Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Eylül '08

 
Kategori
Koleksiyon
 

Filatelik bir gün

Filatelik bir gün
 

Bir Pul Kolleksiyonu


Pul biriktirmek, bir çok insanın yaşantısında, “kız arkadaşına evde pul koleksiyonunu göstermeden” başka bir şey ifade etmese de, sanıldığının aksine kişinin gelişim sürecinde oynadığı rol açısından hala geçerli bir uğraş.

Pul biriktirmek sadece postaneden, gelen zarfların üstündeki pulları su ile ayıklamaktan, yaşça büyük bir yakınımızın verdiği 100-150 puldan veya artık bir elin parmaklarını geçmeyen pulevlerinden satın aldığımız küçük kağıt parçalarının çok çok ötesinde bir uğraş. Kimimize büyüklerimizden kalan veya bir hevesle küçük yaşlarda biriktirip şimdilerde bir kenara attığımız pul albümümüze baktığımızda, onunla ilgilenmediğimizde gelişimini tamamlayamayan bir çocuk olduğunun farkına varmayız. Halbuki biraz sabır ve ona ayırdığımız küçük bir zaman parçası ile kolay kolay o büyülü çocuktan vazgeçemiyeceğimizin farkına varırız.

Tek başına damgalı ve damgasız pullar, FDC dediğimiz ilk gün zarfları, postane postane peşinden dolaştığımız özel gün damgaları, fragmanlar, posta kartları, kartpostallar, özel damgalar, maksimum kartlar ile görselliği çeşitli birçok konuyu toplayabildiğimiz seçeneklerin yanında, filatelik olarak işlenmiş olan futbol, olimpiyatlar, kelebekler, kuşlar, kediler, şehirler ve buna benzer temaları biriktirerek de kendimizi dinlendirebilir, küçük bir ansiklopedik bilgiye bile sahip olabiliriz.

İşte bu duyguları içinde birebir yaşayan birisi olarak ve yavaş yavaş kendimi kaptırdığım Filateli maceramın bir gününü sizlerle paylaşmayı düşündüm. Malum “söz uçar yazı kalır” şiarı kulaklarımda küpedir. 27.09.2008 cumartesi günü “Preveze Deniz Zaferi’nin 470.Yıldönümü ve Deniz Kuvvetleri Günü” konulu çıkan pulu edinmek için sabahın kör karanlığında ve hatırı sayılır bir yağmur altında Tuzla’dan Sirkeci Büyük Postahane’nin yolunu tuttum. Yolda bir yandan pulun büyüklüğü, rengi, biçimi ve işlediği konu hakkında kafamda binbir tilkiyi dolaştırırken, tek korkum olan pulun söylenen günde satışa çıkmama ihtimalide çok azda olsa bir olasılık olarak bana eşlik ediyor. Harem ve arabalı vapur derken yağmurun şiddetine aldırmadan nihayet Sirkeci’ye geldim. Postahane’nin önündeki kuyruk daha oyun alanımın açılmadığını gösteriyor. Postahane’nin beni kucakladığını hissettiğim avlusunda vakit geçirmeden sıraya girdim. Yağmurun sesinin eşlik ettiği onbeş dakikalık bir bekleyişten sonra içeri girdim. İnsanların bütün hepsi posta ve ödeme gişelerine dağılırken, ben doğrudan filateli servisinin önüne kendimi attım. Tahmin ediyorum ki Türkiye Cumhuriyeti'nde Osmanlı Gemileri ve Preveze deniz Zaferi konulu bu pulu ben aldım. Eh buda ayrı bir heyecan konusu. Gişedeki memure hanım kısa bir uğraştan sonra (ilgili pulları biraz geç buldu), bana istediğim miktardaki pulları ve FDC’leri verdi. Pul günümün ilk sınavını vermenin heyecanı ile postahaneden çıkıp bu sefer ters istikamete arabalı vapurla, Harem yönünde yol aldım. Vapurda ayakkabısını yeni alan yeni yetme bir genç gibi sabırsızlıkla pullarımı çıkarttım ve bu seferde “İstanbul Pendik Tersane Komutanlığı”nda öğleden sonra yapılacak “Özel Gün Damga” uygulaması için hazırlıklara başladım. Büyük bir dikkatle hazırladığım 11 adet zarfa pulları itina ile yapıştırdım ve eserimi yağan yağmurdan etkilenmemesini dileyerek dikkatlice bir naylon poşete oradan da çantama koydum. Vapurun, Harem iskelesine yanaşmasıyla birlikte ilk etabı kazasız atlatmanın huzuru yanımdaydı.

Sirkeci’den pulları almış, koleksiyonuma katacağım pulları ayırmış, Özel Gün Damgası uygulanacak olan zarfları hazırlamış ve saat 12.30’a kadar mesaimi tamamlamak için işime vardım. Bir an önce saatin su gibi akmasını iple çekerek mesaimi tamamladım. Cumartesi olması nedeniyle yoğun olmayan iş programı benim lehime işliyordu. Ve saat tam 12:30’da paydos zili kafamın içinde çınladı… Yanlış anlaşılmasın bizim işyerimizde böyle bir zil yok ama, o organik zil beni uyandırdı. Evet şimdi her şeyi tamamlamak için son bir adım kalmıştı. Bizim emektara atladığım gibi askeriyenin yolunu tuttum. Yağmur bütün şiddeti ile yağıyordu ama olsun, beni değil yağmur kar fırtınaları durduramazdı. Lumbar ağzının girişinde, (karacılar nizamiye derler), nöbetçi subayın yönlendirmesi ile PTT’nin kurduğu stantta zarflarıma iki Özel Gün ve birde tarih kaşesini özenle vurarak filateli aktivitemi tamamladım. Artık önümde 7-9 ekim tarihleri arasında Vanda yapılacak Özel Gün uygulaması ve 15 Ekim’de Haydarpaşa Garı’nda uygulanacak filatelik etkinliğe katılabilme planlarım var.

 
Toplam blog
: 8
: 3914
Kayıt tarihi
: 17.04.08
 
 

1967 Gölcük doğumluyum İTÜ Sakarya Mühendislik Fakültesi Düzce Meslek Yüksekokulu' ndan 1988 senesin..