Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Aralık '12

 
Kategori
Güncel
 

Fethullah Gülen Kimlerin "MEHDİ"lik Balonunu Patlattı?

Fethullah Gülen Kimlerin "MEHDİ"lik Balonunu Patlattı?
 

Fethullah Gülen, sadece Türkler arasında 3-4 Mehdi olduğunu ve bunlardan üçünün de kendisine ulaştığını söyledi.


Fethullah Gülen, ne 2012’nin son gününü bekledi, ne de son saatlerini. 2012 bitip 2013 başlamadan daha, tüm yalancı ve sahte Mehdilerin ipliğini pazara çıkardı. Geriye bir tek Mehdi kaldı! Kim olduğu, nerede yaşadığı, ne zaman zuhur ve huruç eyleyeceği söylenmeyen Mehdi… O kim mi? Nerede mi? Onu söylemek benim haddim değil… Siz düşünün! Ben de konuya döneyim:

21. yüzyıl, Mehdi ve Mesih enflasyonunun yaşandığı bir yüzyıla dönüşüyor. İşin ilginci kendisinde Mehdilik potansiyeli gören her aklı evvel, başkalarının Mehdilik iddiaları ya da imalarından bile rahatsızlık duyuyor. Elbette, neden duymasın ki, hepi topu bir Mehdi zuhur etmesi gerekirken ve o da kendisiyken, “elini sallasan Mehdi adayına çarpacak” bir zamanda yaşıyoruz.

M. Fethullah Gülen bile “Mehdi enflasyonu”ndan yakınır hale geldi. Gülen ya da yakınlarındaki kişiler, “MEHDİ ve MESİH – Yosuef Walkarney Shabat’ın Kâhyası”1 romanını okudular mı bilmem. Ancak Dünya’nın dört bir yanında, kimi ipin ucunu kaçırıp “Mehdiyim” diyecek kadar ileri giderken; kimileri, kendisini alenen Mehdi olarak ilan edemeyeceğini bildiğinden, sürekli kendisinde bulunduğunu düşündüğü vasıfları sayıp dökerek, “Hadi bilin artık! Hadi bilin ve söyleyin artık! Bakın Mehdi karşınızda duruyor” imasında bulunmaktan ve bunları televizyonlar, radyolar, internet, vb. ortamlarda bir papağan misali tekrarlamaktan, hatta Mehdi’nin geldiğini ve nerede yaşamakta olduğunu dillerine pelesenk etmekten bile kaçınmıyorlar. Kendi yaşadıkları kenti, Mehdi’nin yaşamakta olduğu şehir ilan ediyorlar.

M. Fethullah Gülen, bunlar karşısında duyduğu rahatsızlıktan mıdır, yoksa açık ya da örtük bir biçimde “Mehdilik” iddiasında bulunanların densizliğini bertaraf etmek istediğinden midir, veyahut da yalnızca kendisinin bildiği nedenlerden dolayı mıdır, bilinmez; sonunda dayanamayıp, bu durumu, resmi sitesinden, “Mehdi enflasyonu” olarak niteledi. Ve tüm Mehdilik rüyası görenleri, bu iddiayı dile getirenleri ve dahası sürekli kendi kendisini işaret edenleri, elinin tersiyle bir yana itiverdi. Ama Mehdi’nin olmadığını / olmayacağını, gelmediğini / gelmeyeceğini söylemedi. Neden?

Müslümanlar için Mehdi’nin zuhur ve huruç eyleyeceği beklentisi açısından neden önemlidir? 2012’yi herhangi bir yıldan daha önemli kılan nedir? İslam Peygamberi’nin söylediği iddia olunan ya da aktarılan, “ümmetimin ömrü 7000 yıldır ve benim zamanıma kadar 5600 yıl geçmiştir” sözüyle Mehdi beklentisine bağlı olarak, Mehdi enflasyonun bir ilişkisi var mıdır? Peygamber’in ümmetinin ömrü gerçekten 7000 yıl mıdır? Peygamber’in yaptığı söylenen bu 7000 yıl hesabı doğruysa, ümmetin ömrünün sonuna kaç yıl kalmıştır?

Şimdilik bu soruların yanıtını sonraki yazılara bırakalım ve konumuzla bağlantılı bir başka soruya geçelim: Gülen, Mehdilik iddia ve imalarına karşı bunca yıl açıktan bir kanaat oluşturmaya girişmezken, son günlerde neden tavrını belirginleştirdi? Mehdilik iddiasıyla ortaya çıkanları, işaret edilmeyi bekleyenleri, “Mehdi enflasyonu” sözüyle, küçümseyici bir tavırla neden bir kenara itiverdi?

2012’nin sonundaki bu gelişme eşliğinde önemli soru şu: Türkiye’de ve İstanbul’da olduğu söylenen, zavallı MEHDİ karikatürü ne yapacak?

Son soru; M. Fethullah Gülen, son yaklaşımıyla, durup dinlenmeksizin, kendilerinden emin bir biçimde, Mehdi’nin İstanbul’da olduğunu söyleyenlerin YALANCI olduğunu ortaya koymamış mıdır?

Pardon! Yanıtınızı işitemedim efendim! Bir daha söyler misiniz?  

 
Toplam blog
: 55
: 1448
Kayıt tarihi
: 26.04.08
 
 

Felsefe öğretmeniyim. İzmir'de görev yapıyorum. Edebiyat, felsefe, eğitim ve politikaya ilişkin yazı..