör olsam ikisinden birini mutlak surette kenara alırdım.

Deivid çok mu iyi? Deivid mi? O kim? diyesim geliyor.

Uğur Boral'ın boş kaleye yaptığı vuruşa ne demeli? Futbolda bunlar var diyerek kendimizi mi rahatlatalım?

Koca bir on beş gün boşa geçmiş. Çok yazık, gerçekten çok yazık. On beş günde kenarda oturan iki üç adam forma sokulup sahaya bile sürülebilirdi.

Bu Selçuk'u mu Avrupalılar istiyormuş. Bu nedenle mi sözleşme yenilemiyormuş? Bırakın yenilemeyin. Kendisine yıllardır hiç bakmayıp tekniğie hiçbir şey eklemeyen böylesi futbolculara gereğinden fazla ödeme yapmaya da gerek yok.

Bunlar profesyonelliği bile bilmiyor.

İkinci Yarı

Eskişehirspor herhalde bütün enerjisini ilk yarı harcadı ve ikinci yarı için bir şey kalmadı. Futbol ilginç oyun. Türk Milli takımının İspanya karşısında üstün oynamasına rağmen maçı 2-1 geride kapatması ne ise bu akşam da kısmen ona benziyordu sonuç olarak.

Fenerbahçe'nin maçın 60. dakikasındaki topla oynama oranı %44'tü; maç bitimimnde %43 olduğunu öğrendik!

Zorunlu değişiklikler olmasa Fenerbahçe Josico ile daha ne kadar oynayacaktı insan merak ediyor doğrusu.

İlk yarının 44. dakikasında Aziz Yıldırım'ın yerinde olmadığını gösterdi televizyon bize? İnsanın aklına tek bir şey geliyor. İndi soyunma odasına ve hepsine teker teker maçın önemini anlattı. Ruh gibi oynamamalarını, topa basmalarını...İspanyol yapamıyor bunu.

Deivid golde vardı. Ama ancak bir Brezilyalı böylesine bir ortaya bu şekilde vurmayı becerirdi.

Güiza gol vuruşunda uzun zamandır ilk defa bu kadar iyiydi. Kaçıracağını düşündüm.

Semih çok iyi asist yaptı. Alex'in rolünü oynamaya gayret etti. Semih - Güiza ikilisi de iyi anlaşmaya başladı.

Eskişehirspor maçı klasik Fenerbahçe futbolunun çok ötesinde bir yerlerdeydi. Pas yoktu herşeyden önce. Ancak özellikle 50. dakikadan sonra topa hırsla sahip olmaya çalıştılar. Hırs ve rakip kaleye yığılma da golü getirdi.

Haftaya ak ve kara ortaya çıkacak. Trabzonspor'un düşüşü ile Fenerbahçe ligin üçüncü sırasına çıkmış oldu. Kötü oynayıp kazanmak futbolda şansın dönmesine işarettir. Göreceğiz. Bir de Rıza Çalımbay efsunu bozulmuş oldu.

Uzay Gökerman

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..