Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Temmuz '14

 
Kategori
Güncel
 

Filistin'li Dostum Rafet'in Anısına..

Umarım hayattasındır insan gibi insan arkadaşım..

Rafet’i lise yıllarımda tanıdım. Ben Üniversite sınavına hazırlanıyordum o ise Ege Üniversitesi İnşaat Mühendisliğinde okuyordu. Son yılıydı Rafet’in Türkiye’de ve mutlaka ülkesine dönmek istiyordu. Aklı hep Filistin’deki ailesindeydi.

İsrail’in şiddetli baskı uyguladığı birinci intifada’dan önceki yıllar….

Kal burada demiştim. Aileni de aldırırısın, güven içinde yaşarsınız. İnşaat Mühendisisin iş bulunur,yaşar gidersiniz. Gitme o cehenneme.. dedim..

Bakışını hiç unutmuyorum. Şaşkın ve biraz kırgın. Sen mi bunları söylüyorsun Türk kızı? Toprağı için ölümden korkmayan sen mi? Ben gitmeyeyim, o cehenneme kimse gitmesin, peki; kalan cennete kim sahip çıkacak? Ben niye okudum mühendis oldum biliyor musun? Onlar yıkacaklar, ben yapacağım, onlar yıkacaklar ben yapacağım..Ve tekrar ve tekrar yapacağım..Bir gün, yıkamayacak kadar bıkıp, yorulacaklar  dedi...

Özür diledim..Yüreğimi biliyordu beni tanıyordu.. Yüzümü ellerinin arasına aldı, gözlerime baktı.. Üzülme dedi.. Niyetin iyi biliyorum. Beni ve alemi korumak istiyorsun ama ben o cehenneme dönmek zorundayım, cennet korumak için.. Anlıyorsun değil mi Türk kızı, mecburum.. Cenneti korumak için cehennemden geçmek gerek..

Haklısın dedim.. Haklıydı..Onun yerinde olsam ben de aynını yapardım..

Bir ay sonra Filistin’e dönerken Rafet,  bana küçük bir albüm hediye bıraktı.. Hoşçakal demedi ben de güle güle demedim.. Ama ikimizde çok iyi biliyorduk,  yaşarsak eğer; bir gün bir yerlerde tekrar karşılaşacağız... Bir daha hiç haber alamadım Rafet’ten.. Hayattamı bilmiyorum ama haberleri izlerken Filistin’de yıkılan ve tekrar tekrar yapılan evleri görünce, hep aklımda Rafet var. Yap diyorum arkadaşım, bir bina daha, bir daha.. Bir gün yıkmaktan yorulup, bıkacak bu çocuk katili vicdansızlar..

Bugün Plajda oynarken İsrail tarafından öldürülen Filistinli çocukların haberini görünce gazetede; daha önce yayınlanan ‘’Çocuklar Öldürülür’’ yazımın bir kez daha okunmasında yarar olduğunu düşündüm....Neden önce ve hep çocuklar öldürülür anlamak için bir kez daha okuyun..

Filistin’de yaşananlara kayıtsız kalanların artık gerçekleri anlaması dileğiyle Rafet’in anısına……

ÇOCUKLAR ÖLDÜRÜLÜR !!

Çocuklar öldürülür ; bazen kirli ve kanlı savaşlarda..

Çocuklar öldürülür ; bazen bedenleri ve ruhları kiralanarak, yaşam döngüsü koridorlarında..

Ve çocuklar öldürülür ; geleceğin kendileri olduğunu hatırlamalarından, en çok korkanlar tarafından….

Savaşlarda neden en çok çocuklar ölür ve öldürülür?

Çünkü çocuklar ; gelecektir, yaşamın devamıdır…

Çocuklar öldürülür ; o toplumun, o milletin geleceği öldürülür.

Ve kadınlar ; savaşın ortasındaki kadınlar, neden yaşayan ölülere dönüştürülür, ruhlarının iyileşemeyecek yaralar alması sağlanarak ?

Neden tecavüzlere uğrayarak bedenleri kirletilir, canları yakılır ?

Ve neden sevdiklerinin ölümleri seyrettirilip, asla unutamayacakları bu acılar kadınların beyinlerine kazınır.?

Çünkü kadınlar ; her defasında yok edilen geleceğin, yılmadan yeni gelecek tohumlarını yeşerten ve onları büyüten,  geleceğin hazırlayıcılarıdır.....             

Çünkü kadınların  ruhları, akılları ve bedenleri yaralandığında, oluşturacakları yeni gelecekler de  Ruh, Akıl ve Beden  sağlığından yoksun kalır……

Böylece, kolayca yönlendirilebilen, düşünmekten, ayrıştırmaktan, doğru ve yanlışta özgür iradesini kullanmaktan yoksun;  hasta ve her defasında kolayca yok edilebilecek bir gelecek oluşturulur, insani değerleri unutturularak…

Ve erkekler ; her zaman ilk onlar ölür… Öldürülür.... 

Çünkü onlar ; geleceği  hazırlayan kadınların ve geleceğin  koruyucusudur……                              

Bu yüzden  çok önceden planlanmış bu kirli savaşlarda önce erkekler ölür, öldürülür….   

Gelecek ve geleceğin kurucuları korunmasız kalsın, asla gelecek kurulamasın diye..

Ve insan oğlu binlerce yıldır, gerçek nedenini çok küçük bir kitlenin dışında asla bilemediği, bu kirli savaş döngüsünün içinde  döner durur….Bu savaş bazen kanla bedeller ödetir hayatlar alır, bazen de çok daha kirli ve çirkin oyunlarla, bedenleri yaşayan ölülere dönüştürür..Aynı oyun dünyanın farklı sahnelerinde sürekli yinelenir ve oyunun sonunda da oyunu hazırlayan, seyircisini yok ederek beslenir…..

Ne zaman gelecek katledilse ya da yavaş yavaş acı çektirilerek öldürülse hemen  ağıtlar yakılır, yardımlar yapılır, yaralar sarılmaya çalışılır, gündemden düşmeyecek manşetler atılır, geleceği korumak için birlik çağrıları yapılır. Bunların bir çoğu, hala insan kalabilme özelliğinde olanlardan gelen samimi, yürekten, gerçekten yapılan, safihane  çağrılar ve yaraya merhem olma çabalarıdır. …Ama bazıları da timsah gözyaşlarıyla, gelecek ölürken onun üzerinden gücüne güç katarak erk kazanır… Kazandıkları tüm gücü, kullanabilecekleri bir gelecekleri olmadığını fark edemeyecek kadar ahmaklaşarak, oyun kurucunun ve yöneticinin taşeronluğunu yapmaktan öte rolleri olmadığını anlamayarak, bu oyunda yerlerini  alır.

Ve tüm bu kaosu hazırlayanlar ; geleceğin, onu oluşturanın ve yetiştirenin ve  koruyanın  katilleri, gerçek oyun kurucular…                                     

İşte onlar, her kirli savaşın ortasında bir sonraki geleceği yok etme savaşlarının planlarını hazırlarlar..İstedikleri yüzyılda kendi oyunlarını kendi kurallarıyla oynatıp, insanlığı çıkarlarına hizmet ettirebilmek adına…

Üstelik  en vicdanlı en yardımsever tavırlarıyla her yüzyılda her toplumda takdir toplayıp, ödüller alarak…………………………..

Çocuklar öldürülür ; gelecek yok edilsin, bir geleceğiniz olmasın diye..

Kadınlar yaşayan ölülere dönüştürülür, geleceği kuramasınlar diye…

Ve önce erkekler öldürülür ; gelecek ve geleceğin kurucuları bu kirli ve acımasız savaşların ortasında savunmasız kalsın diye… 

Ama mutlaka ve mutlaka, çocuklar öldürülür…

Asla gelecek kurulmasın diye……………

 
Toplam blog
: 22
: 190
Kayıt tarihi
: 07.01.13
 
 

Eğitim: İletişim( Radyo-Televizyon) Meslek:  Radyo ve Televizyon haber program yapımcı ve sunucu...