Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ekim '10

 
Kategori
Tarih
 

Fetret Devri'nde zevk ve sefanın sonu; ölüm

Fetret Devri'nde zevk ve sefanın sonu; ölüm
 

kavuk


Fetret dönemi, Osmanlının 4. Padişahı Yıldırım Bayezid’in Timur’a yenilmesiyle başlayan ve 11 yıl süren taht kavgalarının yaşandığı bir dönemdir. Osmanlının yıkılma tehlikesi atlattığı bu dönemde bir Osmanlı Padişahı esir düşmüş, esarete fazla dayanamayarak, kabul gören kanaate göre kendini zehirlemiştir.

Burada Yıldırım’ın oğulları Emir Süleyman ve İsa Çelebilerin, bu buhranlı dönem de zevk ve eğlence düşkünlüklerinin hayatlarına mal olan hikayelerini anlatacağım.

Emir Süleyman, Yıldırım en büyük oğludur. Şehzadeliğini Karesi ve Saruhan’da Sancak Beyi olarak geçirmiştir. Başarılı ve yetenekli idi. Bu yüzden geleceğin Padişahı olarak görülüyordu. Babasının Bulgarlar ile yaptığı savaşı neredeyse tek başına kazanmış, Anadolu beyliklerinin Osmanlıya katılmasında baş rol oynamıştı.

Emir Süleyman ilk başarısızlığını Sivas’ta Timur’a karşı almıştır. Ankara savaşında Firuz Bey ile birlikte Osmanlı ordusunun sağ kanadını idare ediyorlardı. Savaş Osmanlı aleyhine dönmeye başlayınca, savaşın kaybedileceğini anlayan Sadrazam Çandarlı Ali Paşa’nın da telkinleri ile savaş alanını terk etti. Kardeşleri İsa ve Mehmet Çelebiler de babalarının izni olmadan savaş alanını terk ettiler. Babaları esir düşen oğulları hükümdarlık hayalleri kurmaya başlamışlardı.

Bursa’ya giden Emir Süleyman, Timur’un kendini takip ettirdiğini öğrenince Bizans ile anlaşarak Rumeli’ye geçmiştir. Bizans ile Gelibolu Antlaşmasını yapmış, Bizans’ın bir kısım toprağını geri vermiş, durumunu iyice garantiye almak için, Kardeşi Şehzade Kasım ile kız kardeşi Fatma Sultan’ı Bizans’a esir vererek kendisini de Bizans İmparatoru’nun yeğeni Thedora ile nikahlamıştı.

Edirne’ye giderek Hükümdarlığını ilan etti. Kardeşlerini de görünüşte itaat altına aldı. Timur, Osmanlının varisi olarak gördüğü ve durumunu güçlendiren Emir Süleyman’ı ele geçirmenin planlarını yapıyordu. Onu hile ile ele geçirmek için, birçok hediyeler ile birlikte bir elçi göndererek, kendini Osmanlının yeni Hükümdarı olarak tanıdığını, gelip bağlılığını bildirmesini istedi. Fakat Süleyman sadece elçi göndererek cevap verdi. Timur, tüm kardeşlere benzer çağrılarda bulunarak hepsini kışkırtmaya çalışıyordu.

Süleyman, Sadrazam Çandarlı Ali Paşa, Yeniçeri Ağası Hasan Ağa, Gazi Evrenos Bey ve Gazi Mihaloğlu Mehmet Bey gibi Osmanlı ileri gelenlerinin de desteğini alarak durumunu iyice güçlendirmiş, diğer kardeşlerinin de kendini itaat ettiğini düşünerek rehavete kapılmaya başlamıştı.

Kardeşler arasındaki ilk kavga Balıkesir’deki İsa Çelebi’nin, kardeşi Musa Çelebi’nin bulunduğu Bursa’yı işgal etmesi ile başladı. Musa Çelebi yenilince Önce Karamanoğulları’na sonra Amasya’daki diğer kardeşi Mehmet çelebi’ye sığındı. Mehmet Çelebi Bursa’ya gelerek burayı işgal etti. Mehmet Çelebi’ye yenilen İsa Çelebi’de önce Bizans’a sonra da Edirne’deki ağabeyi Süleyman’a sığındı.

Süleyman da açıkça İsa’yı destekleyerek Mehmet’ e karşı taraf tutmuş oluyordu. İsa Çelebi, Ağabeyi Süleyman’ın desteği ile birkaç kez Mehmet’in karşısına çıkmış, her defasında yenilmiş ve Karamanoğlu’na sığınmak zorunda kalmıştı. Ancak Mehmet Çelebi’nin adamları, adım adım sürdürdükleri takibin sonunda, İsa Çelebi’yi hiç ummadığı bir anda, Eskişehir’de bir hamamda yıkanırken kıstırıp öldürdüler.

Emir Süleyman, kardeşleri Anadolu’da taht kavgası yaparken kendisi Edirne’de büyük bir rahatlık içinde zevk ve eğlence alemlerinde vakit geçiriyordu. En büyük zevki şarap içmekti. Kardeşi İsa Çelebi’nin öldürülmesiyle biraz aklı başına gelmiş, durumu halletmek için Anadolu’ya geçmişti. Ege Bölgesinde asayişi sağladıktan sonra bu bölgede eğlenceli alemlerine devam ettirdi, Sadrazam Çandarlı Ali Paşa’yı Ankara’ya Mehmet’in üzerine göndermişti.

Ankara, direnmeden Sadrazam’a teslim oldu. Süleyman, kardeşi Mehmet’i sindirdiğini düşünerek Bursa’ya gelmiş, eğlenceli şaraplı hayatına burada da devam ettirmişti. Çelebi Mehmet, boş durmuyor, abisini adım adım izletiyor, ancak Sadrazam Çandarlı Ali Paşa’nın oyunları ile sürekli köşeye sıkışıyor ve geri çekilmek zorunda kalıyordu. Çelebi Mehmet bu mücadelede öne geçmek için, mücadeleyi Rumeli’ye taşımaya karar verdi.

Yanında bulunan kardeşi Musa Çelebi’yi Eflak üzerinden Rumeli’ye geçirdi. Musa, Eflak Bey’inin desteği ile Edirne’ye doğru yürümeye başladı. Süleyman, bu beklenmedik durumda paniğe kapıldı. Tam bu sırada en sadık adamı en büyük destekçisi sadrazam Çandarlı Ali Paşa vefat etmişti. Mecburen kardeşi ile savaşmak zorunda kaldı. Hasköy yakınlarında yapılan savaşta, Sırpların ihaneti sonucu Çelebi Musa yenilgiye uğradı. Süleyman, Musa’yı yendikten sonra tekrar sorunu çözdüğünü, kardeşlerinin bir daha karşısına çıkamayacağını düşünerek rehavete kapılmıştı.

Musa, boş durmadı. Önce kendine ihanet eden Sırp despotunu bir baskınla öldürerek intikamını aldı. Sonra tekrar Ağabeyi Süleyman’ın üzerine yürüdü. Edirne’yi kuşatmak üzereydi. Durumu Süleyman’a bildirdiler. Süleyman durumunun ciddiyetini anlayamayacak kadar sarhoştu. Bir de kendini uyaran Gazileri huzurundan kovup, Yeniçeri Ağası Hasan Ağa’yı sakallarını kestirerek aşağılaması bardağı taşıran son damla olmuştu.

Hatırı sayılı tüm destekçileri Musa Çelebi’nin tarafına geçtiler. Musa Çelebi, bu sayede Edirne’yi kolaylıkla ele geçirmişti. Süleyman hatasını geç anladı. Kaçmaktan başka çaresi kalmamıştı. Birkaç adamı ile İstanbul’a doğru yola çıktı. Gün doğmak üzere iken Düğünce Köyü yakınlarına gelmişti. O sırada avlanmaya çıkmış köylü beş kardeş, birkaç atlının köylerine doğru gelmekte olduğunu gördüler. Bunlardan birinin Hükümdarları Emir Süleyman olduğunu anlayınca sevinçle onu karşılamak için ileri atıldılar. Kendilerini öldürmek için gelenler var sanan Emir Süleyman ve adamları paniğe kapılarak oklarına sarıldılar ve köylü beş kardeşten ikisini öldürdüler.

Köylü kardeşler de karşılık vererek Emir Süleyman ve adamlarını öldürdüler. Süleyman’ın başı kesilerek köye götürüldü. Kardeşler acılarını azaltmak için kesik başı Çelebi Musa’ya götürerek onu da sevindirmek istediler. Çelebi Musa, Ağabeyinin kesik başını görünce çok sinirlendi. Onu getiren kardeşleri hemen orada öldürttü. Kızgınlığını gideremeyince Düğünce köyünü yaktırdı. Türk veraset anlayışında Hanedanın kanı akıtılmazdı. Musa, bu kuralı bilmeyen köylüleri feci şekilde cezalandırmıştı.

Taht kavgası artık sadece Musa ile Mehmet arasında devam edecekti. Mücadeleyi Çelebi Mehmet kazanarak Osmanlıyı bu buhranlı dönemden kurtararak Osmanlının yeni Padişahı olacaktı.

Emir Süleyman, aslında zeki, nazik, şair bir kişiliğe sahipti. Ahmedi, ünlü İskendername’sini ona ithafen yazmıştı. Ancak müptelası olduğu şarap ve eğlence hayatı yüzünden tüm itibarını, tahtını ve canını kaybetti diyebiliriz.

 
Toplam blog
: 152
: 10713
Kayıt tarihi
: 16.08.07
 
 

TARİH ÖĞRETMENİ MEB DENİZLİ  AĞRI AFYON  ..