Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Şubat '09

 
Kategori
Dünya
 

Filistin’e insani yardım

Filistin’e insani yardım
 

http://www.milliyet.com.tr/content/galeri/yeni/goster5.asp?prm=0,2981654&id=3&galeriid=5623#galeriSt


Ülkemizde ve yurtdışında faaliyet gösteren Türkiye merkezli insani yardım örgütlerinin siciline baktığımızda insandaki yardım duygusunu körelttiğini söyleyebiliriz.

Maalesef ihtiyacı olana ulaşması için kendisine teslim edilmiş emaneti şahsi çıkarları, hatta özel zevkleri için kullanmaktan çekinmemişlerdir.

Başkası için fedakârlık eden insanlar incinmiş, fedakârlık etmekten vazgeçmiştir.

Kimi zaman mahkeme sürecinde ortaya dökülen iğrençlikler ”bu da olamaz” dedirtecek boyutlara ulaşmıştır.

Tüm bunlardan en büyük zararı ancak insani duygularla ayakta kalabilen ihtiyaç sahipleri görmüştür.

Peki insani yardım kuruluşlarının tamamı mı amacından sapmıştır? Elbette ki hayır. Kızılay gibi hizmete devam eden köklü kurumlarımız olduğunu unutmamalıyız.

Yardımsever halkımızın boğazından keserek gönderdiği paranın yerine ulaştığını bilmeye hakkı vardır.

Yıkıntılar arasında çaresizlik içerisinde dolaşan, bitap düşmüş Filistinli çocuğun, kadının yaralarının sarıldığını, karnının doyduğunu, sıcak bir yuvaya kavuştuğunu görmelidir.

İsrail birliklerinin Gazze’den çekilmesinin hemen ardından Hamas’ın El Fetih taraftarlarını tutuklamaya başlaması, iç çatışmaların yaşanması yapılan yardımların yerine ulaşacağına dair şüpheleri kuvvetlendirmektedir. Özellikle de nakdi yardımları…

Bu şüpheleri ortadan kaldıracak bazı önerilerimi sizlerle paylaşmak isterim.

Gazze Halkı kendi yaralarını sarma yeteneğinden uzak olduğuna göre; onların yaralarını biz saralım. Nasıl mı?

Türkiye’de milyonlarca lira toplanıyor. Bu para hesaplarda birikmeye de devam ediyor. Bu parayı Gazze Halkı’nın ihtiyacı için biz kullanabiliriz. Yok edilmiş şehirlerin imarında, inşasında kullanabiliriz. Türk müteahhitlerinin yurt dışında gerçekleştirdiği projelere bakılacak olursa Gazze’nin yeniden inşası Filistin’e yapılacak en büyük iyilik olacaktır. Okullar, hastaneler Türkiye’nin orada gelecekte de minnetle anılmasını sağlayacaktır.

Üstelik ürettiğimiz kaynağı Filistin halkı için kullanırken insanımıza iş yaratmış da oluruz.

İsrail bombardımanı dünyanın gözü önünde ekili-dikili arazileri, hayvan sürülerini yok etti. Bu yol ile amacın Filistin’in geleceğini karartmak olduğu anlaşıldı.

Filistin’i kendi kendine yeterli hale getirebilmenin tek yolu tükettiğini üretebilmesini sağlamaktır. Bu da toplanan yardımların bir kısmını tarım ve hayvancılığı destekleyecek projelere yöneltilmesi gerçeğini karşımıza çıkarmaktadır. En makulü bu projeleri deneyim sahibi Türk şirketlerinin yürütmesidir.

Projelerin eğitim ayağına özel önem verilmelidir. Tarım, hayvancılık ve inşaat alanlarındaki eğitimin bilimsel normlarda olması kalıcılığının garantisi olacaktır.

Ancak bu şekilde toplanan kaynakların terör örgütlerini finanse ettiği yönündeki şüpheleri ortadan kaldıracaktır.

Çin atasözü der ki “Fakir bir adama balık verirsen, o gün için doyar. Ona balık tutmayı öğretirsen, her gün doyar “. Bu söz Filistin Halkı için yürütülebilecek projeleri özetlemektedir.

Bu işin yazıldığı kadar kolay olmadığının bilincindeyim. Zor, ama imkansız değil.

En başta Başbakan Erdoğan’ın “siz öldürmeyi iyi bilirsiniz” diyerek seslendiği İsrail’in onayı alınmalı… Alınmalı ki yapılanları bombalarla, buldozerlerle yıkmayacağı garantisini vermelidir.

Yapılacaklar barışa, Filistin’in refah ve mutluluğuna hizmet edeceğine göre bölgedeki irili ufaklı oyuncuları ikna etmek çok da zor olamayacaktır.

Türkiye bunu başarabilecek güçtedir.

Musa Özcan

 
Toplam blog
: 165
: 3919
Kayıt tarihi
: 25.08.07
 
 

Samsun Terme Şuvayip Köyü'nde doğmuşum. İlk ve ortaokulu Terme'de, lise öğrenimimi Ünye'de tamala..